"oğlun" - Translation from Turkish to Arabic

• ابنك
• إبنك
• أبنك
• ولدك
• ابنكِ
• ابن
• إبنكَ
• إبن
• إبنكِ
• طفلك
• ابنكَ
• وابنك
• ابناً
• ولدكِ
• لابنك

Frank, bırak telsiz biraz dinlensin. Oğlun iyi geceler demek istiyor.
فرانك, اعط راحة للراديو ابنك يريد أن يقول لك ليلة سعيدة

Kendi öz Oğlun yerine beyaz bir cadaloza mı inanacaksın?
هل ستصدق امرأة بيضاء سليطة اللسان و تُكذب ابنك ؟

Oğlun sana karşı büyük jüriye ifade vermekten dakikalar uzağındaydı.
كان ابنك دقائق من تشهد ضدك في هيئة المحلفين الكبرى.

Henry, Oğlun bana katilini bulursam eğer, uzaylıları nasıl yenebileceğimizi de bulacağımı söyledi.
هنرى ، إبنك قال إنه إذا وجدت قاتله سأعرف كيف أهزم الكائنات الفضائيه

Bunun yanlış olduğunun kanıtı geri zekâlı Oğlun değil mi?
أليس إبنك المتخلف، دليلاً كافياً بأن هذا الأمر ليس صائباً؟

Oğlun iyi bir çocuk, özellikle babasız bir çocuk için.
أبنك ولداً لطيفاً ، بـ الاخص لـ ولد بدون والد

Eğer senin Oğlun, ona zarar verebilecek birilerinin yanında olsaydı böyle bir şey olmaması için her şeyi yapmaz mıydın?
لو كان ابنك الصغير هو من بالخارج مع شخص يمكن أن يؤذيه ألن تفعل أي شئ لتحرص ألا يحدث ذلك؟

Öz Oğlun Tio Luca, bu bok çukuruna beni kurtarmak için döndü.
ابنك ، تيو لوكا ، جاء إلى هذا المكان القذر فقط لينقذني

Eğer benimle taşak geçiyorsan Oğlun babasız büyümek zorunda kalır.
ان كنت تريد الايقاع بي ابنك سيعيش ولكن بدون أب

Oğlun Ako'ya hizmet etmek için yaşayacak aynı sen ve samuraylarının yaptığı gibi.
لا بد أن يعيش ابنك ليخدم أكو كما فعلت بك و أنت ساموراي

Benim için çalıştığı zamanlarda Oğlun üzerinde daha ekstrem ölçümler yapmak istemiştim.
أوتعلم، حين عمل من أجلي أردت إستخدام تدابير أكثر تطرُّفًا على ابنك

Ama her gün kızımın nerede olduğunu soran da senin Oğlun!
لكن ابنك هو الذى كان يسأل كل يوم عن مكان ابنتي

Eğer barda senin Oğlun olsaydı, ilk başta da düşünür müydün?
لو كان ابنك في ذلك المطعم هل ستتوقف للتفكير؟ هل ستتوقف؟

Gay Oğlun sana geliyor ve orduya katılmak istediğini söylüyor.
إبنك الشاذ يأتي إليك، و يخبرك أنه يريد الألتحاق بالجيش.

Lycanlar ondan her ne istiyorsa... Oğlun bunun uğrunda ölmeye değer olduğunu biliyordu.
مهما كان مايُريده الـمُستذئبين منها إبنك كان يعرف بإنه يستحق الموت من أجلها.

Bunu sadece, eğer benim oğlum ve senin Oğlun tehlikeden uzaksa yapabilirim.
والطريقة الوحيدة لفعل ذلك هي معرفة إن إبني إبنك بعيد عن الخطر

Bu konu hakkında konuşmak istemiyorum. Oğlun için para gerekiyordu değil mi?
لاأريد أن أتحدث عن هذا تحتاجي المـال من أجل أبنك أليس كذالك؟

Oğlun pırlanta gibi çocuk. Onu evlendirmelisin. Sıkıntıların bitmeli.
ولدك جوهرة, عليكِ أن تزوجيه وسيتلاشى قلقك عليه

Küçük Oğlun şeytana kıçın siktirdi, şimdi hepimiz yanacağız, seni lanet orospu!
ابنكِ العزيز نالَ منهُ الشيطان و سنحترقُ جميعنا الآن أيتها العاهرة اللعينة

Bundan hoşlandın mı? Kişisel formunda, bir Oğlun olduğunu belirtmişsin.
هل تحب هذا ؟ بالاستمارة الشخصية ذكرتِ أنّ لديك ابن

Oğlun dünyadaki dengesizliği düzeltmeye ve kutsal güçleri hayata geçirmeye çalışıyor.
إبنكَ يحاول ان يصححَ خطأً في توازن العالم لتحقيق التنبؤ الكامن

Ne evin, ne paran, ne yiyeceğin vardı ve Oğlun ölmüştü.
بدون منزل,و بدون مال و طعام و هناك إبن ميت يثقلك

Oğlun hip-hop'ı oldukça yüksek sesle dinlemeyi seviyormuş.
الولد ، يحب إبنكِ حقا ان يشغل موسيقى الهيب هوب عالياً

Bilgin olsun Oğlun için gösterdiğin bu çaba çok ileri.
24,800 اعتقد ماتريدين ان تفعليه من اجل طفلك غير عادي

Karın ve Oğlun koridorun sonunda ve onlar da "hayır" diyor.
إنّ زوجتكَ و ابنكَ بنهاية الممر و قد نفيا ذلك أيضاً

Bilirsin, duydum ki eski karın ve Oğlun Miami'de yaşıyorlar, Bay Devereaux.
اتعلم, لقد سمعت ان زوجتك السابقة وابنك... يعيشون فى ميامى, مستر ديفيرو

Bir Oğlun olduğuna inanmak istedim ve hayal gücümü kullandım.
أردت أن أصدق أن لك ابناً لذلك تركت لخيالي العنان

Ben hallederim! Oğlun kötü durumda mı?
يمكنني أن أتحمل الأمر هل ولدكِ في حالة خطيرة؟

Onun için sana birkaç dolar ve Oğlun için birkaç kart vereyim de Ally'ye o kartı annemin ona verdiğini söyleyeyim, yaşlı kadını mutlu etmiş oluruz.
مسنة لم لا أعطيك بضعة دولارات وعندها يتسنى لك شراء المزيد من البطاقات لابنك وعندها اقول لآلي ان أمي أعطتها إياها وندخل السرور لقلب المرأة المسنة