Yüzüm o kadar şişti ki, Sanırım artık Rey benimle yatmak istemiyor. | Open Subtitles | وجهي ممتلىء جداً، لا أعتقد أن راي يريد النوم معي بعد الآن. |
Sanırım asıl gerekçe hırsızlık değildi. Bu yer antikalarla dolu. | Open Subtitles | لا أعتقد أن السرقة هي الدافع، هذا المكان مليئ بالتحف |
Hanımefendi, sizi emanet etmek için Kraliçe Catherine'den daha iyisi olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | سيدتي, أنا لا أعتقد أن ..بإمكاني تركك مع أفضل من الملكة كاثرين |
Ama Will'in turnede bana katılacağını hiç sanmıyorum. - Ne? | Open Subtitles | ولكن لا أعتقد أن ويل سينضم لي في هذه الجولة |
İçerideki şey her neyse orada kalması lazım. - Bence içeri girmememiz... | Open Subtitles | في الجبال لحفظ أشياء هنا لا أعتقد أن علينا |
Fakat ilişkilerimize onarılmaz biçimde zarar verecek bir şey olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | و لكن لا أعتقد أن العلاقات تدمرت بشكل لا يمكن إصلاحه |
Seri numaralarını, güvenlik kodlarını ya da bu tip bir şeyi aldığınızı zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن لديك رقم تسلسلي أو رمز؟ أي شيء من هذا القبيل؟ |
Eski bir baştabip olarak diyebilirim ki bu hastalık gerçek değil bence. | Open Subtitles | كجراح عام سابق يجب أن أقول لا أعتقد أن هذا شيءٍ حقيقي |
Hayır. Sanırım bu, o tek başıma yapmam gereken şeylerden bir tanesi. | Open Subtitles | لا, أعتقد أن هذا أحد الأشياء التي يجب أن أقوم بها بمفردي |
Sanırım kimse sadece farklı renkte bir şeker almak için şimdi dışarı çıkmaz. | Open Subtitles | حسناً، لا أعتقد أن أحد سيذهب الآن ليحصل على لون آخر من المارشميلو. |
Ama Sanırım, federal bir savcının oğlu aklı selimliğin önemini anlar. | Open Subtitles | ولاكني لا أعتقد أن ابن قاضي فيدرالي سيفهم التصرف بحرية الرأي |
Aslında ben bunun olacağını sanmıyorum. | TED | في الوقع، أنا لا أعتقد أن تلك ستكون الحالة. |
Bunun bu salondaki kimse için sürpriz olacağını sanmıyorum, ama bir standarda göre, bunlar asla büyük ölçüde gelişmekte değilller. | TED | أنا لا أعتقد أن هذا سيكون مفاجأة لأى شخص هنا فى هذه الغرفة، لكن بأى معيار هي لم تحقق أى نجاح أو تقدم إلى مستوى أعلى. |
Polislerin veya Federallerin yerleştirmiş olacağını sanmıyorum. | Open Subtitles | لا, لا أعتقد أن الشرطة أو المباحث الفيدرالية وضعوه |
Ben babanız değilim ve annenizin bundan hoşlanacağını hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | أنا لست والدك وأنا لا أعتقد أن أمك تحب هذا |
Ama beylerin beklemek isteyeceklerini hiç sanmıyorum. | Open Subtitles | ولكن لا أعتقد أن هؤلاء السادة تريد أن تبقى في انتظار. |
- Bence Vaughn Du Clark kirli işlerini kendi yapmaz. | Open Subtitles | لا أعتقد أن "فاجون دي كلارك" سيؤدي أعماله القذره بنفسه |
Bunu yaparak hiç de nazik olmadığını düşünüyorum. | Open Subtitles | حسنًا لا أعتقد أن هذا كان لطيفًا منك على الإطلاق |
Gerçeğin seni çok fazla hareketlendirebileceğini zannetmiyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الحقيقة يمكنها أن تحرك فيكِ الكثير |
Komik değil bence; üzücü. | Open Subtitles | لا أعتقد أن هذا الأمر مضحك. أعتقد أنه محزن. |
Onu benden daha iyi tanıyan biri olduğunu sanmam. | Open Subtitles | حسنا ، لا أعتقد أن هناك من كان يعرفه أكثر منى |
Buradaki yemeğin benim için uygun olduğunu pek sanmıyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن نوعية الطعام التي لديكم تهمني |
Neler olacağını bilmenin çok da eğlenceli bir şey olduğunu düşünmüyorum. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الأمر سيكون أفضل إذا علمت ما سيحدث مستقبلاً. |
sanmıyorum ki hiçbirimiz sertçe esas duruşta duracak ve bayrak sallayacak kadar vatansever hislere sahip değildik. | Open Subtitles | لا أعتقد أن أى منا كان بطلاً بالمعنى الحرفى للكلمة أو بمعنى يستحضر صورتنا واقفين نلوح بالأعلام |
Onun öyle bir çocuk olduğunu sanmıyorum. Bence hiçbirşey yapmadı. | Open Subtitles | لا أعتقد أن نوعية الفتى يجب أن تؤثر في حكمنا. |