"avcı" - Translation from Turkish to Arabic

    • الصياد
        
    • صياد
        
    • المبيدة
        
    • صيّاد
        
    • الصيّاد
        
    • الصيادين
        
    • الصيد
        
    • مبيدة
        
    • صيادين
        
    • صيّاداً
        
    • صياداً
        
    • الصيّادين
        
    • المفترس
        
    • صيد
        
    • صيّادة
        
    Kötü bir haberim var. avcı, kara atmacıyı da getirmiş. Open Subtitles أخبار سيئة , لقد أحضر الصياد هذا الصقر الأسود معه
    Beni nereye götürürsen götür... Prens Humperdinck' ten iyi avcı yoktur. Open Subtitles ..لا يهم أين تأخذنى لا يوجد صياد أبرع من الأمير هامبردينك
    Sen kimseye avcı olduğumu söyleme, ben de senin salak olduğunu söylemem. Open Subtitles أنت لن تخبر أحد أنني المبيدة وأنا لن أخبر أحد أنك حمقاء
    Bu sabah bir avcı bulmuş. Open Subtitles أي صيّاد وجده في وقت مبكّر من هذا الصباح.
    Dünyada iki türlü insan vardır. avcı ve av. Open Subtitles هذا العالمِ منقسمِ إلى نوعين من الناس الصيّاد و المُطَارَدون.
    Sadece bu gece iki çocuğumun bir avcı tarafından öldürülmesine şahit oldum. Open Subtitles فقط في هذه الليلة رأيت اثنين من أتباعي يُذبحون من قبل الصيادين
    avcı Sınavı demek kendine güvenen insanların hayallerini yıkmak demek. Open Subtitles حيث مُتعة سحق أحلام الشباب الواثقين بأنفسهم في إختبارات الصيد.
    Millet, telefonlarınızla konuşmaya devam edebilirsiniz. Gerçek avcı ruhu budur. Open Subtitles إلى الجميع، واصلوا التحدث عبر هواتفكم، فتلك هي روح الصياد.
    Ama bir avcı.. Haftanın her günü kendisi için yemek bulabilir. Open Subtitles بينما الصياد يستطيع أن يجد طعامه في أي يوم من الأسبوع
    Ördek yok. Öyleyse ördek sen olacaksın, ben de avcı! Open Subtitles إن لم يوجـد هنـا بط، إذن أنتِ البطة وأنا الصياد!
    Tamam, ben bir aşk adamıydım. Tabii ki primli bir avcı olmadım. Open Subtitles حسنا ً، أنا كنت عاشق، و متأكد بأننى لست لا صياد ماهر
    Sarışın çok asabi. Diğeri de öyle. Sen bir avcı arıyorsun. Open Subtitles الأشقر مُحبط الآخر كذلك تبحثان عن صياد وتبحثان عن الشجاعة للصيد
    Bütün ormanda benim kadar iyi bir avcı yok. Open Subtitles لماذا , لأنه لا يوجد في الغابة كلها صياد في براعتي
    avcı bile olsa tek kişinin bizi koruyabileceğini hiç sanmıyorum. Open Subtitles لا أرى كيف أن شخص واحد حتى المبيدة يمكنها حمايتنا
    O kadar güçlü bir avcı ki kendinden on kat ağır bir avı alt edebilir. Open Subtitles صيّاد قويّ جداً بحيث يمكنه اسقاط فريسة عشر مرّات وزنه.
    - Ming Yasalarını bilirsin. Onun krallığının dışında, avcı, birden av olur. Open Subtitles خارج مملكتِه الخاصةِ يصبح الصيّاد مطارد من الصيادين
    Bir grup avcı yaklaşıyor. Çantalarında bir sürü yabani hayvan var. TED تتقدم مجموعة من الصيادين. الأمتعة مليئة بالألعاب البرية.
    Aslında avcı olmak istediğim yok. Canım sınava girmek istedi sadece. Open Subtitles لستُ أودّ الغدوّ صيّاداً، إنّما أردتُ أن أخوض إختبارات الصيد فحسب.
    - Seni döneceğiz diye uyarmıştık avcı. - Epey uzun sürdü. Open Subtitles لقد تم تحذيرك بأننا سنعود يا مبيدة استغرقك الأمر وقتاً كافياً
    Büyük ihtimalle devlet arazisine avcı getiriyorlar ve işi ticarete dökmüşler. Open Subtitles اعتقد انهم يحضرون صيادين الى ارض حكومية اعتقد انه عمل تجاري
    Evet, ben de biliyorum. avcı olmak isteyen herkes duymuştur. Open Subtitles لقد سمعتُ بذلك، كل من يودّ الغدوّ صيّاداً سمع بذلك.
    İyi bir avcı olmayabilirsiniz Doktor, ama fotoğrafçılığınız müthiş. Open Subtitles أنت لم تصبح صياداً ماهراً فقط يا دكتور ولكن مصوراً جيداً
    Bu avcı çetesi heybetli olmakla kalmıyor, üstelik de çok büyük. Open Subtitles هذه الجماعةِ مِنْ الصيّادين ليست فقط هائلة ولكن كبيرةُ جداً أيضاً
    Ama bu sefer, avcı sinsice öbür dişiyi taklit ederek cevap verir. TED ولكن هذه المرة يتسلل المفترس برد يشبه تمامًا ما قالته الأنثى الأخرى للتو.
    Eğer bu gerçekten bir avcı kampıysa, yiyeceğini çalamayız. Neden? Open Subtitles إذا هذا معسكر صيد حقيقي فلا يمكننا أن نسرق طعامهم
    Dişi bir Kurt Örümceği. Tek başına, göçebe bir avcı. Open Subtitles إنها أنثى عنكبوت الذئب، صيّادة منفردة متجوّلة،

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more