"avukatını" - Translation from Turkish to Arabic

    • محامي
        
    • محاميك
        
    • محاميه
        
    • بمحاميك
        
    • محاميها
        
    • بمحامي
        
    • بمحاميه
        
    • محامية
        
    • المحامي الخاص
        
    • محامى
        
    • محام
        
    • محاميته
        
    • مُحامي
        
    • بمحاميها
        
    • لمحاميك
        
    Yivler bize, depoda bulduğumuz tabancının savunma avukatını öldürmekte kullandığını söylüyor. Open Subtitles التصدعات تخبرنا بأن السلاح المستعاد من المخزن إستخدم لقتل محامي الدفاع
    Bir ay önce, ayı ayaklarının üzerinde yükselseydi muhtemelen avukatını çağırırdın. Open Subtitles منذ شهر، لو نظر إليك دبّ لربما وليت له أحد محاميك
    Sence avukatını görüşmemden bir gün önce bilerek mi kışkırttı? Open Subtitles أتعتقدين أنه ألصق محاميه بوجههنا في اليوم السابق للمقابلة عمداً؟
    O zaman avukatını çağır James. Ona araba çalarken yakalandığını söyle. Open Subtitles لذا تتصل بمحاميك جيمس وتخبره بأنك اُعتقلت باشتباهك في سرقة سيارة
    - Sanırım avukatını tanıyoruz. Open Subtitles أعتقد أننا نعرف محاميها أو المعتدى عليها
    Swan'ın avukatını ara, Rook hakkında bilgi al. Open Subtitles اتصل بمحامي سوان ,و انظر إن كان بامكانك ايجاد أي معلومات أخرى عن رووك
    Onu ara ve avukatını bizim avukata getirmesini söyle. Open Subtitles أتصلي به و قولي له أن يأتي بمحاميه إلى محامينا
    Ayrıca Travis'e çoktan Washington'daki en iyi savunma avukatını ayarladım. Open Subtitles ولقد وجدتُ لترافيس واحد من أفضل محامي الدفاع في واشنطون
    Dolayısıyla teorinizi desteklemenin en iyi yolu şeytanın avukatını oynayıp teorinizin aksini ispat etmektir. TED لذلك أفضل طريقة لدعم نظريتك هي أن تحاول دحضها، أن تكون محامي الشيطان
    Masanızda şeytanın avukatını görmeyi beklemiyordum. Open Subtitles إنني لم أتوقع أن أسمع محامي الشيطان على مائدتك إنني أعتذر عن ملاحظتي الذكية
    Şu an gerçekten tanışmak istiyorum. avukatını kullanıp annenle görüşmek istiyorum. Open Subtitles أريد حقا أن الاقيه ألان، وأن استخدم محاميك وأقابل والدتك الآن
    Evet, avukatını dinlemelisin adamım. O haklı. Artık bu iş meselesi. Open Subtitles نعم، يجب ان تنصت الى محاميك يا رجل، انه محق، كلها تجارة الان
    Az önce telefonların çalışmadığını söylememe rağmen avukatını nasıl arayabileceğini sanıyorsun? Open Subtitles كيف حالك ستعمل استدعاء محاميك عندما قلت لك فقط وضبطت أجهزة الهاتف؟
    avukatını istedi, ama avukatı onu henüz aramadı. Open Subtitles لقد أرسل في أمر محاميه ولكن هذا الأخير لم يتصل به بعد
    Karen, eğer eski kocanın yanına seninle gidersem o da avukatını isteyecektir. Open Subtitles حسناً , كارن ان ذهبت معك بالتالي زوجك السابق سوف يحضر محاميه معه لا تصطحبي محامي ابداً
    Hüküm duruşmasında, çıktığında avukatını öldüreceğine dair tehditler savurdu. Open Subtitles في جلسة النطق بالحكم ، هدد بقتل محاميه فور خروجه
    Kendine bir iyilik yap ve avukatını ara. Hapise geri dönüyorsun. Open Subtitles أسدِ لنفسك خدمة وإتصل بمحاميك, ستعود إلى السجن
    avukatını ara. Seni araba hırsızlığından tutuklarız. Open Subtitles لذا تتصل بمحاميك جيمس وتخبره بأنك اُعتقلت باشتباهك في سرقة سيارة
    avukatını da getiriyor. Open Subtitles أنها لا تتصل بي إلا وقت الحاجة و ستحضر محاميها معها
    Bugün boşanma avukatını aradım. Open Subtitles ماذا عن خوف المرتفعات؟ اتصلت بمحامي الطلاق اليوم
    Ayrıca yarın, çok iyi bir beyefendi olan Bay Wislow'u, avukatını beni vasiyetine dahil ettirmek için çağırıyor. Open Subtitles وغداً أبى سيجتمع بمحاميه بار وينسلو رجل رائع ليعيد كتابتى فى وصيته
    Bu savunma avukatını tanımıyorum. Open Subtitles لا أعرف محامية الدفاع هذه لم أتعامل معها من قبل
    avukatını aramalısın Jed. Open Subtitles هل حصلت على استدعاء المحامي الخاص بك، جد.
    Tecavüze uğramış herkes bana $5 gönderecek olsa, oh, hadi ama, dünyanın en iyi avukatını tutacak kadar param olur. Open Subtitles اذا قدم لى كل من تم التحرش به خمس دولاارات سيكون بامكانى تحمل تكاليف اكبر محامى فى العالم
    Sorularımı cevaplamazsan, avukatını ararsın. Open Subtitles لا يجيب عن أسئلتي، سوف يتم استدعاء محام. عذرا.
    Şimdi de en sevdiği avukatını istiyor. Open Subtitles مع الرئيسة لكن الأمور خرجت عن السيطرة و لهذا طلب إستشارة محاميته المفضلة
    Bu Harvey'in avukatını jüri önünde kötü görünmesini sağlamak için bir hareket. Open Subtitles هذه فقط محاولة لجَعْل مُحامي هارفي يبدو بحالة سيّئة أمام هيئةِ المحلفين
    - Susan çok üzüldü avukatını arayıp velayeti tamamen almak istediğini söyledi. Open Subtitles قامت بالاتصال بمحاميها و طلبت ان تكون لها كامل الوصاية
    avukatını dinle. Sana söylediklerini yap. Senin için neyin en iyi olduğunu, o bilir. Open Subtitles استمع لمحاميك , افعل اي شيء يطلبه منك, هو يعرف ما هو الافضل لك

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more