"de o" - Translation from Turkish to Arabic

    • في تلك
        
    • من تلك
        
    • من أولئك
        
    • ربما تلك
        
    • واحدة من هؤلاء
        
    • أحد أولئك
        
    Enerji de o noktaya akacak. Boyutlar arasındaki duvarlar yıkılacak. Open Subtitles الطاقة ستصب في تلك البقعة و الجدران بين الأبعاد ستنكسر
    Bir de o gece bir kadın, plajda fener ışıkları gördüğünü söylemiş. Open Subtitles قال أيضاً أن ثمة إمرأة رأت أنواراً على الشاطئ في تلك الليلة.
    Ben de o anda tamamen ne kadar yanlış olduğuma şaşkınım. Ve ne kadar çok zaman nasıl düpedüz yanlış olduğumu hatırlıyorum. TED وقد طرت بعيداً بكيف كنت مخطئاً، في تلك الثانية. وتذكرت كيف كنت خاطئاً تماماً، في كثير من الأوقات.
    Belki de o haplardan bir tane alınca nasıl durulacağını bilmiyorsundur diye düşünüyorum. Open Subtitles وربما أظن أنك لو أخذت واحدة من تلك الحبوب، فلا أعرف كيف ستتوقف.
    Dün insanların gitmesinden korkuyordun. Bugün de o ısırıktan korkuyorsun. Open Subtitles البارحة خفتَ من مغادرة الناس، اليوم خفتَ من تلك العضّة.
    Sen de o taş ocağından atılan adamlardan birisin değil mi? Open Subtitles قل لي شيئا , هل أنت واحد من أولئك الرجال الذين كانوا قد أوقفوا عن العمل في مقلع الحجارة ؟
    Belki de o kadın haklıydı belki de öbür tarafa aitsin. Open Subtitles ربما تلك المرأة على حق ربما أنت تنتمي للضوء
    O anda, ben de o biyosferin bir parçası oldum. TED في تلك اللحظة أصبحت جزءا من هذا بيوسفار.
    Şehiriçi çatışmaları simüle etmek amacıyla oluşturulmuş bir bölge. Bu görülen de o bölgedeki yapılardan biri. TED أساسا انهم يحاكون المدينة للقتال في المناطق الحضارية. وهذا هو واحد من الهياكل الموجودة في تلك المدينة.
    - Bu durumda benim de o yarışmaya... Open Subtitles في تلك الحالة، ربما يجب عليّ الظهور في برنامج المسابقات
    Demek Porto Riko'da birçok kadın saçını sarıya boyar özellikle de o meslekte. Open Subtitles الكثير من النساء في بورتريكو يتوفين و شعرهن أشقر 0 بالأخص في تلك المهنة لكني سأخبرك بما أعرف 0
    Belki de o gün onun yerine şu eskiden Şok'u sunan adam vardı. Open Subtitles بالرغم أني أعتقد أن كوني تشانج ربما ناب عنه في تلك الليلة
    87 Şöleninde. Ben de o oyundaydım. Open Subtitles عودة للبيت ' 87 أوه، يا إلهى أنا كنت في تلك المباراة
    Aslında, her şeye rağmen, o haklı. Annen gerçekten de o dergiye poz verdi. Open Subtitles على الرغم من هذا فكلامه صحيح والدتك ظهرت في تلك المجلة
    - Yeter. İkinizi de o uçakta istiyorum. Open Subtitles يكفي، اريدكما انتما الاثنان في تلك الطائرة.
    Evet, ben de o otobüsteydim. Bir kaç dakika önce geldi. Open Subtitles نعم، كنت في تلك الحافلة، لقد وصلت منذ عدة دقائق
    Bağlantıyı kuramadıysanız ben de o ailenin bir üyesiyim. TED الآن، إذا لم تصل بين الأمور بعد، أنا جزء من تلك العائلة.
    Bir zamanlar ben de o hanımla evliydim. Open Subtitles أعتقد أنا كُنْتُ متزوّج من تلك السيدةِ مرّة.
    Ve anladım ki ben de o öykünün bir parçası olmuştum. Open Subtitles و أقتنعت أخيرا أنى أصبحت جزءاً من تلك القصة أيضا
    Paraya ihtiyacım vardı. Ben de o adamlardan borç aldım. Open Subtitles كنتُ بحاجة إلى المال وقبلتُ قرضاً من أولئك الرجال
    Oğlum bunu delilik olarak görüyor. Delilik olmayabilir, belki de o yanlış kelimedir. Open Subtitles يظنّ ابني أني مخبولة، ربما لستُ مخبولة، ربما تلك الكلمة الخاطئة
    Sen de o ölü sevici-kaçıklarından biri değilsin, değil mi? Open Subtitles انتِ لستي واحدة من هؤلاء المنجذبين الى الجثث اليس كذلك؟
    Rupert, biliyorsun, belki, ben de o insanlar gibi olmalıyım... Open Subtitles روبورت .. كما تعلم .. أعتقد أني أحد أولئك الناس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more