Ben anlaşılması kolay bir insan olmadığımı biliyorum ama sana gerçekten teşekkür ediyorum. | Open Subtitles | وأعلم أنني لم يكن من السهل التعامل معي لكني أريد القول شكراً لك |
Benim marushamdan bir kadının buraya gelmesini kolay bir şey mi sanıyorsun? | Open Subtitles | هل تعتقدين أنه من السهل على امرأة من مستوايا لتأتي هنا ؟ |
Kılıç darbelerinin zarafetiyle adam öldürmeyi kolay bir şey gibi gösterirdi. | Open Subtitles | نعمة أوفيس السكتات الدماغية السيف، جعل القتل نظرة من السهل جدا. |
Aileni tanımaktayım, ...bu kolay bir iş değil çünkü şey, hepsi biraz kaçık. | Open Subtitles | كنت أتعرف على عائلتك , و هذا لم يكن سهلاً لانهم غير متزنين |
Böyle bir kaç iş ile, yılda çok kolay bir kaç binlik kazanıyordur. | Open Subtitles | في أفضل موسم له، كان يكسب مئات الآلاف من الدولارات في السنة، بسهولة |
Bu yöntem aşağı yukarı 20 yıldır kullanılıyor. Açıklaması çok kolay bir yöntem. | TED | هذه الطريقة كانت موجودة لمدة 20 عامًا تقريبًا، من السهل شرح ذلك. |
Fakat ayrıca, ağlar yalnızca yeni bir moda değil ve öyle zannedip gözden kaçırmamız da kolay bir şey. | TED | ولكن الشبكات أيضا ليس فقط اتجاها جديدا، و من السهل جدا بالنسبة لنا رفضها على هذا النحو. |
TV ve kitle iletişim araçları belli bir şekilde fikirleri yaymanın gerçekten kolay bir yolu. | TED | التلفاز ووسائل الإعلام الجماهيرية جعلت من السهل جداً للأفكار أن تنتشر بطريقة محددة. |
Bu entegre ekosistem ile satın almak onlar için çok kolay, bir kaç tıklamayla her şey tamam. | TED | ومع هذا النظام الاقتصادي المتكامل أصبح من السهل عليهم الشراء بمجرد ضغطة زر. |
İnancın olsun Speer, hayatımı sonlandırmak benim için çok kolay bir iş. | Open Subtitles | صدقني سبير، من السهل علي أن أضع نهاية لحياتي |
Tam kesin ölüm zamanını bulmak pek kolay bir iş değildir. | Open Subtitles | ليس من السهل أبداً أن تحدد الوقت الفعلي للوفاة |
Senin için kolay bir yol olurdu ama benim için zevkli olmazdı. | Open Subtitles | وهذا سيكون من السهل جدا عليك وأنه لن يكون أي متعة بالنسبة لي. |
Güzelliğim, zekam, bikiniye hazır vücudum, beni kolay bir hedef yapıyordu. | Open Subtitles | جمالي , ذكائي وشكل جسمي في البكيني جعل منِّي هدفاً سهلاً |
O adamı, kardeşimi öldürmeden önce öldürmek kolay bir iş olmayacak. | Open Subtitles | الآن قتل ذلك الرجل دون أن يقتل أختي لن يكون سهلاً |
Bu yüzden sana gelip kolay bir çözüm önerisinde bulunmak istedim. | Open Subtitles | لهذا رأيت أنه من المهم أن آتي لأعرض عليك حلاً سهلاً. |
Çocuklar bu noktaya yetişkinlerden daha kolay bir şekilde ulaşıyor. İşte bu yüzden çocuklar için yazmayı | TED | الأطفال يصلون الى ذلك بسهولة اكثر من البالغين. ولهذا السبب أحب ان اكتب للاطفال. |
Kız arkadaşının psikiyatri dosyalarını sızdıran kişi. Ulaşması kolay bir şey değil. | Open Subtitles | فهناك من سرب الملفات النفسية لحبيبته وهذا أيضاً ليس شيء سهل الحصول عيله |
Kendine daha kolay bir lokma bul sen. | Open Subtitles | أنت من الأفضل ان تبدأ بشيء أسهل |
Eğer adamımızın, umduğumuz gibi kolay bir görevi varsa. | Open Subtitles | بافتراض ان مهمه الرجل سهله نوعا ما مثلما ينبغى ان تكون مهمتنا |
Yaşadığın ikilemin yasal ve kolay bir çözüm yolu var. | Open Subtitles | يبدو لي بشكل جلي ان هناك حل بسيط وقانوني لمعضلتك |
Öğrenmenin kolay bir yolu var. Doktorlarınızdan birine tahlil yaptırın. | Open Subtitles | هناك طريقة سهلة لنعرف اجعل أحد أطباءك يجري لك فحصاً |
Google SketchUp gibi yazılımlar kullanarak bu ürünleri çok kolay bir şekilde sıfırdan oluşturabilirsiniz. | TED | يمكنك استخدام البرامج مثل جوجل إسكتش أب لصنع منتجات من البداية بكل سهولة |
Vermesi kolay bir karar değil. | Open Subtitles | مثل هذا القرار لا يمكن أن يكون يسيراً لتتخذه |
Ve bana verdiğiniz parametrelerle, bu kolay bir görev değil efendim. | Open Subtitles | ومع المتغيرات التي اعطيتني في العمل, هذه ليست مهمة سهلة سيدي. |
Bu kolay bir şey değildir. Bilmiyorum. Oldukça iyi gittiğini söyledi. | Open Subtitles | وهذا ليس بالأمر السهل لقد قال أنكِ ممتاز بعملك أيضًا أتعلم؟ |
Artık hepimiz aynı fikirde olduğumuza göre kolay bir şey ile başlayalım. | Open Subtitles | حسناً بما اننا اصبحنا على نفس الصفحة لنبدأ بأمر سهل |
Bunu yapmanın kolay bir yolu yok. | Open Subtitles | لا توجد طريقة سهلة للقيام بهذا |
Ve şimdi biliyoruz ki yitmiş sırları yeniden bulmak kolay bir yol değil. | Open Subtitles | ... إيجادخدعةِالذي وفُقِدَ لَيستْ لا جولةَ سهلةَ. لكن ذلك مسارُنا. |