"شخص آخر" - Translation from Arabic to Turkish

    • başkasıyla
        
    • başkasını
        
    • başka biriyle
        
    • biri daha
        
    • kimse
        
    • birinin
        
    • birini
        
    • başkalarının
        
    • başkasının
        
    • bir başkası
        
    • başka birisi
        
    • diğer
        
    • başkasına
        
    • başka birine
        
    • başkaları
        
    Emily'ye onu sevdiğimi ve hayatımı bir başkasıyla geçirmeyi hayal edemediğimi söyleyin. Open Subtitles قل لايميلي بأني أحبها وأني لا أستطيع تخيل حياتي مع شخص آخر
    Af edersin, pazar günü bir maç yaparız diye düşünmüştüm ama başkasını bulurum. Open Subtitles أنا آسف، لقد كنت سألعب مباراة يوم الأحد ولكني سأعثر على شخص آخر
    başka biriyle çıkacağını bile bile senden ayrılmaktan nefret ediyorum. Open Subtitles ،أكره أن اتركك مع علمي أنك ستخرجين مع شخص آخر
    biri daha ölmeden bize bir isim verin Bayan Pearce. Open Subtitles أعطنا اسم، السّيدة بيرس، قبل شخص آخر يجب أن يموت.
    - Sana yardım edebilecek başka kimse olmadığından emin misin? Open Subtitles هل أنت متأكد أنه لا يوجد شخص آخر ليُساعدك ؟
    birinin ölmesi hiç önemli değil... Yeter ki kendini kurtarsın. Open Subtitles لا يهمه أن يموت شخص آخر, طالما بقيت يداه نظيفتين.
    Onlar beni birini öldürmem için kandırmadan önce onları öldürmeliyim. Open Subtitles سأقوم بقتل إخوتي قبل أن يحتالوا عليّ بقتل شخص آخر
    İhtiyacı olduğunda ödemesini yapar ama bagajı boşaltıp temizliğini yapmaksa başkalarının işiydi. Open Subtitles تدفع من أجلها لما تحتاج إليها،وبعدها يقوم شخص آخر بتفريغ الخزّان وتنظيفها.
    O'na veya herhangi bir başkasıyla, evlenmeye diretmiyorum. Bana bak... Open Subtitles لا أَقْصدُ أَنْ أَكُونَ متزوّج مِنْها أَو أي شخص آخر.
    En faydalı sohbetlerimden biri, ofisimde başkasıyla konuşurken kulak misafiri olan bir iş arkadaşımla olan konuşmaydı. TED إحدى أكثر المحادثات المفيدة التي أجريتها كانت مع زميلة لي في العمل سمعتني بالصدفة أتحدث مع شخص آخر في مقصورة مكتبي.
    Bu gece başkasıyla dans edecek misin? Open Subtitles هل عليك أن ترقصى مع شخص آخر هذه الليله ؟
    Ne söylersem söyleyeyim, hiçbir şey değişmeyecek çünkü sen başkasını seviyorsun. Open Subtitles لا شيء اقوله سوف يغير اي شيء لانك تحبين شخص آخر
    Aslında, bir koltuk daha bağlayıp, aynı benzetime bir başkasını daha gönderebiliriz. Open Subtitles فعلياً بإمكاننا توصيل كرسي آخر ونرسل شخص آخر , إلى نفس المحاكاة
    Abin bir başkasını kurtarmak için tesise geri girdiği için öldü. Open Subtitles مات أخوك وهو عائد إلى داخل ذلك المصنع لإنقاذ شخص آخر.
    Kara, Ricky den başka biriyle de yatıyor muydu? ? Open Subtitles هل كانت كارا تقيم علاقه مع شخص آخر غير ريكى؟
    başka biriyle görüştüğünü sanıp bir gece onu takip ettim. Open Subtitles اعتقدت انها تواعد شخص آخر وفي احدى الليالي , تبعتها
    Ben, başka biriyle birlikte olacak diye işleri berbat ettim. Open Subtitles لقد أفسدت حتى إمكانية , بين بأن يواعد شخص آخر
    Başka biri daha içmek istemezse bu ufak çaplı partiye katılabilir. Open Subtitles أي شخص آخر يرفض تناول المشروب، فبإمكانه الإنضمام لهذا الحفل الصغير.
    Bir hafta önce işin içine kocanıza tıpatıp benzeyen biri daha girdi. Demek haberiniz yok? Open Subtitles وقبل أسبوع إنضم له شخص آخر صورة طبق الأصل من زوجكِ أتعلمين ذلك؟
    Arkadaşmış gibi yapıyoruz çünkü arkadaş olunacak başka kimse yok. Open Subtitles ندعي بأننا أصدقاء بسبب عدم رغبة أي شخص آخر بصداقتنا
    O sadece bir günah keçisi. Ben başka birinin peşindeydim. Open Subtitles انها مجرد كبش فداء أنا كنت أعني بها شخص آخر
    Eğer benim sadakatim konusunda endişeleriniz varsa, başka birini kiralayın. Open Subtitles و لكن إذا كنت تشك بولائى يمكنك إستئجار شخص آخر
    O yüzden sakın benim veya başkalarının seni konuşmaya zorladığını düşünme. Open Subtitles ولا تدعني أو تدع أي شخص آخر يشعرك بأن عليك التحدث
    Bu fotoğrafa bayılıyorum, çünkü bu başkasının odası ve bu ise onun. TED أنا أحب هذه الصورة ، لأن هذه غرفة شخص آخر وهذه غرفته.
    Şimdi... bir başkası ise ikinci bahis üzerinden bahis yapacak. Open Subtitles الآن , شخص آخر سيكون راغبا في أن يضع رهانا
    Etrafta duran ve kaçırılırsa görmeyi bekleyen birçok oyuncum vardı. sonrasında gittiklerinde çok geçti. başka birisi onlardan önce oradaydı. TED كان لدي كثيرون يظلوا واقفين وينتظرون رؤية إذا ما أخطأوا التصويب، ثم يرجعوا متأخرين جداً. ويكون شخص آخر قد سبقهم.
    Sonunda, bir diğer birey, arkasını dönerek oturdu ve sonra katılımını iptal etti, bu sebeple tanınmasın diye görüntüyü mozaiklemem gerekti . TED وأخيراً، شخص آخر جلس للتصوير من الظهر ثم بعد ذلك ألغى مشاركته، لذا فقد أضطررت لتمويه صورته كي لا يتم التعرف عليه.
    Bu hayatı ne sana ne de başkasına zorla yaşatmaya hakkım yok. Open Subtitles ما كان عندي الحق لإجبار هذه الحياة عليك أو أي شخص آخر.
    Böylece Julio'yu canlı olarak son kez gören başka birine ihtiyaç duydu. Open Subtitles لذا احتاج شخص آخر لكي يكون الشخص الاخير الذي رأى يوليو حيا
    Peki, şu roket çizmelere erişimi olan başkaları var mı? Open Subtitles وهل لدى أيّ شخص آخر صلاحيّة الوصول إلى الأحذية الصاروخيّة؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more