"قلتِ أن" - Translation from Arabic to Turkish

    • söylemiştin
        
    • demiştin
        
    • söyledin
        
    • dedin
        
    • olduğunu söylediniz
        
    • olduğunu söylerdin
        
    • olduğunu söylemiştiniz
        
    Yaşadığın en iyi seksin, altı parmağı olan adamla yaptığın seks olduğunu söylemiştin. Open Subtitles أعتقدت أنكِ قلتِ أن أفضل علاقة اقمتِها كانت مع شابِِ له ست اصابع
    Anne babamın ben bebekken öldüğünü söylemiştin. Open Subtitles أمي، قلتِ أن والدي كان يعمل في دار البلدية في شينغو وأنه قد مات منذ سنين
    -Birşey yok demiştin. -Aslında birşeyler oldu. Open Subtitles لقد قلتِ أن شيئاً لم يحدث بينكما حسناً, لقد حدث شيئ ما
    Bu adamlar uyuşturucu satıcısı demiştin değil mi? Open Subtitles لقد قلتِ أن هؤلاء الرجال و تجار مخدرات أليس كذلك ؟
    Anne, birbirimizi daha az görmemiz gerektiğini sen söyledin. Hayır. Open Subtitles أمي, لقد قلتِ أن علينا أن نرى بعضنا بشكل أقل
    Doktorlardan biri yukarı çıkıp seninle konuştu dedin. Open Subtitles هل قلتِ أن أحد الأطباء صعد لكى يتحدث معكِ ؟
    Ofisime bir ay önce geldiniz ve oğlunuzun yardıma terapiye ihtiyacı olduğunu söylediniz. Open Subtitles وقد قلتِ أن أبنك بحاجة للمساعدة العلاج أنا لم أراكم
    Frenleri kontrol edeyim unutmadan. Sorun çıkardığını söylemiştin. Open Subtitles ذكرّيني بتفحص الفرامل، قلتِ أن هناك شيء اسفنجي
    Babamın benimle ilgilenmediğini söylemiştin ama o buraya geldiğini söylüyor. Open Subtitles قلتِ أن أبي لم يهتم بي لكنها تقول أنه كان يأتي و أراد رؤيتي
    Adamdan nefret etmiştin. Geçen hafta bızırını buruşturduğunu söylemiştin. Open Subtitles أنتِ تكرهينه، الأسبوع الماضي قلتِ أن بظرك ينكمش
    Timsahların, tekneye saldırmayacağını söylemiştin. Open Subtitles إعتقدت أنكِ قلتِ أن التماسيح لا تهاجم القوارب
    Anlıyorum ama her şeyin yolunda olduğunu söylemiştin. Öyleydi, şimdi değil. Open Subtitles أفهم ذلك، لكنك قلتِ أن كل شيء على ما يرام
    Elizabeth'in korkmuş gözüktüğünü söylemiştin, bu iyi, Open Subtitles قلتِ أن إليزابيث بدت مرعوبه، أنه أمر جيد
    Üçe kadar kalabiliriz demiştin. Open Subtitles لقد قلتِ أن بإمكاننا البقاء حتى الثالثة؟
    Adamın eli düzeltilecek gibi değil demiştin hani? Open Subtitles ظننتكِ قلتِ أن يد هذا الرجل غير قابلة للإصلاح.
    Yirmincisi kocam olacak demiştin. Yirmi oldu. Open Subtitles قلتِ أن الرقم 20 سيكون زوجكِ، الآن فعلتِها من الرقم 20.
    Çünkü hamile kalmak 1 yıl kadar sürebilir demiştin . Open Subtitles لأنكِ قلتِ أن محاولة الحمل قد تستغرق عاماً كاملاً
    Elektrikler kesilirse bir prosedür uygulandığını söyledin, yani... sürücüleri taşıyacaklar mı? Open Subtitles قلتِ أن هناك خطوات تحدث عند إنقطاع الكهرباء لنقل الأقراص الصلبة.
    Yvonne, Hayalet Vardiyası'nın iptal edildiğini söyledin sanmıştım. Open Subtitles إيفون، ظننتكِ قلتِ أن نوبة الأشباح التالية قد أُلغيت ؟
    Eğer kamp için kullanılan nerede önsezi yere yer aldı dedin ki? Open Subtitles قلتِ أن رؤيتك أخذتك إلى مكان كنت تخيمين فيه ؟
    Hatta California'nın sizin memleketiniz olduğunu söylediniz. Open Subtitles ومع ذلك قلتِ أن كاليفورنيا هي مسقط رأسكِ
    - Hep, Maskeli baloların, .... -"çok iddalı" olduğunu söylerdin. Open Subtitles -ظننتك قلتِ أن الحفلات التنكرية منافقة
    Shelley'in saunayı kullandığına dair kanıtınız olduğunu söylemiştiniz. Open Subtitles قلتِ أن لديكِ دليل أن شيلي) استخدمت الساونا الجافة)

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more