"iri" - Translation from Turkish to Arabic

    • كبير
        
    • الضخم
        
    • الكبير
        
    • الكبيرة
        
    • الضخمة
        
    • ضخمة
        
    • ضخماً
        
    • كبيرا
        
    • سمين
        
    • ضخام
        
    • بدينة
        
    • بيغ
        
    • سمينة
        
    • ضخمٌ
        
    • الضخمين
        
    İtiraf et. Bazen iri, güçIü bir adama ihtiyaç duyuyorsun. Open Subtitles إعترفى بهذا ، أحيانا تحتاجين إلى رجل كبير و قوى
    Benim de buna benzer bir anım var. Benimkinde ben iri yarı mağaza müdürüyle büyükçe bir hamburgeri yiyordum. Open Subtitles اجل لدي تجربة مماثلة قصتي تنتهي بتقاسم كيس كبير مليء ببرغر مطعم القلعة البيضاء مع مدير معدات متحرشا بي
    Hey çocuklar, bunu kaçırmamanız gerek. İri adam bu defa üste çıktı. Open Subtitles هيا يا رفاق سوف يفوتكم هذا الرجل الضخم سوف يفجر مع الحمار
    Jack'e, Locke'a ve önümde sakalını kesen iri siyah adama. Open Subtitles جاك، لوك، و الرجل الأسود الضخم الذي قطع لحيته أمامي
    Peki iri baba. Yavrumuz büyüyünce ne yapacağını çok merak ediyorum. Open Subtitles حسنا أيها الأب الكبير أتوق شوقا لرؤيتك تتعامل مع فترة المراهقة
    Oh, kalın kalçalı, iri göğüslü ilkel heykelleri çok seviyorum. Open Subtitles اوه أُحبّ هذه التماثيل البدائية ذات الأفخاذ الضخمة والنهود الكبيرة
    Bir akbabayı hiç yakından gördünüz mü ya da onlarla zaman geçirdiniz mi bilmem ama iridirler, iri. TED لا أدري أن كنتم قد رأيتم نسراً عن قرب أو قضيتم معه بعض الوقت، إنها طيور ضخمة جداً.
    Sadece iri, aptal bir adamdı. Open Subtitles لم يكن عملاقاً وقتها لقد كان شاباً ضخماً وغبياً
    Biraz erkeksi, biraz iri yarı birisi ama kalbi yumuşak birisi. Open Subtitles كما تعلمين, شخص كالرجل و حجمه كبير لكنه حنون في القلب
    ..domuz gibi iri.. ..o ana kadar böyle bir şey görmemiştim. Open Subtitles كبير مثل حيوان بري حتى هذا اليوم، لم أر شيئاً مثله
    İri bir adam ve kendi sözleriyle "kıçına kadar inen" saçları vardı. TED رجل كبير الحجم، ولديه شعر، بمعنى آخر إلى مؤخرته.
    Kafanı bu yalanlarla dolduran kişi, o iri Atrian mı? Open Subtitles هل ذلك الاتيري الضخم ملئ عقلك بكل هذه الأكاذيب ؟
    O küçük mayoları bir grup yabancının önünde giymekten çekinmeyen o iri adam ben olabilirdim. TED كنت ذلك الرجل الضخم الذي كان مرتاحًا في تلك السراويل القصيرة أمام مجموعة من الغرباء.
    Merkezde gördüğüm iri adama benziyor, ama daha ölü. Open Subtitles إنه يشبه الرجل الضخم الذي رأيته في المقر الرئيسي, لكنه ميتٌ أكثر.
    Ayrıca bilim insanları uzun süre boyunca bizdeki iri ön lopların ve yan loplardaki geniş alanların amacını anlayamadı. TED كما لم نتمكن لوقت طويل من فهم وظيفة الفص الجبهي الكبير أو مناطق واسعة من الفص الجداري.
    O iri demir adam hepsini tutup yere yıktı. Open Subtitles الرجل الحديد الكبير أمسكهم و رماهم خارجا
    Biliyorsun, Big Momma iri bir kadın. Yardıma ihtiyacım olabilir. Open Subtitles أتعلم، ماما الكبيرة امرأة كبيرة للغاية، قد أحتاج بعض المساعدة
    Ve makinemin aslında, iri navlunlu yük ve... yakıt kaynaklarının boyutunu azaltabilmesini sağladım... Open Subtitles وأفترض أن جهازي يمكن أن يقلل بشكل أساسي حجم الحمولات الضخمة وتجهيزات الوقود
    Onunla Herat'taki ofisinde görüştüğümde, dört kocaman silahlı dört iri adam eşliğinde girdi içeri. TED عندما قابلتها في مكتبها في هيرات، دخلت وهي محاطة بأربعة رجال عظام يحملون أربع أسلحة ضخمة.
    Sana pazardan iri bir Afrikalı alalım O işini görecektir.! Open Subtitles سأبتاع لكي سيرانياً ضخماً من السوق، و ضاجعيه
    Yalnız böyle bir iş için, oldukça iri birisi olmalıydınız kocaman ellere sahip birisi. Open Subtitles فى هذه الوظيفة, يجب ان تكون رجلا كبيرا بزوج من الأيادى الكبيرة
    Biraz önce, güpegündüz insan içine çıkamayacak kadar iri olduğum belirtilmişti. Open Subtitles لقد قُلنا للتو أنني سمين للغاية حتى تتم رؤيتي وضح النهار.
    Varsayıyorum ki iri yapılı ve sesleri kuvvetli kişilerdir? Open Subtitles افترض انهم اصحاء, ضخام الجسم ,وصوت جهورى ؟
    Sylvia Pincus. İri, şişman bir Yahudi kadındı, ufak tefek bir kocası vardı. Open Subtitles ضخمة و بدينة و يهودية عريضة و لها زوج ضئيل
    Bay İri diyorlar, beni de sevmez. Kaçmalıyız yani! Bir yere gitmiyorum. Open Subtitles إنهم يطلقون عليه سيّد (بيغ) وإنه لا يحبني، لذا يتوجب علينا الذهاب!
    - Kemikli kıçı, iri göğüsleri ve kötü bir teni var. Open Subtitles لديها مؤخرة نحيلة و أوراك سمينة و جلد سىء
    Eşofmanlı, dazlak, keçi sakallı, iri yarı bir adam gelmişti. Hayırlı haber getirmediği belliydi. Open Subtitles هنالك رجل ضخمٌ مرتدياً ملابس رياضيّة، حليق الشعر، ذو لحية صغيرة يمكن أن أقول لكم بأنّه مجرد نبأ سيء
    İzler Xixo'ya, iri insanların oraya geldiklerini belirtti ama neden gereksiz fildişlerini alıp, eti bıraktıklarını merak etti. Open Subtitles عرف كيكو من الآثار أن الأشخاص الضخمين كانوا هنا لكن تساءل لما أخذوا الأنياب العديمة النفع وتركوا اللحم ليتعفن

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more