Dün gece şahit oldukları düşünülürse bu sabah yemeğe inmesine bile şaşırdım. | Open Subtitles | اعتماداً على ما رأته ليلة أمس أنا متفاجئة أنها نزلت هذا الصباح |
Baronun sıradan bir doktorun oğluyla ilgilenmesi için onay vermesine şaşırdım. | Open Subtitles | أنا متفاجئة أن البارون وافق على طبيبة من العبيد لتعالج إبنه |
Biz şüpheli istemiyoruz Henry'nin daha önce patent-jacking'den bahsetmemesine şaşırdım. | Open Subtitles | نحن لا نريد للمشتبهين. انا متفاجئة بان هنري لم يذكر |
Senin bunu yapabiliyor olmana neden şaşırmadım? | Open Subtitles | لماذا أنا لست متفاجئة لكونكِ تعلمين كيف تفعلين هذا؟ |
Sonra aynada kendini gördün ve çok şaşırdın. | Open Subtitles | ثم ستنظرين لنفسك في المرآة ، وتكوني متفاجئة للغايــة |
Kız arkadaşı Şaşırmış görünüyordu. Umarım onu zor durumda bırakmamışımdır. | Open Subtitles | حميمته بدت متفاجئة , أتمنى أنني لم أضعه بموقف حرج |
Ne çaldığınızı duyduğumda gerçekten çok şaşırdım. | Open Subtitles | تعرفون ، كنت متفاجئة جداً عندما سمعتكم وأنت تعزفون |
Bu yoğunlukta, birini gönderecek vakti bulmanıza şaşırdım. | Open Subtitles | بمعرفة كم انت مشغول ، انا متفاجئة انك وجدت وقتا لارسال أحداً |
şaşırdım. Ondan daha çok senin hoşuna gidiyor. | Open Subtitles | أنا متفاجئة بأنك تستمتع بهذه التجربة حتى أكثر منه |
Yalnız olmana şaşırdım. | Open Subtitles | حقا متفاجئة , لقد تركته وحيدا طوال . الصباح بدون مراقبة |
Aslında işlerinizden ya da Kral'dan vakit ayırabilmenize şaşırdım. | Open Subtitles | . انا متفاجئة لأنك تملك وقتاً , لغير العمل . او للملك |
Seni gördüğüme şaşırdım. Aslan kafesinde gösteri devam ediyor ha? - Etkilendim. | Open Subtitles | أنا متفاجئة برؤيتكك هنا بزي رسمي أنيق في عرين الأسود |
- Sadece şaşırdım. - Çok sessiz olurum. Söz veriyorum. | Open Subtitles | أنا فقط متفاجئة سأكون أهدأ من فأر ، أعدكى |
Mahkeme binasının yollarını bilmene neden hiç şaşırmadım? | Open Subtitles | لماذا لست متفاجئة بأنك تعرف طريقك جيداً في هذه المحاكم |
Sahadaki o gösteriden sonra, hiç şaşırmadım. | Open Subtitles | بعد ذلك الأداء في المضمار اليوم لست متفاجئة |
Senin ayak işlerini yapmadığım için şaşırdın mı Blanca? | Open Subtitles | هل أنت متفاجئة لإنّي لم أعد ساعيك إيتها البيضاء ؟ |
Yani, camını kapkara boyadı. Neden bu kadar şaşırdın? | Open Subtitles | أجـل،قام بطلاء نافذته بالأسود فلماذا أنت متفاجئة هكذا؟ |
Şaşırmış gibi görünmek istemem, bir sürü erkek benimle flört eder. | Open Subtitles | أعني , لا أعني أن أبدو متفاجئة الكثير من الأولاد يغازلونني |
Quinn'in ayrılığı bu kadar iyi karşılamasına şaşırıyorum. | Open Subtitles | أنا متفاجئة كيف تتلقى كوين قطع علاقة بشكل جيد. |
Siz ne ile, ben nöbetini her zaman değil şaşırttı. | Open Subtitles | بما تفعلونه أنا متفاجئة أنكم لا تكونوا مضغوطين طوال الوقت |
Evet, bildiğiniz eski bir şef, konuşuyorsun. Bu nedenle sürpriz davranma. | Open Subtitles | نعم انت تتحدثين إلى شيف سابق لا تتفنني بأن تبدي متفاجئة |
Ama şaşırdığımı söyleyemem. Bu çevrede işler çok kötü. | Open Subtitles | لكن لا يمكنني القول أنني متفاجئة , بسبب الأوضاع في هذة الأنحاء |
Tamamen bir yabancının ilgi göstermesine çok şaşırmıştım. | TED | كنت متفاجئة جداً لأن شخصاً غريباً تماماً قد إهتم كفاية ليسأل |
Aslında tüm bunlardan bahsetmeme yetki verdiği için çok şaşkınım. | Open Subtitles | أنا متفاجئة تماماً , أنك تريد مناقشة كل هذا إعلاميا |
Eğer ikisinin arasında basit bir bağlantı varsa bu hiç de şaşırtıcı olmaz. | Open Subtitles | لن أكون متفاجئة إذا كان هناك علاقة بين هذين الإثنين |
Dostum, beni çıplak ve yaşıyor olarak gördüğüne nasıl şaşırmıştı? | Open Subtitles | يا ولد هل كانت متفاجئة لرؤيتها لي عاررية وحيَّة |
Ailece burada yaşayıp İtalyanca konuşmamanıza şaşırdı. | Open Subtitles | إنها متفاجئة أنك لا تتكلم اللغة الإيطالية بينما تعيش زوجتك وابنك هنا |
Tüm sorun hastalığı ve çalışırken yolda harcadığı zaman. Hala beraber olduğumuza şaşıyorum. | Open Subtitles | برغم كلّ المتاعب التي يلاقيها بسبب هذا الطنين ومشاكله بالعمل, فأنا متفاجئة لكوننا لانزال سويّة. |
Benzer bir sürü öyküyle karşılaşmak gerçekten hayret vericiydi. | TED | وكنت متفاجئة جداً بسبب الكم من القصص التي بدأت تقص علي .. |