"لا أصدق" - Translation from Arabic to Turkish

    • inanamıyorum
        
    • İnanılmaz
        
    • inanmam
        
    • Buna inanmıyorum
        
    • sanmıyorum
        
    • - İnanamıyorum
        
    İnanamıyorum. Şimdiye dek bu kadar güzel geyik yavrusu çifti görmedim. Open Subtitles لا أصدق أنني سبق أن رأيتُ زوجيّ غزال غاية الشبة بهما.
    İnanamıyorum. 30 tane profesyonel müzisyenin arasında bir tane bile İtalyan yok! Hadi. Open Subtitles لا أصدق أنة من بين 30 عازفاً محترفاً هنا لا يوجد ايطالى واحد
    Böylesi bir korkak olduğuma inanamıyorum, ...sessiz kaldım çünkü korkuyordum. Open Subtitles لا أصدق أننى كنت جبانه بقيت صامته لأننى كنت خائفه
    Buna inanamıyorum. Bu gece burada kesinlikle hiç erkek yok. Open Subtitles لا أصدق ذلك، ليس هناك أي شاب وسيم هنا الليلة
    Baloya bir haftadan az kaldı. Yani, senin bir işi reddettiğine inanamıyorum. Open Subtitles سيقام الحفل بعد أسبوع من الزمن، لا أصدق أنك رفضت عرض عمل
    - Ben de. Senin gerçekten birini öldürdüğünü düşündüğüme inanamıyorum. Open Subtitles قصدي، لا أصدق اني فكرت في إمكانية أن تقتلي احدا.
    Buna inanamıyorum. Bütün o zamanda, ben senden sen de benden hoşlanıyormuşsun! Open Subtitles أنا لا أصدق هذا فطوال تلك الفترة اعجبتُ بِك و أعجبتَ بي
    Buna inanamıyorum. Bütün o zamanda, ben senden sen de benden hoşlanıyormuşsun! Open Subtitles أنا لا أصدق هذا فطوال تلك الفترة اعجبت بك و أعجبت بي
    Şu an yatağımda olduğuna inanamıyorum. İçeri pencereden girdiğine inanamıyorum. Biliyorum. Open Subtitles لا أصدق أنكِ في سريري ولا أصدق أنكِ أتيتِ عبر النافذة
    O hilkat garibeleriyle takılmak için ilk asil olmayı bıraktığına inanamıyorum. Open Subtitles لا أصدق أنكٍ تخليتي عن المقعد الأول لكي تخرجي مع مخابيل
    Harika gözüküyor. 137 odanın hepsinden o yaşlı adam kokusunu çıkardığımıza inanamıyorum. Open Subtitles يبدو رائعاً ، لا أصدق أننا نظفنا 137غرفة من رائحة ذلك العجوز
    - Bunu yaptığına inanamıyorum. - Bir sınav. Doğru veya yanlış. Open Subtitles لا أصدق أنك تفعل هذا سأسأل سؤال إجابته بصح أم خطأ
    Sadece bu olanlara inanamıyorum. Biri onu ihbar ediyor ve- Open Subtitles أنا فقط ، لا أصدق انه سيذهب بعيدا لسبعة سنين
    "Sevgili Homer, bu geceyi hayatımın en kötü gecesine çevirdiğine inanamıyorum." Open Subtitles عزيزي هومر لا أصدق أنك تجعل هذه أسوأ ليلة في حياتي؟
    Tamam. Bu riski tekrar göze aldığıma inanamıyorum ama varım. Open Subtitles حسناً ، لا أصدق أني أجازف بهذا مجدداً ولكني سأشترك
    Tanrım, bırak 8 tane olmasını, 1 tane bile yaptıklarına inanamıyorum. Open Subtitles يا إلهي، لا أصدق بأنهم صنعوا واحد آخر،، ناهيك عن الثمانية
    Evet, duyuyorum ve hala O şeyin bir tekne olduğuna inanamıyorum. Open Subtitles أجل بالفعل، ما زلت لا أصدق أن هذا الشيء هو قارب.
    Tüm bu avanaklara inanamıyorum! Birinin üzerlerine şuurla haykırması gerek. Open Subtitles لا أصدق كل هؤلاء الحمقى يجب ان يعلمهم أحد العقلانية
    Beni, buna yapmam için kandırdığına inanamıyorum. Bu bursu asla alamayacağım. Open Subtitles لا أصدق أنك أقنعتني بالقيام بهذا لن أحصل على تلك المنحة
    Böyle bir yere beni gönderdiklerine inanamıyorum. 2 gündür bu işteyim. Open Subtitles أكاد لا أصدق أنهم أرسلوني لمكانٍ كهذا أنا أعمل ليومين فقط
    New York'tan bir saat ötedeyiz, inanılmaz! Open Subtitles لا أصدق اننا على بعد ساعة فقط من نيويورك
    Gerçek su ki, insanlarin çogu söylenene inanirken ben asla inanmam. Open Subtitles أغلب الناس يصدقون ما يقال لهم بينما أنا لا أصدق ذلك
    Çünkü basit olanın iyi olduğu propagandasına kesinlikle alıştık. Ama ben Buna inanmıyorum. TED ذلك أنه من المؤكد أننا قد اعتدنا على الدعاية بـأن ما هو بسيط هو جيد. لكنني لا أصدق ذلك.
    Uyarı atışı yaptığınızı sanmıyorum. Open Subtitles لا أصدق أن كل مافعلته كان مجرد طلقة خائبة
    - İnanamıyorum! Rachel hamile mi? Babası kim? Open Subtitles أنا لا أصدق أن راشيل حامل لكن من يكون الأب؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more