| Yüzbaşı evinde. Onu ara. Bir ipucunun peşine düştüğümü söyle. | Open Subtitles | اتصل بالنقيب في منزله وقل له أني ذهبت أتبع دليلاً |
| Bunun kulağa nasıl geldiğini biliyorum ama beni ara cep telefonumdan. | Open Subtitles | أعرف كيف يبدو لك الأمر ولكن اتصل بي على هاتفي الخلوي |
| Komiseri ara. Bizimle burada buluşmasını söyle. Aradığımız kişi o. | Open Subtitles | اتصلي بالقائد ، اطلبي منه لقاءنا هنا انها الشخص المطلوب |
| Sabah ara beni, bir doz aldıktan sonra bu steel gitar blues'undan. | TED | إتصل بي في الصباح بعد جرعة من البلوز بواسطة الجيتار المعدني وسترى |
| Pekala, masanın üzerine bırakın Bayan Pearce. Bir ara bakarım. | Open Subtitles | حسنا ، اتركيها على المكتب سأحاول أن أجد وقت لها |
| Yarın eğer doktora gidersen, herneye ihtiyacın olursa beni ara. | Open Subtitles | على أية حال إتصلي بي إذا ذهبت إلى الطبيب غدا |
| Gulumse ve ara. Saat 1'e kadar kafayi kaldirayim deme. | Open Subtitles | ابتسم و اتصل و لا ترفع رأسك حتى الساعة الواحدة |
| En iyisi hemen sonrasında ara. Yaparken ara. Tüm detayları istiyorum. | Open Subtitles | لا اتصل بى بعد ممارستك الحب اتصل بى خلالها اريد التفاصيل |
| Hatta gider gitmez ara sık sık ara, detayları öğrenmek istiyorum | Open Subtitles | لا اتصل بى بعد ممارستك الحب اتصل بى خلالها اريد التفاصيل |
| Londraya gittiğinde eğer bir silah istersen bu numarayı ara. | Open Subtitles | عندما تصل إلى لندن اذا اردت مسدس اتصل بهذا الرقم |
| Sadece ara ve konuş. Her şey yoluna girecek tamam mı? | Open Subtitles | فقط اتصل بها , تحدث إليها وكل شئ سيكون علي مايرام |
| Benim tarzım değil. Elinde gerçek bir şey olduğu zaman ara. | Open Subtitles | لَيسَ أسلوبَي، كليو اتصلي بي لاحقا عندما تحصلين على الشيئ الجدي |
| Nasıl...? Bebeğim? Beni sonra ara bu evin havuzu ve tenis sahası var. | Open Subtitles | حبيبتي، اتصلي بي لاحقاً و لكن هذا المنزل فيه مسبح و ملعب تنس |
| Mesajı aldığında beni ara. Annemle çözmem gereken bir mesele var. | Open Subtitles | اتصلي بي عندما تسمعي الرسالة أحتاج من يعود بي الى أمي |
| Babam hep söylerdi. Yardıma ihtiyacın olursa onu ara derdi. | Open Subtitles | والدي قال دائما إذا كنت تريد مساعدة إتصل بالدكتور كونور |
| Tanıdığım daha iyi biri var. Kalem. Dr. Jay Whitney'i ara. | Open Subtitles | لديّ واحد أفضل ، قلم إتصل بهذا الرجل ، يُدعى د. |
| Belki bir ara okumanız için bir şey gönderirim. -Olur. | Open Subtitles | ربما يمكنني أن أرسل لك شيئا لقراءة في وقت ما؟ |
| Herhangi bir baş dönmesi veya sersemlik, beni ara hissediyorum Eğer. | Open Subtitles | إذا شعرت بأية دوخة أو ألم في الرأس ، إتصلي بي |
| Sonunda, Ben ara verdim. Onlar box finallerini bizim kışlada düzenlediler. | Open Subtitles | واخيرا اخذنا استراحة, حيث كان نهائي بطولة الملاكمة عندنا في المعسكر |
| Bowers'ları ara ve geceyi şehirde, bir arkadaşının evinde geçireceğini söyle. | Open Subtitles | أتصلي بالعائلة و أخبريهم بـأنكِ ستقضي الليلة عند صديقاً في المدينة. |
| Bu kız belki de yıllardır öpülmemişdir. Buna bir ara vermiş olduk. | Open Subtitles | هذه الفتاة ربما لم تحصل على قبلة لعدة سنوات إذن لنعطها إستراحة |
| Tüm hafta birbirimizi görmezden geliyoruz. Hafta sonları ara vermek iyi geliyor. | Open Subtitles | نتجاهل بعضنا طوال أيام الإسبوع من الجيد أن نأخذ راحة بنهاية الإسبوع |
| Bunu bana kanıtlamanın tek yolu var. Onun cebini ara. | Open Subtitles | هناك طريقة واحد لتثبتى هذا لي اتصلى بها على هاتفها |
| Gitmem gerek. İstediğin birşey olursa ara beni. | Open Subtitles | من الأفضل أن أذهب، اتّصل بي اذا احتجت شيئاً آخر |
| Ve ara sıra birileri de bu fırsat için bana teşekkür eden bir not gönderiyor. | TED | ومن وقتٍ لآخر، يرسل لي أحدهم ملاحظة يشكرني فيها على الفرصة. |
| Annesi onu sorup duruyor. Ama beni ara, tamam mı? | Open Subtitles | . والدتها تبحث عنها هنا إتّصل بى ثانياً , حسناً ؟ |
| Eğer bir şeye ihtiyacın olursa bizi ara tamam mı? | Open Subtitles | اذا كان هُناك أي شيء تحتاجه يمكنك الاتصال بنا ,اتفقنا؟ |
| O zaman bir ara onları arayıp kendi evine davet edersin. | Open Subtitles | حسناً لما لا تتصل عليهم في يوما ما وتدعوهم الى منزلك |