"çabaları" - Translation from Turkish to Arabic

    • جهود
        
    • جهوده
        
    • الجهود
        
    • محاولات
        
    • مجهوداته
        
    • مسعى
        
    • المحاولات
        
    • إن دافع
        
    • مجهودات
        
    • لجهود
        
    Son 40 yıl boyunca, SETI'nin bir bütün içindeki tüm çabaları tüm okyanusları, tek bir bardak okyanus suyuyla incelemeye benziyor. TED فكل جهود البحث المتضافرة ، خلال آخر 40 سنة ، تكافيء غرفةً بكوب ماء زجاجي من المحيط.
    Ama projeyi yürütenlerin çabaları boşa gitmiyor çünkü kurbanlardan birinin kanından yeni bir savaş yöntemi doğuyor. Open Subtitles لكنّ جهود أولئك المنخرطين لم تذهب سدًى.. لأنّ قدرة جديدة على شنّ الحروب قد وُلدت من دماء أحد ضحاياهم.
    Umarım planlama şefi olarak çabaları satrançtaki gibi başarılı olur. Open Subtitles أتمنى أن تكون جهوده كـ مدير للتخطيط أن تستمر فى النجاح مثل الشطرنج
    Koreliler arasında ortak bir soruşturma yürütme çabaları sonuçsuz kaldı. Open Subtitles الجهود الرامية الى اجراء تحقيق مشترك بين الكوريتين قد فشلت
    Şiirlerimi müzikle birleştirme çabaları daha önce berbat sonuçlanmıştı. TED محاولات وضع موسيقى علي قصائدي كانت كارثية، في جميع الأحوال.
    Bu sabah, madalyalı Vietnam gazisi ve Los Angeles yerlisi Vega, kahramanca çabaları için onursal polis memuru ilan edildi. ONURSAL "AĞIR ABİ" FRANK "AĞIR ABİ" VEGA POLİS OLDU. Open Subtitles بسبب مجهوداته الوافية، وتاريخه في فياتنام تم تعيينه ضابط شرطة شرفيّ هذا الصباح
    BRIAN GREENE: 1930'lardan itibaren, Einstein'ın birleştirme çabaları çıkmaza girmişken, Open Subtitles فى الثلاثينات ,مسعى اينشتين للتوحيد كان يتخبط
    Yoksa Jüpiter'in bütün çabaları boşa gidecek. Open Subtitles إلا جهود جوبيتر الذي بذلها من أجل لا شيء
    Davadaki diğer avukatın Bay Berlin'i koruma çabaları, eğer sizi kırmışsa çok üzgünüm Paul. Open Subtitles أنا آسفة باول إذا كانت جهود المحامية المشاركة في حماية السيد برلين جرحتك بطريقة ما
    Albay Telford çabaları kontrol aktarmak için değil tamamen Were boşuna. Open Subtitles جهود العقيد تيلفورد بتحويل السيطرة لم تكن عبثا ً.
    Onun çabaları büyük ulusumuzun bu günkü duruma gelişi ve yeniden doğuşuna katkıda bulundu. Open Subtitles جهوده ساعدت في انبعاث أمته من جديد كما هي اليوم
    Onun çabaları ve FBI'la birlikte yaptığı çalışma sayesinde bölgede bir çok tutuklama yürütülmekte. Open Subtitles جهوده بالتنسيق مع المكتب الفدرالي هي السبب بشكل كبير للإعتقالات التي تتم الآن في كل أرجاء المقاطعة
    Bir sevgili elde edebilmek için çabaları yeterli olmadı. Open Subtitles جهوده الكبيرة لم تكن كافية للفوز بحبيبة.
    Size ne yapacağınızı söylemeye çalışmıyoruz. Basitçe, çabaları düzenlemenin hayati olduğunu düşünüyoruz. Open Subtitles إننا لانحاول إخباركم بما تفعلوه ببساطة نفكر بأن تنسيق الجهود أمر هام
    Kaynakları bölmenin büyük çabaları organize etmenin ve iş gücünü verimli şekilde dağıtmanın bir yolu olmalı. TED كما يجب أن تكون هنالك طريقة لتقاسم الموارد وتنظيم الجهود الرئيسية وتوزيع العمل على نحو فعال
    Kutup buzları arasında sıkışan üç gri balinanın destanı ve kurtarıcıların kahramansı çabaları bugün çaresizliğe sürüklendi. Open Subtitles قصة الحيتان العالقة في جليد القطب الشمالي و الجهود الجبارة لانقاذها من قبل المنقذين ازدادت يأسا اليوم
    öyle görünüyor ki seks işçiliğini kontrol etme veya engelleme çabaları durumu seks satan kişiler için daha da tehlikeli yapıyor. TED يبدو أن كل محاولات تنظيم أو منع الاتجار بالجنس تجعل الأشياء أكثر خطورة لتجار الجنس.
    Ama Bavaria'da hukuk profesörü Adam Weishaupt'un seküler felsefeyi öğretme çabaları boşa çıkmaya devam etti. TED لكن في بافاريا، محاولات أستاذ القانون آدم وايسهاوبت لتعليم الفلسفة العلمانية لازمها الفشل.
    - İnsancıl çabaları için doktoru kovmanın hastanenin vergiden muaf olma hakkını kaybetmesine neden olabileceği. Open Subtitles فصل طبيب طوارئ من أجل مجهوداته الإنسانية سيشكل حجر أساس فقدان المشفى لرقمه الضريبي
    Bütün çabaları bu resmin ötesine geçmek için. Open Subtitles كل مجهوداته هذه للوصول لهذه الصورة
    İlk çabaları zaten başarısız olmuştu. Open Subtitles أول مسعى له لفعل هذا فشل بالفعل
    Kötü olan ise, bu çabaları genelde karşılıksız kalmasıydı. TED ولكن لسوء الحظ، باءت كل هذه المحاولات بالفشل.
    Hal'in tüm çabaları, bu ülkenin çıkarları için. Open Subtitles إن دافع (هال) الوحيد هو مصلحة هذا البلد
    Çıkar Amaçlı Organize Suç Örgütleri ile Mücadele Kanunu. # ...tüm F.B.I. ve Polis teşkilatının çabaları ortada. Open Subtitles اتمني لكم قضاء وقتا ممتع مع احداث الفيلم جميع مجهودات الاف بي اي واقسام الشرطة موجوده هنا
    Ülkem NASA ve Dışişleri Bakanlığı'nın çabaları için minnettardır. Open Subtitles بلادي ممتنة لجهود وكالة ناسا و وزارة الخارجية

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more