| nefreti reddedecek ve aramızdaki ayrımı iyileştirecek bir yöntem bulabilir miyiz? | TED | هل يمكننا إيجاد طريقة لرفض الكراهية وإيجاد حل للانفصال الموجود بيننا؟ |
| Söylesene nasıl oluyor da bazı insanlar İncil'de sadece nefreti buluyor? | Open Subtitles | قل لي كيف بعض الناس تجد الكراهية فقط في الكتاب المقدس؟ |
| nefreti çok geniş bir çapta tanımlıyorum çünkü büyük bir sorunumuz olduğunu düşünüyorum. | TED | أحدد الكراهية بالمعنى الواسع لأنني أعتقد أننا لدينا مشكلة كبيرة. |
| Ancak internette başarılı olmanın diğer bir getirisi de internet nefreti. | TED | لكن الجانب الآخر للنجاح عبر الإنترنت هو الكره |
| Bu zaman süresince nefreti veya aşkı dinmemiş biri olamaz mı? | Open Subtitles | ألا يستطيع المـرء أن يحـب او يكره في هـذه المــدة؟ |
| Yüksek sesle yaşarsak nefreti yenebilir ve herkesin hayatını geliştirebiliriz. | TED | إذا ما عشنا بصوت عالي فبإمكاننا هزم الكراهية و توسيع حياة كل فرد |
| Fakat ortak sesimizi yükselttiğimizde, işte o zaman nefreti durduracağız. | TED | ولكن في اللحظة التي نرفع فيها أصواتنا مجتمعة سوف نوقف الكراهية. |
| Bence, herhangi bir yerde herhangi bir konuda karikatüristin her zaman en azından nefreti körükleyecek karikatürleri çizmemek gibi bir tercih hakkı olmalı. | TED | حسناً، أنا اؤمن أنه في أي محيط، وفي أي مكان، لديه دوماً حرية الإختيار على الأقل بأن لا يرسم كاريكاتيراً قد يغذي الكراهية. |
| Kendi bilinçaltındaki nefreti ve yok etme arzusu. | Open Subtitles | الكراهية وشهوة التدمير الكامنة في العقل الباطن لكل منهم |
| "Niyetimiz korku ya da nefreti tutuşturmak değil. | Open Subtitles | لا نريد أن نثير مشاعر الكراهية أو الخوف لدى أي شخص |
| Ama şüphesiz ki bu yaklaşımınız ırksal bir nefreti ve beyaz karşıtlığını tetikleyecektir. | Open Subtitles | لكن بالتأكيد هذا النهج يشعل فتيل الكراهية العنصرية ومكافحة البيض |
| Okula gitseydin nefretin... Nefretin, nefreti beslediğini öğrenirdin! | Open Subtitles | لقد تعلمنا في المدرسة ان الكراهية لا تولد إلا الكراهية |
| Anladım. Seni tüketen nefreti kesmek için seninle savaşacağım. | Open Subtitles | مفهوم , سأقاتلك حتي اتمكن من هزيمة الكراهية التي تدمرك |
| bu iğrenç nefreti kendine yönelterek karına da mı kıyacaksın? | Open Subtitles | التى تعيش فى حياتك ؟ حتى تفعل هذا الكره الملعون على نفسك ؟ |
| Ondan nefret ederek başladı, ama sonra nefreti aşka dönüştü. | Open Subtitles | بدأت بكرهه فى البدايه ثم تحول هذا الكره لحب |
| Çoğu insan böyle bir nefreti yaşamları boyunca hissedemezler. | Open Subtitles | هذا النوع من الكره أكثر الناس لا يواجهونه طيلة حياتهم |
| Polislere olan nefreti yüzünden sanıyordum. | Open Subtitles | هذا هو السبب في مغادرته. فكرت ربما كان يكره فقط رجال الشرطة. |
| Üçüncünün yanlarını hayata geçirmek çok zor çünkü genelde kendinden nefreti, inkar etmeyi ve dinsel politikayı doğurur. | Open Subtitles | انه من الصعب ان تحافظ على اسلوب حياة التوانك لأن هذا يقود الى كره النفس والإنكار خصوصاً بين الدينيين أو السياسيين |
| Valinin sana olan nefreti paraya olan sevgisinden daha çok. | Open Subtitles | الحاكم يكرهك أكثر من حبه المال. |
| Bir misafirimiz var, insanlara karşı sıradışı nefreti beni bir insan sempatizanı gibi gösteriyor. | Open Subtitles | يحلّ علينا اليوم ضيف، كراهيته العمياء للبشر تجعلني أبدو كمتعاطف مع البشر. |
| Beni buraya koyan ve kapıyı kilitleyen nefreti düşündüm ve yaktığı ateşi. | Open Subtitles | عندما افكر في الحقد الذي جعلني اكون هنا وأغلقَ الباب واشعل النار |
| Böylesi acımasızlıklar aradaki nefreti körükledi. | Open Subtitles | تلك الفظائع كانت تغذي الكراهيه أكثر فأكثر |
| Ve bunca yıl bu nefreti içinde mi sakladın ? | Open Subtitles | وأنتِ إحتفظتِ بكل ذلك الكُره يجيشُ بداخلكِ طوال كل هذه السّنين؟ |
| Hazır bunu yapmışken, ayrımcılığı, savaşı, nefreti ve şiddeti de bitiririz olur biter. | Open Subtitles | يمكننا القضاء على التعصب ، والحرب ، والكره ،والعنف وجميع الامور من هذا القبيل |
| Bapu, bunun nefreti azaltacağını ve saygıyı arttıracağını söylüyor. | Open Subtitles | بابو يقول اذا فعلنا ذلك فسيقلل من كرهه لنا ويزيد من احترامنا |
| Babanın sana verdiği her şey korkaklığı dar kafalılığı, nefreti tüm bunlar kaybolacak. | Open Subtitles | كل ما وضعه والدك فيك جبنه ضيق بصيرته و حقده |
| Sanırım bana olan nefreti geçti, ama hala kötü kişiyim. | Open Subtitles | أعتقد بأنه تخطى مسألة كراهيتي لاكنني لا أزال الشخص السيئ |
| inanca dayalı otoriteyi reddedin; öfkeyi, nefreti ve şiddeti bırakın; acımasız, adaletsiz ve yararsız davranışlarda bulunmadan, yanlışları düzeltmeyi öğrenin. | TED | ارفضوا السلطة العقائدية؛ تخلوا عن الغضب والكراهية والعنف، تعلموا تصحيح الأخطاء دون اللجوء لتبرير سلوك بشع وظالم. |