İster bir kum olsun, ister bir taş, ikisi de suda aynı anda batar. | Open Subtitles | ضع ذرّة من رمل او صخر في الماء وستغرق كلاهما بشكل متشابه |
Pompei halkı, volkan patlamadan taş haline dönüyor. | Open Subtitles | يتحول أهالي بومباي إلى صخر قبل أن يثور البركان |
Bond kaya örneklerinin Crab Key'den geldiğini öğrendi. | Open Subtitles | إكتشف بوند عينات صخر سترينجواى التى جاءت من مفتاح السرطان البحرى |
- Her zamanki şeyler, Goldie~ kaya tabanı ve çimento. | Open Subtitles | -على حسب ما هو موجود في الأسفل -إنه صخر وأسنمت |
En patlamaya hazır uyuşmazlığın Dürziler ile Beni Sakhr arasında olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | يقول ان اكثر النزاعات تطايرا يكون بين ال درورز وبنى صخر |
Tamam buna nitroya yeni meteor taşı ekledim tamam mı? | Open Subtitles | حسنا رفعت نسبة صخر النيزك في أنبوب النيترو هذا حسنا |
Bundan kuşkuluyum. Taşlaşma Regresyonu onu taşa çevirecek. | Open Subtitles | - أشك بهذا، فهذا المرض يحوله إلى صخر ... |
taştan bir şehirdeki eski bir tepede olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد أخبرني أنه يقبعُ عل حافة جبلٍ قديم, في مدينة مشيدة من صخر. |
"İster bir kum olsun, ister bir taş ikisi de suda aynı batar." | Open Subtitles | "ضع ذرّة من رمل او صخر, في الماء وستغرق كلاهما بشكل متشابه" |
"İster bir kum olsun, ister bir taş ikisi de suda aynı batar." | Open Subtitles | "ضع ذرّة من رمل او صخر, في الماء وستغرق كلاهما بشكل متشابه" |
Bu obelisk; Arrakis'teki en sert taş. | Open Subtitles | هذا العمود من أصلد صخر |
-Hayır, bir taş yiyicisi. | Open Subtitles | لا، هو عضاض صخر |
Kalıplanmış çakıla ya da taş tozuna benziyor. | Open Subtitles | يبدوا حصى مطبوخ ربما صخر محطم |
Senin ruhları avladığını söyledim kaya tuzundan mermilerle. | Open Subtitles | قلت أنك كنت تصطاد الأشباح و أن هذه الأرواح تردع بملح صخر |
Bazalt bu. Oksitlenme yüzünden kırmızılaşmış sert ve volkanik bir kaya. Taşın içindeki demir oksitlenmesi yüzünden oluşmuş yani. | Open Subtitles | هذا هو البازلت، صخر بركانيّ صلب تلوّن بالأحمر بفعل أكسيد الحديد، تأكسد الحديد داخل الصخر. |
Üç katlı bina büyüklüğündeki bu kaya ana kayanın bir parçası gibi görünüyor. | Open Subtitles | يبدو أن هذا الصخر الذي بحجم بيت من ثلاثة طوابق جزء من صخر القاعدة، |
Eğer onu takip edersen bir kaya havzasına çıkarsın. | Open Subtitles | اذا ذهبت في هذه الطريق سوف تصل الى صخر |
Eğer akarsuyu takip edersen, 'kaya Havzası"na çıkarsın. | Open Subtitles | اذا ذهبت في هذه الطريق سوف تصل الى صخر |
Dürzilerin, aksanından Omar'ın Beni Sakhr olduğunu anlayabileceklerini fark ettim. | Open Subtitles | انا مدرك ان الدروز سيتعرفوا على ان عمر من بنى صخر من لكنتة |
En patlamaya hazır uyuşmazlığın Dürziler ile Beni Sakhr arasında olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | وتقول أكبر الصراعات بين الدروز وبني صخر. |
Eğer meteor taşı değilse başka ne olabilir ki? | Open Subtitles | إذا لم يكن صخر نيزك، ماذا يمكن أن يكون ؟ |
Beni taşa çevirir değil mi? | Open Subtitles | ستحولك إلى صخر , أليس كذلك ؟ |
taştan bir şehirdeki eski bir tepede olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | لقد أخبرني أنه يقبعُ عل حافة جبلٍ قديم, في مدينة مشيدة من صخر. |
İsmim Sakr. | Open Subtitles | "اسمي" صخر. |