| Bu şeylerin oluş biçimi garip değil mi? Pencereyi nasıl kırdınız, Tommy? | Open Subtitles | اليس غريبا سير الأحداث هنا ؟ كيف كسرت النافذة يا تومى ؟ |
| Süpermen her ortaya çıktığında senin etrafta olmaman... bana garip görünüyor. | Open Subtitles | هذا يبدو غريبا كل مرة يكون سوبرمان فى الجوار أنت تختفى |
| Umarım çok garip değildir ama Janice'le bir şeyler yaşadım. | Open Subtitles | آمل ان لا يكون هذا غريبا لكن لدي اعجاب بجانيس |
| Ve doğada bu kadar çok temel parçacık olması size tuhaf görünebilir. | TED | وقد يبدو غريبا أن يكون في الطبيعة.. هذا العدد الكبير من الجسيمات. |
| sunu demek ıstıyorum biraz istermisin... tuhaf bir sabah hşçakalı istermisin? | Open Subtitles | أعنى هل كنت تريد أن تودعنى وداعا غريبا ولعينا فى الصباح؟ |
| Kimse de beni tanımıyor. Bu yüzden bir yabancıyım. Fakat aslında yabancı değilim. | Open Subtitles | ولا أحد يعرفني هنا أنا غريبا ، ولكني لا أشعر بهذا بين الجميع |
| Çok garip bir seçim olduğunu düşünmüştüm, ama ev ödevi için olduğunu söyledi. | Open Subtitles | أظن انى وجدته اختيارا غريبا, ولكن, قال انه من اجل مشروع واجب منزلى |
| Kulağa garip geldiğini biliyorum ama bunlar oldukça komplike ürünler. | Open Subtitles | أعرف أن الأمر يبدو غريبا لكن هذه منتجات معقدة جدا |
| Ve, bilirsin biraz garip gelebilir ama ben burada gerçekten mutluyum. | Open Subtitles | أتعرف قد يبدو هذا غريبا لكنى سعيدة جدا هنا ولست خائفة |
| Bunun garip olduğunu biliyorum ama sanırım burada hayaletler var. | Open Subtitles | اعرف هذا يبدو غريبا اعتقد ان هذه المكان ملئ بالاشباح |
| Bay Koji, bu evde hiç garip olaylar oluyor muydu? | Open Subtitles | سيد كوجى ، هل حدث شيئا غريبا فى هذا المنزل؟ |
| Bay Koji, bu evde hiç garip olaylar oluyor muydu? | Open Subtitles | سيد كوجي، هل حدث شيئا غريبا في هذا المنزل ؟ |
| Biliyorum bu garip gelecek ama kurbanların canlı olarak derilerinin yüzülmesi şimdi de son bu son kurbanın kazığa geçirilmiş olması... | Open Subtitles | اعرف ان هذا سيبدو غريبا ولكن الطرق التي كان بها الضحايا تم سلخهم, تشويههم والآن الوضع على الخازوق بالنسبة للضحية الآخرى |
| Demek istediğim, yıllardır Kuzgunlar için altyapıdan yetişip sırasını bekleyen çocukların yerine bir anda takıma giren biri olması biraz tuhaf duruyor. | Open Subtitles | حسنا , أعني , أنه يبدو غريبا وجود ولد جديد في الملعب يكون في المقدمه علي أولاد موجودون في الرافينز منذ سنوات |
| Kemikteki dokuyu kaldırdım ve bir mantar buldum. tuhaf değil. | Open Subtitles | .ــ أزلت الأنسجة من العظام ووجدت فطر ــ ليس غريبا |
| Az önce Robert Frost'tan alıntı yaptı. Hep biraz tuhaf biriydi. | Open Subtitles | لقد قلد روبرت فروست للتو دائما ما كان غريبا نوعا ما |
| Durum tuhaf bir hal alırsa bir destekçiye ihtiyacım var. | Open Subtitles | ًأنا أحتاجُ لمخفف صدمة , في حال أصبحَ الموضوع غريبا. |
| İIk başta tuhaf bulmuştum ama sonra tezinin metafor akışı üzerine olduğunu hatırladım. | Open Subtitles | ظننت ان الامر غريبا بالبداية لكنني تذكرت لاحقا أطروحتك كانت عن سلاسة الإستعارات |
| Bay Bailey'yle konuşan kişi, öylesine çene çaldığı bir yabancı olamaz mıydı? | Open Subtitles | اليس من المحتمل أن يكون غريبا قام بفتح محادثة مع السيد بيلي؟ |
| Dışarısı soğuk, çok parlak ve oldukça garipti. | Open Subtitles | كان الجو باردا في الخارج .. شديد الإشراق و غريبا جدا |
| Özür dilerim, bu gerçekten tuhaftı. - Birazcık. Gitmeliyim. | Open Subtitles | , إنني آسفة ما قلته كان غريبا ,سعدت بلقائك , لابد أن أذهب |
| Neden normal bir bebek düşüncesi birisine uyarken sana acayip geliyor? | Open Subtitles | لماذا كون مزاح طفل يناسب شخصا ما يبدو امرا غريبا لك؟ |
| Bir tuhaflık var. Milis bana yardım etti. Artık bizden nefret etmiyorlar mı? | Open Subtitles | شيئا غريبا حدث أعضاء فرقة العاصفة ساعدوني |
| Ve tasarlamaya başladığımda, Kendim ile ilgili ilginç bir şey farkettim. | TED | وعندما بدأت في تصميم، اكتشفت أمرا غريبا عن نفسي. |
| Belkide bir ucube gibi olmanın nasıl birşey olduğunu bildiğimdendir. | Open Subtitles | ربما لأنني أعرف كيف هو الشعور أن تكون شخصا غريبا. |
| Onlarda bir gariplik dikkatinizi çekti mi, Müfettiş? | Open Subtitles | ألا تلاحظ شيئا غريبا بخصوصهم ,سيدى المفتش ؟ |