| Elimizde çok fazla bilgi var; bunu nasıl düzenleyeceğimizi bilmiyoruz. | TED | لدينا الكثير من المعلومات, نحن لا نعرف كيف نبدأ بترتيبها. |
| Hikayemin bir sonu yok, çünkü hikayenin sonunu hala bilmiyoruz. | TED | قصتي ليس لديها نهاية, لاننا لازلنا لا نعرف نهاية القصة. |
| Birbirimizi çok az tanıyoruz. Daha şimdiden ruh ikiziymişiz gibi davranıyor. | Open Subtitles | بالكاد نعرف بعضنا البعض و هي تتصرف مثل ما نكون أحباب |
| Açıkça belli ki, o buradaki yolları bizden daha iyi biliyor. | Open Subtitles | من الواضح بأنه يعرف طريقه بهذا المكان، أفضل مما نعرف نحن |
| Babanızın başarılarına, kendi oğlundan daha fazla değer verdiğini bilmek... | Open Subtitles | أن نعرف أن والدك يهتم أكثر لإنجازاته من يفعل لابنه؟ |
| Herkesi rahatsız ettik çünkü bu konuda bilgisiz olduğumuzu biliyorduk. | TED | سمها. ونحن تنصتت الجميع، لأن كنا نعرف أننا كنا جاهلين. |
| Başka söyleyebilecek bir şeyim yok bayım. Biz bu genç bayanı tanımıyoruz. | Open Subtitles | ماذا يمكن ان نقول ايضا يا سيدى, نحن لا نعرف هذه الشابة |
| Ayrıca ne zaman ve nasıl gideceğini de bilmemiz lazım. | Open Subtitles | و نريد أن نعرف ايضا متى و كيف سيغادر المدينة |
| - Katilin kim olduğunu bile bilmiyoruz. - Bir şeyler yapmak zorundayız. | Open Subtitles | اننا حتى لا نعرف من يكون القاتل يجب علينا ان نفعل شيئا |
| Orada neler döndüğünü bilmiyoruz. Belki de sadece bozuk bir vericidir, tamam mı? | Open Subtitles | لكننا لا نعرف بالضبط ما يجرى هناك قد يكون مجرد جهاز أرسال معطل |
| Hayır, bilmiyoruz. Hadi ya. Neyse, şunu biliyoruz ki, Giles Windermir' e vardı. | Open Subtitles | لا, لا نعرف حسنا, نعلم على وجه اليقين ان جيلز وصل الى ويندمير |
| Onun hakkında hiçbir şey bilmiyoruz, ismi ne, ne iş yapar ? | Open Subtitles | نحن لا نعرف أى شئ عنه ما هو إسمه ، ماذا يفعل |
| Birbirimizi çok az tanıyoruz. Birkaç gün önce ismimi hatırlayamadın bile. | Open Subtitles | نحن نعرف بعض بصعوبه انت لم تتذكر حتى إسمى منذ ايام |
| - Birbirimizi altı yıldır tanıyoruz ama ismimi üç yıldır biliyorsun. | Open Subtitles | نحنُ نعرف بعضنا منذ ست سنوات ولم تعرفي أسمي لثلاث منها |
| Hiçbir şey bilmiyoruz, o ise bilmemiz gereken her şeyi biliyor. | Open Subtitles | نحن لا نعرف شيئاً و هو يعرف كل ما نحتاج معرفته |
| Böyle olmasını kimse istemedi. Böyle olacağını nereden bilebilirdik? Çünkü bizim işimiz "bilmek". | Open Subtitles | لم يرد احد هذا , وكيف لنا ان نعرف لانه عملنا ان نعرف |
| Nereye gitmek istediğimizi biliyorduk ama oraya nasıl ulaşağımızdan tam olarak emin değildik. | TED | حسنًا، كنا نعرف هدفنا، لكننا لم نكن متأكدين تمامًا من كيفية الوصول إليه. |
| Bak, ona yardım etmek istediğini biliyorum, ama biz bu insanları tanımıyoruz bile. | Open Subtitles | إسمعي ، أعرف بأنك تريدين مساعدتها ، لكن نحن لا نعرف هؤلاء الناس |
| Hayır, hazır olmamız gerekiyor, paramızın olması gerekiyor, bilginin ne anlama geldiğini bilmemiz gerekiyor, ve yıldırım hızıyla hareket etmek zorundayız. | Open Subtitles | كلاّ، يجب أن نكون جاهزين ، ويجب أن نُعدّ النقود ويجب أن نعرف ما تعنيه تلك المعلومة ويجب أن نتحرّك بسرعة |
| Derin okyanustaki en yaygın balığın yani besin zincirinin en altındakinin bu zehirli hapları yutup yutmadığını öğrenmek istedik. | TED | أردنا أن نعرف إذا كان أكثر الأسماك شيوعًا في المحيط العميق في قاعدة السلسلة الغذائية يبتلع هذه الحبوب السامة |
| Gördüğünüz gökyüzünü, var olduğunu bildiğimiz her diğer canlı ile paylaşıyoruz. | TED | والسماء التي نراها نشاركها مع كل الأحياء الأخرى التي نعرف بوجودها. |
| Spike, bu çocuk kim, ve ne istiyor öğrenmemiz lazım. | Open Subtitles | سبايك, نريد أن نعرف من هو هذا الطفل وماذا يريد |
| Peki bir barbarın sunulmasının tanrıları memnun edip etmeyeceğini nasıl bileceğiz? | Open Subtitles | لكن كيف لنا أن نعرف إذا كان تقديم الهمجي سيسر الآلهة؟ |
| İnsanların duygularını sezeriz. Onların eylemlerinin anlamlarını, eylemler henüz gerçekleşmeden bile biliriz. | TED | نحن نستشعر مشاعر الآخرين. نحن نعرف معنى أفعالهم حتى قبل أن تحدث. |
| Kendi ölümü taklit etmenin yasa dışı olduğunu bile bilmiyorduk. | Open Subtitles | لم نكن نعرف أن تزييف المقتل هو أمر غير شرعي |
| Birisi bizi terk ettiğinde, acı çekerken nedenini tam olarak bilemeyiz. | Open Subtitles | عندما يهجرنا أحد، ونشعر بالمعاناة، فإننا لا نعرف أبدا سبب ذلك |
| Nasıl işlediğini öğrenene dek... bu gereksiz korku yükünü sırtımızda taşımaya devam edeceğiz. | Open Subtitles | حتى نعرف كيفية عملة نحن سنواصل حمل هذا العبء الغير ضروري من الخوف |