"سأذهب إلى" - Translation from Arabic to Turkish

    • gidiyorum
        
    • gideceğim
        
    • gidip
        
    • giderim
        
    • gideceğimi
        
    • gider
        
    • çıkıp
        
    • gitmeliyim
        
    - Seninle birlikte Atlanta'ya kim gelecek? - Yalnız gidiyorum. Open Subtitles سأذهب إلى أتلانتا لأدبر الثلاثمائة دولار ويجب أن أبدو كملكة
    Müzeye gidiyorum. Önce seni bırakırım. Parçaları orada birleştirmeye çalışırım. Open Subtitles أنا سأذهب إلى المتحف، سأتركك وسأحاول أن أجمع الأجزاء هناك
    Şehir merkezine gideceğim, kendime bir kız bulup... topuzumu parlattıracağım. Open Subtitles سأذهب إلى وسط المدينة و أبحث عن فتاة لتكون معي
    Savaştan kurtulmak için tıpkı dayımın yaptığı gibi Amerika'ya gideceğim. Open Subtitles سأذهب إلى أمريكا كما فعل عمنا لأهرب من هذه الحرب
    O zaman onun yanına gidip geç vakitte bir kadeh içerim. Open Subtitles فى هذة الحالة , سأذهب إلى هناك وأنضم إليه فى السهرة
    Ben de şimdi gidip hastaneye bakacağım. Sen eve dönebilirsin. Open Subtitles سأذهب إلى البلدة الآن من أجلك لكي تعودي إلى المنزل
    Şimdi toplantıya gidiyorum ama geri dönüp sana her şeyi anlatacağım. Open Subtitles سأذهب إلى هذا الإجتماع حالياً, لكنني سأعود و سأخبرك كل شيء.
    Tamam.Bak ne diyorum, bir haftalığına iş görüşmesi içn Çin'e gidiyorum. Open Subtitles حسنا. أنا سأخبرك بشيء, أنا سأذهب إلى الصين لأسبوع بخصوص العمل
    Şu an kontratları imzalamak için babamın ofisine, yani Alexis'in ofisine gidiyorum. Open Subtitles والآن سأذهب إلى الأعلى لمكتب أبي مكتب أليكسيس. , لتوقيع هذه العقود.
    Pekâlâ, ben jüri görevime gidiyorum ama hemen geri dönerim. Open Subtitles حسنا, أنا سأذهب إلى واجب هيئة المحلفين لكنني سأعود مباشرة
    Çok isterdim ama aslına bakarsan şu çocuklardan birkaçıyla Joey'in yerine gidiyorum. Open Subtitles أودُ ذلك ولكني في الواقع سأذهب إلى وجوي مع بعضُ أولئكَ الرفاق
    Bu hafta daha fazla vitamin almak için hastaneye gideceğim. Open Subtitles سأحصل على المزيد من الفيتامينات هذا الأسبوع سأذهب إلى المستشفى
    Gençlik merkezine gideceğim. Tek emin olduğumuz şey Lana'nın telefon edecek olması. Open Subtitles أنا سأذهب إلى مركز الشباب كلنا متأكدين بأن لانا ستقوم بذلك الأتصال
    Resim dükkanına gideceğim, sonrasında da seninle ikimiz, içeri girip kıyamet koparabiliriz. Open Subtitles أنا سأذهب إلى محل الصور الفوتوغرافية وبعد ذلك نستعد لنأنّب بعضنا البعض
    Beni bulamayacakları bir yere gideceğim ve sen de evine döneceksin. Open Subtitles سأذهب إلى مكان حيث لا يمكنهم ايجادي و أنتِ ستعودين للمنزل
    İlaçlar beni iyileştirene kadar, Avrupa'ya gideceğim gün içinde yetenek avcıIığı yapacağım ve gece de kendimi yatağa kelepçeleyeceğim. Open Subtitles لحين أن تقوم بتصليحها الأدوية سأذهب إلى أوروبا سأقوم بالأستطلاع خلال النهار و في الليل سأقوم بتكبيل نفسي بالسرير
    Jürinin açıklamalarından sonra, gidip kendin bildireceksin yoksa hâkime ben anlatacağım. Open Subtitles بعد أوامر هيئة المحلفين، بلغ عن نفسك، أو سأذهب إلى القاضي
    Nezarete gidip ondan haber alan var mı diye bakacağım. Open Subtitles سأذهب إلى القسم لأري إذا كان أحداً يعرف شيئاً عنه
    - Isabel. Fabrikaya gidip, ustabaşıyla konuşmam gerekiyor. Open Subtitles سأذهب إلى المتجر و أتحدث إلى رئيس العمال
    - Dün gece iyi uyumadım. - Belki artık yatağa giderim. Open Subtitles أنا لم أنم جيدًا الليلة الماضية، ربما سأذهب إلى السرير الآن
    O güne kadar hep uzaya gideceğimi düşünmüştüm, çünkü bunun için çalışmıştım. Aynı zamanda sanata da ilgim vardı. TED كما ترون، لقد أفترضت دائماً بأنني سأذهب إلى الفضاء، لأنني تتبعت كل هذا، لكني كذلك أحببت الفنون والعلوم.
    Ya da bir Kafeye gider, kulubenin içinde şapkamı öne eğerim. Open Subtitles أو سأذهب إلى محل القهوة، واضعاً القبعة على وجهي.
    Odama çıkıp biraz uzanacağım. Open Subtitles أعتقد أني سأذهب إلى غرفتي و أستلقي قليلاً
    Dükkana gitmeliyim. Bugün yavru kediler için malzemeler gelecekti. Open Subtitles سأذهب إلى المحل عندنا شحنة فضلات بسيسة قادمة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more