- Sorun değil kardeşim. - Bu bizim krallık bayrağımız. | Open Subtitles | ـ أجل، أخي، لا مشكلة ـ هذه هي رايتنا السيادية |
Bu, bizim vücudumuzun bilgeliğidir. Dilimizin aracılık ettiği bir şey değil. | TED | هذه هي حكمة أجسادنا. وهي ليست شيئا توفره اللغة. |
Bu bizim analiz ettiğimiz uluslararası şirket ağı. | TED | هذه هي شبكة الشركات الانتقالية التي قمنا بتحليلها. |
Bu bizim için ne anlam ifade ediyor biliyormusun? Sevişmek. | Open Subtitles | اتعلم ماذا يعني هذا لنا ان نفعلها خارج في المدينه |
Beğenin ya da beğenmeyin, hazır olun ya da olmayın, Bu bizim geleceğimiz. | TED | هذا هو مستقبلنا، سواء احببتموه ام لا، إن كنتم مستعدين له ام لا. |
Eğer bu mektup seni gülümsetiyorsa... Bu bizim dost olduğumuzu gösterir. | Open Subtitles | إذا كانت هذه الرسالة جلبت إلابتسامة إلى شفاهك فنحن الآن اصدقاء |
Bildiğiniz gibi çoğunlukla yeni fikirler farklı alanlardan, farklı deneyimlere sahip insanlar arasındaki basit bağlantılardır ve Bu bizim hikâyemiz. | TED | و غالبا كما تعلمون فان الافكار الجديده غالبا علاقات بسيطة بأناس ذوي خبرات مختلفة و من مجتمعات مختلفة و هذه هي قصتنا |
(Video: Hava trafik kontrolörü trafiği yönlendirir) Bu bizim hava trafik kontrolörümüz Kigali Uluslar Arası Hava Alanına çağrı yapıyor. | TED | وحدة تحكم الحركة الجوية توجه حركة المرور هذه هي وحدة تحكم حركة الطيران لدينا تدعوها إلى مطار كيغالي الدولي |
Ve bu da benim uzun bir zamandır düşündüğüm bir şeydi, çünkü, Bu bizim günlük hayatta bazı şeyleri nasıl yaptığımızdır. | TED | وهذا ما فكرت فيه لوقت طويل جدا، لأنه هذه هي الطريقة التي نصنع بها الأشياء حاليا. |
Bu bizim 31 yıl önce başlattığımız mesaj. | TED | هذه هي الرسالة، التي بدأنا بها منذ 31 عامًا. |
Bu bizim insan potansiyelimizi gerçekten deneyimleyebileceğimiz ve olmayı umduğumuz asil tür olmamızın tek yolu olabilir. | TED | قد تكون هذه هي الطريقة الوحيدة لنحقق قدراتنا البشرية الخاصة بنا وبحق نكون الجنس النبيل الذي نأمل كلنا أن نكونه |
Bu bizim İtalya ve Akdeniz'i fethetme şansımız. | Open Subtitles | هذه هي فرصتنا لغزو إيطاليا. والبحر الأبيض المتوسط. |
Şu bir gerçek ki Bu bizim birlikte son gecemiz. | Open Subtitles | فيم تفكر و انت جالس وحيدا؟ في حقيقة ان هذه هي اخر ليلة لنا معا و انك ستتخلصين مني اخيرا |
Bu bizim son şansımız. Şimdi gitmeliyiz. | Open Subtitles | هذه هي الفرصة الاخيرة لي علينا ان نغادر الان |
Bu bizim için ne anlam ifade ediyor biliyormusun? Sevişmek. | Open Subtitles | اتعلم ماذا يعني هذا لنا ان نفعلها خارج في المدينه |
Her zaman bunu düşünerek hareket ettim, ve açıkçası, Bu bizim başımıza gelmeyecek. | Open Subtitles | كنت حريصاً جداً حيال ذلك وبصراحة، لن يحدث هذا لنا |
Bu, bizim müşterimiz olan, Birleşik Krallık Ticret ve Yatırım'ın başkanı, Çinli çocuklarla birlikte, araziyi kullanırken. | TED | هذا هو رئيس التجارة والاستثمار في المملكة المتحدة، الذي كان عميلنا، مع الأطفال الصينين، يستخدام المناظر الطبيعية. |
İşte obje bu. Bizim için bu iki projeydi. İlki arayüzün tasarımıydı ki arayüz ayakaltında olmasın. | TED | هذا هو المنتج. كان لنا بمثابة مشروعين. واحد لتصميم الواجهة بحيث لا تكون الواجهة عائقًا أمامك |
- Evet. Romantik komedide olsaydık Bu bizim tanışma şeklimiz olurdu. | Open Subtitles | أتدري ، لو كانت هذه مسرحية رومنسية سيكون هذا اللقاء جذاب. |
Yeterince sahip olamazsın Bu bizim iş üstünde çalışarak, çalışarak yegâne yaşam biçimimiz TED, böyle alkışlayacak mısın? | TED | لا أمل من هذا أبدًا هذه طريقتنا الوحيدة للحياة حافظ، حافظ على العمل الشاق TED، صفقوا بهذه الطريقة. |
Ama bunu kendi başımıza yapamayız. Kendi türümüze gidemeyiz, Bu bizim sonumuz olur. | Open Subtitles | لا يمكننا القيام بهذا لوحدنا ولا يمكننا الذهاب لأشباهنا، ستكون هذه نهايتنا |
Bir şeyler ters giderse, eğer ona bir şey olursa, Bu bizim yüzümüzden olacak. | Open Subtitles | إذا سارت الامور بشكل سيء إذا كان هناك شيء يحدث لها، وهذا علينا |
Çok başarılı olacaksın, Bu bizim para hakkında endişeleneceğimiz son fırsat olabilir. | Open Subtitles | ستنجح نجاح كبير ربما هذه فرصتنا الاخيره لنقلق بشأن المال |
Ne yazık ki, Jack, Bu bizim sorunumuz, senin değil. | Open Subtitles | من حسن حظك جاك هذا من شأننا وليس من شأنك |
Hayır. Tabi Bu bizim onların seviyesine inmemizi gerektirmiyor. | Open Subtitles | لا , أنهم لا يجعلونه و لكن هذا لا يعني أننا يجب أن ننزل الي مستواهم |
- Bu bizim hayatımız kardeşler! - Saçmalama kardeşim. | Open Subtitles | هذا وقتنا , بروس الرجل، ذلك كلام فارغ , برو. |
Bu bizim küçük sırrımız olur. Ama bir isme ihtiyacım var. | Open Subtitles | سوف يكون هذا سرنا سرنا الصغير ولكنى أحتاج إسما |
Annen neden Volkoff'un peşinde ki? - Bu bizim görevimiz. | Open Subtitles | هذه قضيتنا لابد أنها كانت تحاول أن تحمينا |