"كان يجب علي" - Translation from Arabic to Turkish

• gerekiyordu
• gerekirdi
• gerekti
• gerekeni
• etmeliydim
• Keşke
• zorundaydım
• Söylemeliydim

Bir şeyler yapmam gerekiyordu. Bu kaçmamız için tek şansımızdı.
كان يجب علي أن أفعل شيئاً هذة فرصتنا الوحيدة للهرب

Çok tuhaf olmuştum ve bunu yapamayacak kadar hassas bir çocuktum. ama yapmam gerekiyordu.
وكنت طفلاً غريباً، وحساساً، ولم أستطع فعل ذلك، ولكنه كان يجب علي فعل ذلك.

İlacını almasını sağlamak için kolunu bükmek gerekirdi.
كان يجب علي لوي ذراعها لكي تتناول دوائها

Kafamla vurup onu masaya yatırdım. Aslında gitmem gerekirdi.
لذا ضربته في الصينية بوجهي كان يجب علي أن أبتعد

Göz yaşları yüzünden makyajımı 3 kez tazelemem gerekti.
كان يجب علي وضع المكياج ثلاث مرات بسبب الدموع

En başında yapmış olmam gerekeni yapacağım.
أنا سأفعل ما كان يجب علي أن أفعله من الأساس

Siyahi bir kadın olarak, başarılı olabilmek için olağanüstü bir çaba sarf etmeliydim.
كامرأةٍ ذات بشرة سوداء، كان يجب علي التحلّي بقوّةٍ استثنائية لأنجح.

Bazen Keşke, Rolling Stones onlara katılmamı teklif ettiğinde, evet deseydim diyorum.
أحيانا أفكر بأنه كان يجب علي الانضمام لفرقة"رولينج ستون"عندما عرضوا علي ذلك

Onların hayat tarzlarına ve programlarına uymak zorundaydım.
كان يجب علي أن أنسجم داخل نمط حياتهم وجداولهم

Seni arayıp iyi olduğumu Söylemeliydim.
كان يجب علي أن أتصل بك و أعلمُك أنني بخير

Lonca sistemi: yani ben bir çırakken iyi bir çömlek üstadı olabilmek için çıraklık etmem gerekiyordu.
ما أعنيه بنظام النقابة، هو أنه عندما كنت تلميذة كان يجب علي أن أتمرن من نفسي لأصبح خبيرة في صناعة الفخار

Haberim olur olmaz seni aramam gerekiyordu. Biraz geç kaldım.
كان يجب علي أن أتصل عليك في أقرب وقت كما أعرف إني تأخرت قليلا ً

Zaman geçsin diye bir şeyler yapmam gerekiyordu.
نعم,حسناً,كان يجب علي فعل شيء لتقضية الوقت

Clark uğradığında sizin de uzaklarda olmadığınızı bilmem gerekirdi.
كان يجب علي أن أعلم ذلك عندما كلارك أتى لي أنت لا تكون بعيداً عنه

Şaşırmış olmalısın. Üzgünüm tatlım. Sana söylemem gerekirdi.
كانت تلك مفاجأة لك بالتأكيد، آسفة عزيزتي ، كان يجب علي إخبارك

Geri götürmem lazım. Arabam olmadığı için feribotla gitmem gerekti.
كان يجب علي أن أوصلها ليس لدي سيارة ، فاضطررت أن أركب العبارة

Dün gece sen uyurken tekrar ameliyata almamız gerekti.
كان يجب علي العودة الليلة الماضية بينما كنتى نائمة

Söyleyecektim, ama evrenin eski düzenine kavuşması için Montez'e şov yapmam gerekti.
نعم , حسنا , لقد كنت على وشك و لكن كان يجب علي . أن أري مونتيز قضيبي . لكي أعيد التوازن الى الطبيعة

Uzun süre önce yapmam gerekeni.
ما كان يجب علي فعله منذ فترة طويلة

Durma emrini diğerlerine iletip iletmediğini kontrol etmeliydim.
كان يجب علي التأكد من انه قام بايصال الرسالة

Evet, Keşke daha rahat ayakkabı giyseymişim.
نعم , كان يجب علي فقط ان أرتدي أحذية مريحة أكثر

Yanlış seçim yaptım... Kutuyu tutmak zorundaydım.
. لقد اقترفت خطاً فاذحاً . ما كان يجب علي ترك الصندوق

Sana eski kocanla yattığımı Söylemeliydim.
كان يجب علي اخباركِ بما كنت افعله مع طليقكِ