"تتحدث" - Translation from Arabic to Turkish

    • bahsediyorsun
        
    • konuşuyorsun
        
    • konuşma
        
    • konuşuyor
        
    • konuşmak
        
    • bahsettiğini
        
    • diyorsun
        
    • söz
        
    • konuştuğunu
        
    • demek
        
    • Neden
        
    • konuşmaya
        
    • konuşmuyor
        
    • bahsediyor
        
    • biliyor
        
    Ve neredeyse aynı fikrin daha zengin bir sürümünden bahsediyorsun gibi. TED ويبدو الأمر وكأنك تتحدث عن نسخة أكثر ثراءً من الفكرة ذاتها
    Yeğenim hakkında konuşuyorsun ve ben ona yardım etmek için elimden geleni yaparım. Open Subtitles أنت تتحدث عن ابن أخي هنا، و أنا سأفعل كل ما بوسعي لمساعدته.
    Evet, ama bu tonda konuşma. O senin gibi kıskanmaz. Open Subtitles نعم، ولا تتحدث بهذه النغمة ليس انت من يحمل الحقد
    Neden? Çünkü bu teknolojiler Silikon Vadisi'nin dilini konuşuyor ve doğal biyolojik duyu organlarıyla aynı ağız olmuyor bu dil. TED لماذا؟ لأن هذه التقنيات ذات طابع متفرد إنها تتحدث بلغة وادي السيليكون وهي ليست نفس لهجة أعضاء الحس الحيوية لدينا
    Onlarla bu şekilde konuşmak için... ne alıp veremediğin var? Open Subtitles ما بك تتحدث هكذا ؟ يجب ان أتحدث معهم هكذا؟
    Hayır, ben senin bundan bahsettiğini hiç duymadım, hepsi bu. Open Subtitles لا، لم أسمعك فقط تتحدث عنها هذا ما في الأمر
    Bu herifler hangi asırda yaşadığımızı bilmiyorlar, sense hala zamanlamadan mı bahsediyorsun? Open Subtitles هؤلاء الأشخاص لا يعرفون في أي قرن نحن وأنت تتحدث عن الوقت؟
    Buraya geldiğim o ilk dakikadaki yakın...o olaydan mı bahsediyorsun? Open Subtitles هل تتحدث عن هذا التصادم فى أول لحظه وصلت هنا
    - Onları alt ettin. - Hey, Neden bahsediyorsun sen, Howard? Open Subtitles ـ لقد دمرتهم ـ ماذا , ما الذى تتحدث عنه ؟
    Eğer o i.ne gelirde saygı gösterirse hey sen kimle konuşuyorsun oğlum ya? Open Subtitles وإذا أتى اللوطيّ ليظهر إحترامه.. سنكون هناك من أجله إلى من تتحدث ؟
    Bok götüren sokaklarında yürüyor, soyu karmakarışık dilini konuşuyorsun ama Romalı değilsin. Open Subtitles , تمشي في شوارعها القذرة . تتحدث لغتها المهجنة, ولكنك لست روماني
    Sürekli lanet bir oyun gibi konuşuyorsun, dostum. biliyor musun? Open Subtitles نعم انت دائما تتحدث مثل لعبه كبيره لعينه يا رجل
    Herkesin içinde benimle bu şekilde konuşma diye yüz kere söyledim. Open Subtitles لقد أخبرتك 100 مرة لا تتحدث معي بهذه الطريقة أمام الناس
    Ama ödül töreninde bütün okul karşısında konuşma imkanın olacak. Open Subtitles لكن سيتوجب عليك ان تتحدث المدرسة بكاملها وهؤلاء الحكام خصوصا
    Yabancılarla konuşuyor, sokak köpeklerini besliyor ve evine girmek de inanılmaz derecede kolay. Open Subtitles إنها تتحدث للأغراب تدلل كلاب غير مألوفة ومن السهل بطريقة سخيفة لإقتحام شقتها
    Kısa bir konuşmanın ardından kız bu delikanlıya... bir daha konuşmak istemediğini söyledi. Open Subtitles تحادثا لدقيقة واحدة ثم أخبرته .بأنها لا تريد أن تتحدث اليه مرة أخري
    - Neden bahsettiğini bilmiyorum. Türünüz ısıya karşı dayanıksız, değil mi? Open Subtitles لا أدرى عما تتحدث إنكى من الكائنات التى تخاف من الحراره
    - Bu bir bulanıklık her tür. - Ne diyorsun? Open Subtitles إن الأمر مشوش نوعاً ما ما الذي تتحدث عنه ؟
    "Bu söz ettiğin kişi kız kardeşim de olabilirdi, şakalarını başka bir konuda yapsan veya başka bir şey hakkında konuşsan olur mu? TED تعلمون، يمكن أن تكون تلك أختي التي تتحدث عنها، وهل لك أن تمزح عن شيء آخر؟ أو هل يمكنك الحديث عن شيء آخر؟
    Apaçiler adına konuştuğunu düşünüyorsun ama yalnızca bir korkak ve katilsin. Open Subtitles اتظن انك تتحدث باسم قبيلة الأباتشي ولكنك لست سوى جبان وقاتل
    "demek istediğim" Ayni gece Kaptan ile evinden web cam ile görüşüyorlardı. Open Subtitles أقصد، كانت تتحدث إلى النقيب تلك الليلة على كاميرا الحاسوب من منزلها.
    şarap hakkında konuşmaya başladığında, keşke bir silahım olsaydı diyorum. Open Subtitles عندما تتحدث عن النبيذ أحيانا أتمنى لو كان معي مسدساً
    Annem o zamandan beri onunla konuşmuyor ve şimdi ceketi geri istiyor. Open Subtitles لم تتحدث معه منذ ذلك الوقت والآن يقول إنه يريد إستعادة السترة
    Hey dostum, dur biraz. 200$ mı? Neden bahsediyor böyle? Open Subtitles إنتظر يا رجل 200 دولار ما الذي تتحدث عنه ؟
    Ve daha sonra, ona Moss Hart hakkında konuşurken, dedim ki,... ...tanıştığınız zaman onun kim olduğunu biliyor muydunuz, TED ومن ثم قلت أنا، آه، لقد كانت تتحدث عن موس هارت، تعلمين، عندما قابلتيه كنت قد عرفتي أنه هو،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more