| Ne felaket ama. Üstelik açılış gecesine sadece bir hafta kala. | Open Subtitles | يالها من كارثة . إنها قبل إسبوع من ليلة الإفتتاح |
| Düşündüm de belki gitmek istersin yarın akşam açılış varmış | Open Subtitles | كنت أتسائل ما إذا أردت الذهاب، إلى ليلة الافتتاح غداً |
| açılış turnuvasında, önemli bir görev olan puanları kaydetme görevi sana veriliyor. | TED | يتم إعطاؤك وظيفة هامة جداً لتسجيل النتيجة في البطولة الافتتاحية الأولى. |
| Kulübü parayı aklamak için kullanıyorlarsa bir açılış olmaz zaten. | Open Subtitles | ان كانو يتسعملون النادي لغسيل الاموال لن يكون هناك افتتاح |
| Yaptığımız videonun açılış karesi. | TED | هذه اللقطة الإفتتاحية من الفيديو الذي صنعناه |
| Gelecek sezonun açılış maçı, Wrigley yedek kulubesinin tam arkasından. | Open Subtitles | يوم إفتتاح الموسم القادم في ملعب ريغلي خلف الفريق المضيف |
| Bir seferliğine Kenny Rogers için bir açılış yapmıştım. | Open Subtitles | سمعوا أنني قدمت افتتاحية لـ كيني روجرز ذات مرة. |
| Bu New York'taki bir galerinin açılış gününde olan ve farklı olgunluklara sahip muzlardan oluşan bir bütün duvar. | TED | هذا حائط كامل من الموز عند درجات مختلفة من النضوج في اليوم الإفتتاحي لهذا المعرض في نيويورك. |
| Sonra da, kendimi toplayıp, açılış cümlemi baştan yazar delillerimi işletirim, işte gecenin geri kalanında yapacağım şey bu. | Open Subtitles | ومن ثم استجمع قواي واعيد صياغة بياني الافتتاحي وارتب أموري، هذا ما اقوم به طوال حياتي، هذا هو روتيني |
| Hasta olabilirim, ama açılış gecesini kaçırmamın yolu yok. | Open Subtitles | لعلي مريضة, لكن مستحيل أن أفوّت الإفتتاح الليلة |
| açılış için mi geldin? | Open Subtitles | أهلاً بك في باريس هل أنت هنا من أجل الإفتتاح |
| açılış gecesine kadar asılı kalacağımı sanmıştım. | Open Subtitles | ظننت أني سأبقى معلقاً هناك حتى ليلة الإفتتاح |
| Eğer o sürtük açılış gecesini kaparsa annem beni öldürür. | Open Subtitles | ان تلك العاهرة وصلت لليلة الافتتاح فأن امي سوف تقتلني |
| Olimpiyat açılış seramonisinin, organizatörlerinden biri beni aradı ve açılışta bayrak taşıyıcılardan biri olarak seçildiğimi söyledi. | TED | أحد المنظمين الألومبياد لحفل الافتتاح اتصل بي ليخبرني بأنه تم اختياري لأكون أحد حاملي الأعلام |
| Hem gece hem de açılış gününde, tepe camından gelen ışıkla aydınlatılan sergiler var. | TED | هذه هي صالات العرض مع ضوء قادم من خلال مناور وفي الليل، ويوم الافتتاح. |
| Fakat açılış kutlamaları biraz kontrolden çıkıyor ve uyandığında yarışmanın çoktan başlamış olduğunu fark ediyorsun. | TED | لكن الحفلات الافتتاحية تخرج عن السيطرة قليلاً، وعندما تستيقظ، ستدرك أن النزالات قد بدأت بالفعل. |
| Fakat Flamingo'nun açılış gecesinde, 26 Aralık 1946'da otel hazır değildi. | Open Subtitles | ولكن في الليلة افتتاح فلامنغو ديسمبر 26,1946 الفندق لم يكن جاهزا |
| açılış dersini Bölge Savcısı verecek. | Open Subtitles | نحنُ نبدأ شيء جديد هذه السنة. النائب العام سوف يعطي المُحاضرة الإفتتاحية للتوجيه. |
| Yapmamız gereken değişiklikler genellikle açılış sahnelerinde. | Open Subtitles | التغييرات التى سنجريها . سنجريها عند إفتتاح المشهد |
| Ben buraya aslında hava atmaya gelmiştim ve... ..bir açılış cümlesine ihtiyacım vardı. | Open Subtitles | رجاءً، لقد كنت هنا لأتباهى لقد أردت فقط افتتاحية |
| İtiraz ediyorum, Yargıç. Savunmanın açılış konuşması iddia içeriyor. | Open Subtitles | أعترض، بيان المحامي الإفتتاحي هو حجة بأكمله |
| Bir de, Eğik Pizza Kulesinde geçen bir oyunun açılış sahnesinin yarısı da var. | Open Subtitles | نصف المشهد الافتتاحي من مسرحية تدور أحداثها في برج بيزا المائل. |
| Bak söylüyorum, burayı bombalayacaklarsa yarın olacak. açılış töreninde. | Open Subtitles | اذا فجر هذا المكان سيكون غدا عند الأفتتاح |
| 3. Oyunda, Bobby defansta açılış hamlesi olarak hiç yapmadığı birşeyi yaptı. | Open Subtitles | في المباراة الثالثة، لعب بوبي دفاع مفتوح وهو لم يلعبه من قبل |
| Karşı tarafın avukatlarının yaptığı açılış konuşması kanıt değildir. | Open Subtitles | قد تسمع بيانات إفتتاحية من المحامين المعارضين كل واحد يقدم جانبه من النزاع هذا ليس دليل |
| Bildiğiniz bir açılış sahnesi vardır sol tarafta bir adam olur, sarı gömlek giymiştir arkası dönük koltukta oturur işte o gerçek gangsterdi. | Open Subtitles | أتعلم، هناك مشهد إفتتاحي وكان هناك رجل على اليسار يرتدي قميص أصفر يجلس على الكرسي الذيتبيّنأنه.. |
| Washington'daki adamım biz açılış yaparken onların mühürleneceğini söylüyor. | Open Subtitles | رجالي وعدوني بإنهائها عندما نفتتح الفندق |
| Burada yeniden açılış yapmak için kıçımı yırttığımı göremiyor musunuz? | Open Subtitles | ألا يمكنك أن تري أنني علي وشك إعادة أفتتاح المكان ؟ |