"ellerim" - Translation from Turkish to Arabic

    • يديّ
        
    • يداى
        
    • أيديي
        
    • اليدين
        
    • يدين
        
    • يدان
        
    • يدى
        
    • ويداي
        
    • يدايّ
        
    • أيدي
        
    • ويدي
        
    • الأيدي
        
    • يداي
        
    • يدايَ
        
    • يديي
        
    ellerim kusuruna bakmayın ama bu, bu şekilde olur. TED أعتذر بخصوص يديّ ولكن هذه هي الحالة التي هي عليها.
    ellerim çok iyi değildir ve hiçbir kadın, en kötü noktaları... Open Subtitles لأن يداى ليست جميلة ابدا, ولا توجد أمرأة تريد ان يمتدحها احد
    Alice, ben birşey görmedim. ellerim gözlerimin üzerindeydi. Open Subtitles ألس، أنا لم أرى شيء كان عندي أيديي على عيوني.
    Bu kadar yol geldikten sonra ellerim boş olarak geri dönmeyeceğim. Open Subtitles لا استطيع الرجوع فارغة اليدين بعد أن قطعت كل تلك الطريق
    Bunu en son kullandığımda ellerim sağlamdı. Open Subtitles في آخر مرة استخدمته فيها كان لدي يدين سليمتين
    Birak da kablolarla ben ilgileneyim. Ben nörocerrahi doktoruyum. ellerim titremez. Open Subtitles دعيني أتولى أمر الأسلاك أنا جرّاح أعصاب , لديّ يدان ثابتتان
    ellerim kırılsaydı da almasaydım. Open Subtitles وكنت اتمنى ان تكون يدى مشلولة قبل ان افعل هذا.
    ellerim soğuk suda ama avuçlarım terliyor. Open Subtitles إني أقف هنا بكفوفي الحلوة ويداي بالماء البارد
    ellerim hala bu sabah donat dükkanında attığım imzalardan ağrıyor. Open Subtitles يدايّ ما زالت متورّمتان من إهداء التواقيع في محل بيع الدونات هذا الصباح
    ellerim sargılıydı ve kaşıntısından uyuyamıyordum ya? Open Subtitles كانت يديّ كلها مضمّدة وكنت أحكها ولم أتمكن من النوم
    Hatırlarsan yaralı ellerim için dua edecektik. Open Subtitles كما تذكر، أنت كنت ستصلّي من أجل يديّ الداميتين
    Belki ellerim bir erkeğinkine göre daha küçüktür, ama emin ol beynim daha büyük. Open Subtitles هذا ليس الوقت للحياء , يداي ربما تكون أصغر من يديّ الرجل لكن لديّ عقل أكبر , أؤكد لك هذا
    Kendime geldiğimde bir kruvazördeydim ve ellerim yoktu. Open Subtitles عندما استيقظت وجدتنى على الطراد و يداى مقطوعتان
    Çeki çıkardım, imzalayacağım. ellerim titriyor. Open Subtitles اخرجت دفتر شيكاتى, وبدأت فى التوقيع على شيك وكانت يداى ترتعشان,
    Neyse, ellerim düzeldi. Open Subtitles على أية حال، تَعْرفُ، أيديي تَبْدو أفضل بكثير.
    Restorant'a girdim, midem bozuldu, dişlerim kitlendi,ellerim yumruk oldu. Open Subtitles أَدْخلُ مطعم، معدتي في عقدة، أسناني مُثَبَّتةُ، أيديي في القبضاتِ.
    12 gün gözlerim bağlı, ellerim kelepçeli gözaltında tutuldum. TED كنت معتقلا لمدة 12 يوما كنت طوالها مغمم العينين ومكبل اليدين
    Vazgeçip, ellerim boş dönemezdim. Open Subtitles أنا لم أَستطع أَن أَستسلم وأعود فارغ اليدين.
    Sana top fırlatıldığında yüksek sesle "ellerim iyi, odaklanabiliyorum ve ritmim var." demeni istiyorum. Open Subtitles كل مرة تلقى أليك الكرة، أزيدك أن تقول بصوتاً عالي لدي يدين لدي التركيز لدي الايقاع
    Kan dolaşımım yüzünden ellerim hiç ısınmamıştı. Open Subtitles لديّ يدان دافئتان بسبب دورتي الدموية
    Zor bir iş ve ben dayanmaya çalışıyorum fakat çoğu kez ellerim acıyor. Open Subtitles وضع المواد الغذائية فى أكياس أنه عمل شاق لكنى أحاول الأحتفاظ به لكن يدى تؤلمنى طوال الوقت
    - Devam et, ukala. - ellerim bağlıyken yüzemem. Open Subtitles ـ إستمرو بالسير , أيها الأذكياء ـ لا أستطيع السباحة ويداي مربوطتان
    Şu an babama karşı olan görevimde ellerim bağlı. Open Subtitles حسناً، يدايّ قد تكون مُقيدة مؤقتاً، بخصوص مهمتي ضد والدي.
    ellerim organlarım, hislerim, duyularım, sevgim, tutkularım yok mu? Open Subtitles أليس لدينا أيدي ؟ ألا تمتلك أعضاء ؟ و مشاعر ؟
    Yanıma oturduklarında ellerim ellerinde sanki kendi ızdırabım diğerlerinin ızdırabını açığa vuruyordu. TED ولكن عندما جلسوا بجانبي، ويدي في أيديهم، معاناتي بدت وكأنها تظهر معاناة من حولي.
    - Rus ellerim ve Romen parmaklarım var. Open Subtitles -حَصلتُ على الأيدي الروسية والأصابعِ الرومانية
    ellerim arkamda bağlıyken dövüşü kazanabileceğim bir adamla mı dövüşmemi istiyorsunuz. Open Subtitles تريدني أن أقاتل رجل ،أستطيع هزيمته و كلا يداي موثقوين خلفي؟
    Ona ne söylemek istediğimi biliyorum ve bana söyleyeceklerinden de eminim, yine de ellerim terliyor ve midem bulanıyor. Open Subtitles أعرفُ بالضَبط ما أريدُ أن أقولَ لَه و أنا تقريباً أعرِف ما سيقولهُ لي على الرغمِ من ذلك يدايَ مُتعرقتان و أنا على وشَك الغثيان
    Sanırım bu kadar yeter. ellerim temiz artık. Open Subtitles حسناً ذلك جيد , أعتقد أن ذلك جيدُ يديي نظيفة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more