| Büyük oyunu kazanmak için son saniyede 60 metrelik bir pas. | Open Subtitles | تمريرة على مسافة 60 ياردة للفوز بالمباراة المهمة في الثانية الأخيرة |
| Keşke attığım her pas için bir dolar alsaydım. | Open Subtitles | كنت أستحق دولار عن كل تمريرة أمامية صنعتها فى ذلك الملعب |
| Kaplı üniforman hiç gitmemiş, üstünde hiç pas bile yok. | Open Subtitles | وهذا الابريق مش ميرى انه لا يعلوه اى صدأ |
| pas ve beni çıkartın. | Open Subtitles | أنا أنسحب, ثم أخرجني من اللعبة |
| Mike Winchell pas oyunu başlatacak. Geri çıktı ve topu düşürdü! | Open Subtitles | سيقذف مايك وينشيل الكرة بضعة خطوات للوراء ويرمي الكرة التقطها، التقطها |
| Bu el pas yolunu koruyacak, bu el seni geçmesini engelleyecek. | Open Subtitles | هذه اليد تكون ضد التمرير و اليد الأخرى ضد التنقل بالكرة |
| Perde yapıp, şut atmak için devrildim. Luke bana pas attı. | Open Subtitles | لوك مررها لي و أنا سددت الكره وكانت قريبه |
| Adrenalinin tavan yaptığı böyle anlarda herkes bir tane iyi pas atabilir. | Open Subtitles | مع تلك الذروة من الأدرينالين وأي أحد يمكنه قذف تمريرة واحدة |
| Lucas Scott'tan Nathan Scott'a uzun mesafeli bir pas... o da uzman olduğu smacını yapıyor. | Open Subtitles | لوكاس سكوت يمرر الكرة تمريرة طويلة الى نايثن سكوت ويسددها بكل ثقة |
| Bu da güçlü taraftan sağa 42 kepçe pas olacak. | Open Subtitles | سوف يكون تقدم قوي إلى اليمين تمريرة شوفيل 42 |
| Hem de daha bir pas bile atmadan! | Open Subtitles | وكان لديك ولا حتى القيت تمريرة حتى الآن. |
| pas lekelerini, askerlik konusundaki her miskinliği hazla seyredecekler. | Open Subtitles | إنهم سوف يبتهجون على كل بقعة صدأ تظهر على جوانبنا و كل علامة على الإهمال العسكري |
| Orada pervaneler ve pas dahi bozulmaz ve... hırsızlar saldırıp çalamaz. | Open Subtitles | حيث لا يفسد سوس ولا صدأ وحيث لا ينقب سارقون ولا يسرقون |
| Kurbanın kafasındaki yarada bulduğunuz pas renkli şey... . | Open Subtitles | مواد اللون الصديء وجدت على جرح الضحية الرأسي كان صدأ |
| pas. Lütfen eve gidebilir miyim? | Open Subtitles | أنسحب, هلّا أذهب للمنزل رجاءً؟ |
| Bu takımın 200 pas oyunu var. | Open Subtitles | بامكان هذا الفريق تمرير الكرة بـ200 طريقةمختلفة |
| Kayacak pas verecek uçacak, yaratacaksınız. | Open Subtitles | التزلج، التمرير الانسياب والإبداع هذا هو جوهر الفريق أيها السادة |
| 13 numaraya pas at! 13 numaraya pas at! | Open Subtitles | مررها للرقم 13, مررها للرقم 13 |
| Kuşlar böcekleri yer, arabalar kuşları, pas arabaları yer ve yeni inşaatlar pası. | Open Subtitles | الطيور تأكل الحشرات، السيارات تأكل الطيور والصدأ يأكل السيارات والبناء الجديد يأكل الصدأ. |
| Tamam, şut atmadan önce yedi pas görmek istiyorum. | Open Subtitles | حَسَناً، أُريدُ سبعة تمريرات قبل أن تسدد |
| - pas. - Sen hiç devam etmez misin? | Open Subtitles | - أنا منسحب هل أستمريت باللعب أبداً |
| pas. | Open Subtitles | إنسحاب |
| Denali orta sahaya koştu, Weir'a pas attı. | Open Subtitles | دانيل يقذف الكرة فوق الملعب تمريره إلى وير في المركز الأول |
| Siktir, benden pas. Sikeyim. | Open Subtitles | أوه، سحقاً انسحب |
| Topu her aldığında bana pas verdin. | Open Subtitles | كل مرة حصلت فيها على الكرة الليله مررتها إلي |
| pas atsana, boştayım. | Open Subtitles | مرروا إليّ، انا مستعد أنا مستعد تماما |
| Ama ben dinledim. Sitene kumar oynamaya gelen kumarbazlardan hiçbir farkın yok. Sürekli şansını zorluyorsun, oysa pas geçip yoluna devam etmen lazımdı. | Open Subtitles | أنا فعلت, تماماً مثل أي مُقامر في موقعكَ أضغط وأنتَ كان يجب أن تنسحب أو لا تفعل |