| Düne kadar sizin hükümdarınız, benimse kocam olan adam bugün ölüme iltica etti. | Open Subtitles | الرجل الذي كان بالأمس ملكك و زوجي اليوم قد وجد المأوى في الموت. |
| Bakın kimler gelmiş. Bana doksan bin papele mâl olan adam. | Open Subtitles | حسنٌ, انظروا من أتى, الرجل الذي كلّفني تسعون ألف جنيهًا للتو. |
| Ve bunları anlatarak uzak durmak göğsünde bir bomba sarılı olan adam | Open Subtitles | و إخبارهم بالإبتعاد عن طريق الرجل الذي لديه قنبلة مربوطة على صدره |
| Bu berbat bir şey, Ronnie, burada yaşamış olan adam. | Open Subtitles | من قام بهذا العمل رونى الرجل الذى كان يعيش هنا |
| - Sonunda gülecek olan stili olan adam. | Open Subtitles | الرجل ذو الأسلوب المميز له ابتشامة مميزة |
| Aksanı olan adam, onun olduğunu nasıl bileceğim? | Open Subtitles | حول الرجل صاحب اللهجة، كيف سأعرف بأنه هو؟ |
| Hani şu kaçan adam. 300 $ lık elbisesi olan adam. | Open Subtitles | هذا الرجل الذي فر صاحب البدلة ب 300 دولار |
| Yılın geri kalan zamanında onunla birlikte olan adam ancak bu krediyi hak eder. | Open Subtitles | ان الرجل الذي يكون معها باقي السنة هو من يستحق الثقة |
| Büyük gözlükleri olan adam dedi ki, "Zavallı telaffuzun yüzünden." | Open Subtitles | الرجل الذي كان يرتدي نظارات ضخمة قال: "بسبب تعبيرك الضحل." |
| Annen ve beni yemeğe götürecek olan adam hemen dönerler. | Open Subtitles | امك وذلك الرجل الذي ياتي لي بين الحين والاخر بالطعام سيعودون مباشرة |
| Hawaii'ye tayin olan adam Victoria's Secret kataloğu stoklarken yakalandı. | Open Subtitles | الرجل الذي كان سينتقل إلى هاواي أمسكوا به للاحتفاظ بقوائم فيكتوريا سيكريتس. |
| Görünen o ki, bu bilgiye sahip olan adam ortadan kaybolmuş. | Open Subtitles | يبدو الرجل الذي كان عنده المعلومات إختفت. |
| Şey bu dükkanın sahibi olan adam ben annemin yan komşusuydu. | Open Subtitles | حسنا الرجل الذي يستعمل لإمتلاك هذا الدكان كان يقطن بجوارنا أنا وأمي |
| Jones. O eyerin sahibi olan adam beni öldürmeye kalktı. | Open Subtitles | جونز, الرجل الذي إمتلك ذلك السرج حاول قتلي |
| Terfime mâl olan adam yine karşıma çıktı demek ki. | Open Subtitles | الرجل الذي كلفني ترقيتي يأتي هنا تحت عنايتي |
| Şimdi, Aramanıza sebep olan adam, numara 2'de oturuyor, Doğru mu? | Open Subtitles | حسناً هذا الرجل الذى اتصلت بخصوصه يقطن بالشقة رقم 2 ؟ |
| Şu elinde silah olan adam seni vuracak mı? | Open Subtitles | , و هذا الرجل ذو المسدس هل سيطلق النار عليك؟ |
| El Camino'su olan adam tamamen benim tipim. | Open Subtitles | هذا الرجل صاحب الكامينو فعلا نوعى المفضل |
| Terri Thompson. Planı olan adam. Terri T. Süper çocuk. | Open Subtitles | تيري تومبسون , الرجل مع الخريطة تيري تي , الطفل الخارق |
| Alışverişten döndüğünde burada olan adam mı o? | Open Subtitles | هل هو الرجل الذى كان هنا عندما أحضرتِ البقالة ؟ |
| Parası olan adam mı yoksa aşkı olan adam mı? | Open Subtitles | رجل ذو مال أو رجل ذو حب؟ |
| Böyle bir koleksiyonu olan adam, savaş meydanına adımını atmamıştır. | Open Subtitles | أي رجل لديه مجموعة كهذه لم تطأ قدمه ساحة المعركة |
| Senin o büyük planları olan adam olduğunu sanıyordum. | Open Subtitles | أعتقدت أنك انت الشاب الذي لديه كل تلك الطرق العملاقه |
| Kolt 45 liği olan adam hakkında birşey biliyor musun? | Open Subtitles | الشخص ذو مسدس الكولت 45 ألم تعرف عنه شيئا؟ |
| Tarzı olan adam gülümsemesini bilendir. | Open Subtitles | صاحب الإسلوب هو صاحب الإبتسامة |
| Sizin ve bu seçkin ülkenin geri kalanının güvende olup olmadığına emin olan adam günün her saniyesinde. | Open Subtitles | أنا الرّجل الذي سيقوم بالتّاكيد بأنّك ... وبقيّة بلادنا الرّائِعة بِأمان في كلّ ثانية وفي كلّ يوم |
| Affetme fırsatı Sınamaları tamamladığında, çocuğunu kaybetmenden sorumlu olan adam ile nihayet yüz yüze geleceksin. | Open Subtitles | عندما تكمل الإختبارات أعدك بانك ستواجه الرجل .. المسؤول عن موت إبنك |
| Anladığım kadarıyla bugünkü saldırıların sorumlusu olan adam hâlâ dışarda. | Open Subtitles | عرفت أن الرجل المسئول عن هجمات اليوم لازال طليقاً |