"planının" - Translation from Turkish to Arabic

    • خطة
        
    • خطتك
        
    • خطته
        
    • الخطة
        
    • خطّة
        
    • خطتها
        
    • خطّته
        
    • مخطط
        
    • مؤامرة
        
    • خطه
        
    • خطتهم
        
    • الخطه
        
    • التخطيط
        
    • خطّتك
        
    • خطّتها
        
    En azından bir planının olduğunu ummak çok mu fazla? Open Subtitles هل مبالغ فيه بأن نأمل بأن لديك خطة على الأقل؟
    Sence bu Tanrı'nın sonsuz planının bir parçası değil mi? Open Subtitles هل تعتقد بأن ذلك جزء من خطة الله اللانهائية ؟
    Evet, evet, bu senin büyük planının bir parçası değil mi? Open Subtitles نعم , نعم , أليس هذا جزءاً من خطتك العبقريّة ؟
    Seçim kampanyasına odaklanmak istediğini, başından beri planının bu olduğunu. Open Subtitles أنك تريدين التركيز على الحملة وأن هذه خطتك من البداية
    Ve planının işlemesi için elinde oynatabileceği ve kontrol edebileceği birine ihtiyacı vardı. Open Subtitles ولكي ينفذ خطته ، كان يحتاج شخصا ما شخص يستطيع التحكم فيه واستغلاله
    Her zaman bir oda ya da mekan bulup strateji planının tüm parçalardan bir anlam çıkarma işine girişebiliyoruz. TED هناك دائماً فرصة، دائمة لتتمكن من فهم كل الأجزاء في الخطة الإستراتيجية
    Maçın, Butch Callahan için olan asıl planının bir parçası olduğunu düşünüyorum. Open Subtitles حسنا، انا اتوقع بأن المباراة كانت جزءاً من خطة بوتش كالهان الاصلية
    Fakat,bildiri ya da... ...başka bir şey yazmaktansa... ...gerçekleşecek bir... ...iş planının arkasında bırakıyor. TED ولكن بدلاً من الكتابة لبيان رسمي أو شيء، تترك وراءها خطة عمل لتحقيق ذلك.
    Kötü haber ise kimsenin tarihin tekerrür etmesinden kaçınmaya dair makul bir planının olmaması. TED الأخبار السيئة هي أنّ لا أحد يملك خطة عملية لتجنب إعادة التاريخ.
    Sadece bu düşünme sürecini hesaplamak bir olasılık planının gerekliliğini ortaya koyuyor. TED توضيح تلك العملية الفكرية فقط يتضمن ضرورة وجود خطة طوارىء.
    Bazı diğer köprüler için de benzer tasarımlar kullanılmıştı fakat Roebling'in planının kapsamı hepsini gölgede bıraktı. TED تم استخدام تصميمات مشابهة لبعض الجسور الأخرى لكن مجال خطة روبيلينغ هنا كان الأكبر بينها جميعًا
    Yasadışı nükleer teknoloji çalma planının çıkmaza girmesinden nefret etmiyor musun? Open Subtitles ألا تمقت أن تواجه خطتك لسرقة تقنية نووية غير قانونية عقبة؟
    Şimdi sakince, senin şu tartışmalı planının artılarını ve eksilerini konuşalım, ne dersin? Open Subtitles دعنا نتناقش بشكل هادئ ..عن فوائد ومضار خطتك المثيرة للجدل، هلا بدأنا؟
    A planı işe yaramazsa B planını uygulamasın, A planının suyunu değil. Open Subtitles اذا لم تنج خطتك الرئيسيه لابد ان يكون لديك خطه بديله
    Hayır, Ghost planının işe yaraması için Angela'nın hayatta olması gerekiyor dedi. Open Subtitles لا , جوست يقول أنه فى حاجة لها حية لكى تنجح خطته
    Günah haftamız sadece beni ikna etme planının bir parçasıydı. Open Subtitles وأسبوع الخطيئة الذي قضيناه معاً كان جزءً من خطته لإقناعي
    Federallerin elinden sıyrılma planının bir parçası muhtemelen. Open Subtitles من المحتمل جزء من بعض الخطة العبقرية سوف يجعل المحققين الأتحادين ينزلقون
    Bu, Chasung'un yetkisinde ki bir yeniden yapılandırma planı olduğundan istediğin takdirde, seni bu yapılandırma planının dışında bırakabilirim. Open Subtitles حيث أن هذه إعادة تطوير هذا المشروع من أختصاص تشاسونغ إذا كنت تريد يمكنني أن أتركك تخرج من خطّة التطوير
    planının işlediğinden emin olmak için oradaydı. Open Subtitles كانت هناك فقط لتتأكد أن خطتها تسير وفق كما أرادت
    Belki planının bu küçük parçası için gerekiyorsundur, burada biter. Open Subtitles ربّما أنتَ لازمٌ لهذا الجزء الصّغير من خطّته فقط ولا لشيء آخر.
    Norveç çoktan hem Endonezya hem de Brezilya'ya bu Red Plus planının uygulanabilmesi için bir milyar dolar kaynak aktarmış ve katkı yapmış durumda. TED وقد قامت النرويج بالمساهمة ببليون دولار لاجل اندونسيا والبرازيل لتطبيق مخطط ريد بلاس
    Eğer Jibril, suikast planının bir parçasıysa, her şey o zaman gerçekleşecek. Open Subtitles إذا كانت جزءا من مؤامرة الاغتيال، نتوقع أنها سوف تذهب الى هناك.
    Hayır, onların planının benim gerçekten işbirliği yapmam için gerçekten o hapları yutmam olduğuna oldukça eminim. Open Subtitles لا، أنا متأكّد أنّ خطتهم في الواقع هي إرغامي على تناول الحبوب
    Görevi kabul ederken, bunun planının bir parçası olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles حسنا انا متأكده ان هذا لم يكن جزء من الخطه عندما اخذ الوظيفه
    Giovanni Rossi'nin beş yıllık planının birinci bölümü. YAKINDA AÇILIYOR GIO'NUN SANDVİÇLERİ Open Subtitles المرحلة الاولى من جييوفاني روسي خمس سنوات من التخطيط
    Peki, planının bize kazık atıp, birisinin öldüğü kısmı neresi? Open Subtitles أين الجزء من خطّتك حيث تخدعينا ويلقى أحد حتفه؟
    Senden kurtulmak da barış planının bir parçası mıydı? Open Subtitles هل كان التخلّص منك جزءًا من خطّتها للسّلام؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more