"açıklaman" - Translation from Turkish to Arabic

    • تفسير
        
    • تفسيرك
        
    • شرح
        
    • تشرح
        
    • الشرح
        
    • توضيح
        
    • تبرر
        
    • تفسر
        
    • التفسير
        
    • تفسيرٌ
        
    • تشرحي
        
    • توضحي
        
    • توضّح
        
    • لشرح
        
    • بيانك
        
    Dilerim bunun için mantıklı bir açıklaman vardır. Open Subtitles من الأفضل أن يكون لديك تفسير عقلاني لهذا
    Gerçekten iyi bir açıklaman olsa iyi olur, Jerry. Open Subtitles من الأفضل لك ان يكون لديك تفسير مقبول,جيري
    Bu, senin onun duygusal tepkisi için mantıklı açıklaman. Open Subtitles من رضاهما الذاتي لإنقاذ حياتها وهذا هو تفسيرك المنطقيّ لردّ فعلها العاطفي؟
    Bunu hizmetliye açıklaman gerekmiyor. Open Subtitles لا تحتاج إلى شرح ذلك إلى الخادمة إنه فندق.
    Bak, burada tam olarak ne yaptığını bana açıklaman gerekiyor. Open Subtitles أريدك أن تحاول أن تشرح لي ما الذي تتحدث عنه؟
    Pekâlâ, öpüşmeye devam edeceğiz ama önce açıklaman gereken şeyler var. Open Subtitles حسناً ، هذه القبله لكي تبقي لكن لديك الكثير من الشرح لتفعلها
    Ama başka bir açıklaman varsa dostum, seve seve dinlerim. Open Subtitles ولكن إن كان لديك تفسير آخر فإنّي أودّ سماعه
    Az önce olanlarla ilgili sağlam bir açıklaman olsa iyi olur. Open Subtitles يجب أن يكون لديك تفسير مقنع بشأن الذي حدث للتو
    Bunun için bir açıklaman varsa şimdi tam sırası. Open Subtitles , إذا كان ثمة تفسير لديك لهذا فحان الوقت الآن
    Kasabanın neden dağıldığına dair başka bir açıklaman var mı? Open Subtitles هل يمكنك التفكير في أي تفسير أخر يبرر سبب انهيار هذه البلدة؟
    İşte, biliyordum bir açıklaman olacağını. Open Subtitles كنت أعرف أنك ستجد تفسير أنت ثعبان في ذلك
    Hiç kuşkum yok Merlin, bunun için iyi bir açıklaman vardır. Open Subtitles ليس لدي شك ميرلين أن لديك تفسير منطقى لذلك
    Şimdiki açıklaman ne peki? Open Subtitles ما هو تفسيرك الأن ؟
    Eminim açıklaman, ilçe yönetimindekileri teskin eder. Open Subtitles أنا متأكّد تفسيرك سيلطّف كلّ أولئك... ... hotshotsأسفلفي حاضرة الإقليم، مخبر.
    Bunu sırt çantanda buldum, bana açıklaman gereken şeyler var. Open Subtitles لقد وجدت هذا في حقيبة ظهرك عليك شرح بعض الاشياء لي
    - Hayır, bir iddia değil. İzin ver açıklayayım. - açıklaman gerekmez. Open Subtitles ـ لا, هذا ليس رهان دعينى اشرح لكى ـ لا تشرح شئ انا اقرئه على الانترنت
    Dostum, açıklaman gereken çok şey var. Open Subtitles . أنت يا صديقي لديك الكثير من الشرح لتفعله
    - Benim bununla hiçbir ilgim yok. - açıklaman için teşekkürler. Open Subtitles ليس لي شأن بهذا شكراً على توضيح ذلك
    Neden kahraman olduğunu kendine açıklaman gerekiyorsa sanırım o zaman gerçekten kahraman değilsindir. Open Subtitles أظن أنك لوكنت تبرر لنفسك لماذا أنت بطل من الواضح أنك لست بطلا
    Beni azarlayıp, kapıyı yüzüme kapamadan önce açıklaman gerekirdi. Open Subtitles كان عليك أن تفسر الأمر قبل أن تغلق الباب بوجهي بعد ان قمت بتوبيخي.
    Alacağın para senin açıklaman olacak. Open Subtitles التفسير سيكون نصيبك من النقود
    Bütün bu meseleden kurtulmanı sağlayacak bir açıklaman var. Open Subtitles لديك تفسيرٌ للمال الذي ورطك بهذا الأمر كلّه.
    - açıklaman gerekmez. - Açıklamalıyım. Open Subtitles ــ ليس عليكِ أن تشرحي لي ــ في الواقع نعم
    Hayır, Tanrı aşkına seni tutuklatmadan önce burada ne yaptığını açıklaman gerekiyor. Open Subtitles لا, يجب ان توضحي مالذي تفعليه قبل ان اعتقلك
    Onlara niçin burada olduğunu açıklaman gerek. Open Subtitles ولكنني أريدك أن توضّح لهما سبب وجودك بهذا المكان
    Hiçbir şeyi açıklaman gerekmiyor. Open Subtitles انسى أمر الجعة لست مضطراً لشرح أى شىء
    açıklaman. Open Subtitles بيانك الرسمي...

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more