"bir dakika" - Translation from Turkish to Arabic

    • دقيقة واحدة
        
    • مهلاً
        
    • لحظة واحدة
        
    • للحظة
        
    • انتظر لحظة
        
    • إنتظر لحظة
        
    • انتظر دقيقة
        
    • في الدقيقة
        
    • مهلا
        
    • انتظري لحظة
        
    • إنتظر دقيقة
        
    • لمدة دقيقة
        
    • مهلًا
        
    • لدقيقة واحدة
        
    • لحظة من
        
    Eğer Bir dakika içinde sen de dışarı gelmezsen... buraya dönmek zorunda kalırım. Open Subtitles و لو لم تخرج خلال دقيقة واحدة سيكون عليّ أن أعود إلى هنا
    Hayır! Bir dakika önce ölü gibiydi, sonra birdenbire canlandı! Open Subtitles لا دقيقة واحدة هو كَانَ ميتَ بالخارج هو كَانَ يقظَ
    Durun Bir dakika. Geçen hafta dışarı çıktığımdan beri temizim ben. Open Subtitles مهلاً ، لقد أصبحت شريفاً منذ خروجي من السجن الأسبوع الماضي
    - Scorch, kıskaçlı sünger lazım. - Tamam. Bir dakika, Les. Open Subtitles ـ سكورتش، احتاج مزيدا من الاسفنج ـ حسنا، لحظة واحدة ليس.
    Bir dakika otur... ve bana rasgele bir şeyler oku. Open Subtitles اجلسي هنا للحظة و قومي بقراءة شيء لا على التعيين
    Dur Bir dakika. Gidip, şu kızla konuşalım. Tamam mı? Open Subtitles انتظر لحظة دعنا نذهب للتحدث مع هذه الفتاة, صحيح ؟
    Bir dakika. Bununla bir alakamız olduğunu söylemezsin. Open Subtitles إنتظر لحظة ، أنت تحاول أن تقول أننا لنا علاقة بكل ما حدث
    Ucuna, kalbinizi Bir dakika içinde durdurabilecek zehirli bir madde sürdükleri oklar kullanıyorlar. Open Subtitles مولعون بالاسهم المغموسة بسم الأعصاب من شأنها أن توقف قلبك في دقيقة واحدة
    Bir dakika için diktatör sonrasında terk edilmiş bir şair. Open Subtitles في دقيقة واحدة قائد عسكري و في التالية شاعرٌ متيم
    Bir dakika daha ve ikinizde ölmüştünüz. İkiniz de kazanamayacaktınız. Open Subtitles دقيقة واحدة أخرى وكان كلاكما سيموت لم يربح أي منكما
    Bir dakika, sana önemli bir şey söyleyecektim. Ama unuttum. Open Subtitles مهلاً أريد أن أقول لك شيئاً إنه مهم لكني نسيت
    Bir dakika. Bir dakika! Bu şeylerin hepsini yaptık biz! Open Subtitles مهلاً لحظة ، مهلاً لحظة لقد فعلت كل هذه الامور
    Bekle Bir dakika. Burada ne yaptığımızı bildiğimizden emin miyiz? Open Subtitles مهلاً دقيقة ، هل نحن متأكدون مما نفعله هنا ؟
    Bir dakika. Bu çantayı tutmam için bana vermediniz mi? Open Subtitles لحظة واحدة ألم تعطينى تلك الحقيبة لأحملها ؟
    Pekala tutuyoruz. - Bir dakika. Bir tek şartla. Open Subtitles حسنا, سوف نأخذها لحظة واحدة, مع شرط واحد
    Bekle Bir dakika, bekle Bir dakika. Bence işi bitti. Open Subtitles انتظر للحظة , انتظر أعتقد أنه قد نفذ منه البنزين
    Ve bunu görmek için Bir dakika durmazsan bu fırsatı kaçıracaksın. Open Subtitles وإن لم تتوقف ولو حتى للحظة لتدرك هذا فسوف يفوتك الأمر
    Bir dakika burada bekleyin. Bakayım cemaat merkezi açık mı? Open Subtitles انتظر لحظة هنا سأرى ما إذا كان النادي الاجتماعي مفتوحا
    Bir dakika, düşüneyim. Evet, bize şekeri uzatan bir İngiliz vardı. Open Subtitles انتظر لحظة, نعم, كان هناك رجل انجليزى ممر لنا السكر .
    Bir dakika. Kızı buna dahil etmenin bir anlamı yok. Open Subtitles إنتظر لحظة رجاءا , لا فائدة فى إشراك البنت فى هذه المرحلة
    Hey, bekle Bir dakika. Oyuncak olmak Uzay Polisi olmaktan iyidir. Open Subtitles انتظر دقيقة أن تكون دمية أفضل من أن تكون حامى الفضاء
    Bir dakika önce koridorda dikiliyorsun Bir dakika sonra kertenkele bokundasın. Open Subtitles لدقيقة تقف في مرر طويل في الدقيقة الأخرى أنت وجبة لسحلية
    Dur Bir dakika. Yani ondan iyi almış olmamı hiç umursamıyor musun? Open Subtitles مهلا ، إذن أنت لا تهتمين أن نتيجتي أفضل من نتيجته ؟
    Dur Bir dakika anne. Bu Skramisor kartının değeri nedir? Open Subtitles حسنا انتظري لحظة أمي ما قيمة بطاقة السكراميسور هذه ؟
    Durun Bir dakika neden hesap makineleri fındık kadar tuşlara sahipler? Open Subtitles إنتظر دقيقة كلمات قذرة يمكنك لفظها على الحاسبة هي موضوع هام
    Sana bir şey göstermek istiyorum. Bir dakika yüzüme bak. Open Subtitles اريدك أن ترى شيئا ما أنظر الى وجهى لمدة دقيقة
    Bir dakika. Evin içine araba girdi diyorum. Sen bunun için mi endişeleniyorsun? Open Subtitles مهلًا يا أمي، لقد أخبركِ أن سيارة اصطدمت بمنزلنا وهذا فقط ما يُقلقكِ؟
    Diyetim sayesinde günde Bir dakika boyunca istediğim şeyi yiyebiliyorum. Open Subtitles حميتي هي أن آكل ما أريده لدقيقة واحدة في اليوم
    Bekleyin Bir dakika. Bu kasaba, sizin kimliğinizin bir parçası. Open Subtitles لحظة من فضلكم ، هذه المدينة هي جزء من حياتكم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more