Cep telefonları ve sesli konuşmalarla ilgili benim kendi araştırmam bu aramaların yüzde 80'inin aslında dört kişiyle yapıldığını gösterir. | TED | بحثي الخاص حول الهواتف المحمولة والإتصالات الصوتية أظهرت أن 80 في المائة من المكالمات تتم في الواقع مع أربعة أشخاص. |
araştırmam, tohumlarda kuruma toleransı ile dirilen bitkilerin mekanizmasında dikkat çekici benzerlikler olduğunu gösterdi. | TED | أظهر بحثي أن هناك تشابها كبيرا بين آليات مقاومة الجفاف في البذور و النباتات القابلة للنشور. |
Benim sahip olduğum spekülatif tasarım araştırmam şu anda sentetik biyoloji üzerine çalışıyor, fakat daha fazla duygusal sürülen çıktılar üzerine. | TED | يقوم بحثي عن التصميم التأمّلي في الوقت الحالي بالعمل مع الأحياء الاصطناعية، لكن سعيًا وراء نتيجة عاطفية أكثر. |
Şimdiye kadarki araştırmam kötü giden bir haneye tecavüz vakası olduğunu gösteriyor. | Open Subtitles | تحقيقي حتى الآن يقول إنها عملية إقتحام منزل جرت على نحو سيء |
İlk metin benim araştırmam Aşırı Duygusallık ve Erkek Nüfus Bilimi 197 1-1976 arası "Cinsiyet Ekonomisinin İncelenmesi". | Open Subtitles | الحوار الرئيسى سيكون بحثى عن ديموغرافية وخصائص الرجال وإختبار النواحى الإقتصادية لدى الجنسين |
Benim araştırmam, plastik kirliliği problemimize bile yardımcı olabileceğini gösteriyor. | TED | ويُظهر بحثي أنّه من الممكن أن يساعدنا في مشكلة التلوث البلاستيكي. |
Bununla birlikte, kendi araştırmam bile adolesanların cinsellik hakkında eğitim ve bilgi için pornografiye yöneldiklerini gösteriyor. | TED | حتى بحثي الخاص يظهر أن المراهقين يشاهدون الإباحية للتعلم ومعرفة المعلومات عن الجنس. |
araştırmam, onların nereden geldiğini, nasıl hareket ettiklerini anlamaya yardım etmekte ve uzun vadede, insan üzerindeki etkilerini azaltmayı amaçlamaktadır, ki biraz sonra bunları ele alacağım. | TED | إن بحثي يساعد على تحديد مصدر تلك العواصف، وسلوكها وعلى المدى الطويل، يهدف إلى التخفيف من آثارها على المجتمعات البشرية، والتي سأتطرق للحديث عنها خلال ثواني. |
- araştırmam başarısız oldu. - Bu üstün özelliklere rağmen. | Open Subtitles | بحثي كَانَ فاشلَاً كثيراً للفكرِ المتفوّقِ بشكل هائل |
Affedersin, bu benim araştırmam ve çıkmaza falan girdiği de yok! | Open Subtitles | أعذرني , هذا هو بحثي و هو بلا ريب لم يصل لنهاية مسدودة |
Aslında "Bozonik Sicim Teorisi" araştırmam yerine "Heterotik Sicim Teorisi"ne odaklandığımı bilmek isteyebilir. | Open Subtitles | حسنا، ربما تكون مهتمة بمعرفة أنني أعدت تركيز بحثي من نظرية الأوتار الأصلية إلى نظرية الأوتار الهجينة |
araştırmam için aldığımız borçları senin ödediğini. | Open Subtitles | الدِيون التي كسبناها لأجل تمويل بحثي أنكِ قمتِ بتسديدهم |
araştırmam ilerleme sağlamıyordu. Beni doğru yöne yönlendirdi. | Open Subtitles | بحثي كان عقيما قادتني في الإتّجاه الصحيح |
araştırmam her şeyin Açık Öğretim'deki sunum işinden kovulduğunda başladığını gösteriyordu. | Open Subtitles | بحثي يُقدر أن الأمر بدأ عندما تم طرده من وظيفته كمدرس في الجامعة المفتوحة |
Bu nedenle, araştırmam yeterince protein alıp almadığımıza odaklandı. | Open Subtitles | و عليه كان بحثي متمركزاً حول البروتين، حريصاً على نيل الكفاية منه. |
"Ancak araştırmam henüz "Neden?" sorusuna cevap bulamadı." | Open Subtitles | لكن بحثي لايزال يحتاج ان يجيب على السؤال الاهم لماذا ؟ |
Taşla ilgili araştırmam hakkında bir belgesel yapıyor. | Open Subtitles | إنه يعمل فيلم وثائقي حيال بحثي عن الحجر. |
Hapishane raporu artı benim araştırmam var. | Open Subtitles | يحوي على تقرير السجن بالاضافة الى تحقيقي الشخصي |
Gördüğünüz gibi, araştırmam sırasında elinde güvenilir bir video kasete sahip olan Malezyalı güvenilir bir beyefendiye rastladım. | Open Subtitles | ترى، فى بحثى وجدت رجل فى (ماليزيا) الذى يملك شريط تصويرى معين |
Tarama sonuçların araştırmam için çok yararlı olacak. | Open Subtitles | مسح بياناتك سيكون مساعد جداً لبحثي. |
Evet, o benim araştırmam içinde olacak. | Open Subtitles | نعم انها سوف تقوم ببحث من اجلى |
Onu araştırıyorum. Ama araştırmam, tiyatro uğraşımız yüzünden sekteye uğruyor. | Open Subtitles | أنا أبحث في هذا ، ولكن تحقيقاتي مُعاقة بشيئ ما |
araştırmam, güneş rüzgârlarından doğan kozmik fırtınanın dünyadaki ilkel yaşam evrimini tetiklediğini kanıtlamayı amaçlıyor. | Open Subtitles | بحوثي تقترح... .. الذي شرح في الحال سحابة كونية عالية ناشّطة |
Bu sınıfta söylediğim her şey araştırmam tarafından desteklenmiştir. | Open Subtitles | أي شيء أقوله في قاعة التدريس هذه هو مدعوم من قبل أبحاثي |