Eğer bu birleşme gerçekleşirse ve bu işi alamazsak gidecek bir işimiz olmayacak. | Open Subtitles | لو تم الدمج ولم نغلق نحن الصفقة لن يكون هناك وظيفة نعود إليها |
Son olarak, birleşme yaklaştıkça... sigortalarınızda değişiklikler olduğunu fark edeceksiniz. | Open Subtitles | وفي النهاية, خلال عملية الدمج ستلاحظون بعض التغيرات في الفوائد عليكم |
Enerji komisyonu temsilcisi olarak bu birleşme hakkında ciddi endişelerim var. | Open Subtitles | بصفتي ممثّل عن لجنة الطاقة، يعتريني قلق عميق بشأن ذلك الإندماج |
Ama söylemem gereken, eğer bir birleşme düşünüyorsan, bazı harika fikirlerim var. | Open Subtitles | ولكن يجب أن اخبرك لو ان الاندماج سيفشل توصلت إلى تطورات عظيمة |
Bütün ulusa ve dünyaya bu birleşme yolunda bir kaldırım kurduğunu gösterdi. | Open Subtitles | عن جيله والتي سوف تمهد الطريق لتحقيق التكامل عبر هذا الوطن |
Bu birleşme için büyük çabalar harcandı. | Open Subtitles | الكثير من الجهد بذل لجعل هذا الاتحاد ممكنا |
Tekrar birleşme ya da birleştirmenin önceki halidir. | Open Subtitles | أنه عبارة عن توحيد، دمج كُلّ شيء قد ظهر من قبل |
Yarın yönetim kurulu iki hava yolu şirketiyle birleşme konusunda oylama yapacak. | Open Subtitles | تزداد الأمور سُوءاً. غداً، سيُصوّت مجلس الإدارة على إندماج شركتين لنقل الركّاب. |
birleşme gerçekleştiğinde, Teknosa'da iş bulma konusunda iyi şanslar sana. | Open Subtitles | حظ سعيد بحصولك علي عمل في شركة راديو شاك الحقيرة بمجرد حدوث الدمج |
Eğer bu birleşme ile ilgiliyse bilmelisin ki birleşmeyle ilgili sadece ufak bir etkiye sahibim. | Open Subtitles | لو بخصوص الدمج يجب أن تعلموا إنني أشعر شعورا سيئا بخصوص الدور الصغير الذي لعبته في هذا الأمر |
Bu birleşme iflasın bütün finansal zorunluluklarını... | Open Subtitles | كان ذلك الدمج سيسدد كل المطالبات المالية |
Hisselerin birleşme ve kötü yönetim nedeniyle dip yaptığını ileri sürecek. | Open Subtitles | ستدّعي أنّ السهم قد إنخفض بسبب عمليّة الإندماج و سوء الإدارة |
Ron'ları ve Tyson'ları birleşme konusunda acil toplantıya çağır. | Open Subtitles | ثم أبلغى فريقى رونز وتايسون أنه سيعقد اجتماع طارئ هنا فى الظهيرة بخصوص الإندماج |
Bu birleşmede potansiyel gördük ve kimse bunun başarılı bir birleşme olabileceğinden kuşku duymadı. | Open Subtitles | لقد اعتقدنا فى إمكانية الإندماج ولا أخال أى أحد يشك أنه سيكون أكبر مغامرة ناجحة |
Bu şubeden çok etkilendik ve bu birleşme için çok heyecanlıyız. | Open Subtitles | نحن مندهشون جدا بهذا الفرع ونحن متحمسون جدا بشأن هذا الاندماج |
Conley White'la birleşme işi bitince... ve bizim departman ayrılınca... zengin olacağız. | Open Subtitles | إذا كان الاندماج مع كونلي وايت هو، سوف مجموعتنا تصبح مستقلة وسنكون الغنية. |
Oturup Gloria'nın birleşme zırvalıklarını dinlemek zorunda kaldığımıza inanamıyorum. | Open Subtitles | انا لا اصدق بأن عليك الجلوس والاستماع لكلوريا وثرثرتها عن برنامج التكامل |
Gerçek Yeniden birleşme için, biliyorsun ya. | Open Subtitles | ليس لاعادة الاتحاد الحقيقى كما تعرف. عمَا تتكلم؟ |
Bir birleşme orjinal anlaşmanın asla bir parçası olmadı. | Open Subtitles | دمج الشركة لم يكن جزءًا من الترتيبات الأساسية |
Başkalarının birleşme planlarını engelleyecek kadar içeriden neler olduğunu öğren. | Open Subtitles | مـا يكفي لعرقلة أي خطط إندماج قد تطرأ وعليك بإكتشـاف عمـا إذا كـانت الدفـاتر التجارية جـاهزة لنـا |
Diane, herhangi bir birleşme Chumhum'da üç yıllık bir pencere gerektiriyor. | Open Subtitles | دايان أي اندماج يستلزم احتكار أرباح تشام هام لنا لـ3 سنوات |
Sahip olmaktan kaçındığı birleşme olabilir mi? | Open Subtitles | يمكن أن يكون لم الشمل انه يريد لتجنب الاضطرار؟ |
kadınların ayrıldıkları çocukları ile bir araya gelecekleri birleşme merkezleri, | TED | هذه مراكز لإعادة شمل السيدات مع أطفالهن. |
Cinsel birleşme konusunu açık bir şekilde ele almaya ne dersin? | Open Subtitles | بمناقشة نقوم ان تمانع هل صريح بشكل ؟ الجماع موضوع حول |
Tam birleşme için bir dilekçe yazdık. | Open Subtitles | اطلقنا عريضة استرحام لآجلا توحيد طبقات المجتمع |
Barış için birleşme önergesi savaş çıkarmak için kullanılmıştı. | Open Subtitles | إتفاقية الإتحاد للسلم، استخدمت لشن الحرب |
Karar aşamasında olan birleşme olayını duydum. Ve kullanılmak hiç hoşuma gitmez. | Open Subtitles | لقد سمعت عن قضية الأرتباط وأنا لا اقدر أستغلالكم لي |
Ekim 2007 Hapishanede, cinsel birleşme günü, en özel gündür. | Open Subtitles | في السجن لا يوجد يوم أكثر أهمية من يوم التزاوج |