"rus" - Translation from Turkish to Arabic

    • الروسية
        
    • الروسي
        
    • روسية
        
    • الروس
        
    • روسيا
        
    • الروسى
        
    • روسى
        
    • الروسيه
        
    • الروسيّة
        
    • روسياً
        
    • روسيّة
        
    • الروسيين
        
    • روسيّ
        
    • الروليت
        
    • للروس
        
    Rus Askeri Haberalma'nın içindeki hain bir gruptan 10 milyon $ değerinde birşey,... Open Subtitles شئ يقدر ثمنه بعشرة ملايين دولار من فصيل منشق عن المخابرات العسكرية الروسية
    Alman birlikleri, Rus raylarını araları daha kapalı olan Alman raylarına çeviriyorlar. Open Subtitles حولت القوات الألمانية سكك الحديد الروسية لتناسب قياسات السكك الألمانية الأضيق اتساعاً
    Böylece Stalin düzeninin epey başında tutuklandım, bir Rus hapishanesinde 16 ay geçirdim. TED لذا أنا اعتقلت في بداية التطهير الستاليني وقضيت ١٦ شهراً في السجن الروسي
    Tuhaf, şu Rus kendisine açılan birlik ateşine rağmen kaçmayı başardı. Open Subtitles الغريب، أن الروسي الحصول على بعيداً مع شركة إطلاق النار عليه.
    Daha sonra ise de epey yaşlı bir Rus uçağı ile medeniyetin son noktası olan Khatanga adlı bir kasabaya uçtuk. TED ومن ثم، قمنا باستئجار طائرة روسية قديمة جداً لتطير بنا إلى مدينة تدعى كاتنقا، والتي تعتبر نوعاً ما آخر نقطة للحضارة.
    WhatsApp'ta viral yanlış bilgiler, Instagram'da siber zorbalık, Facebook'ta ise Rus hackerlar var. TED لدينا التضليل الفيروسي على الواتساب، التنمر على الإنستغرام والقراصنة الروس على الفيس بوك.
    Rus hükümetinin bir süredir Yıldız Geçidi programından haberi vardı. Open Subtitles الحكومة الروسية كانت تعرف بأمر البوابة النجمية منذ بعض الوقت
    Rus mafyasının ağa babası Ivan Kozlov'un evlilik dışı çocuğu. Open Subtitles الإبن غير الشرعي لإيفان كوزلوف الرجل الكبير في العصابات الروسية
    10 dakika önce, tanınmış bir Rus istihbarat ajanını cep telefonundan aradı. Open Subtitles منذ 10 دقائق, اتصل بعميل معروف من المخابرات الروسية من هاتفه الخلوي
    Bunun öncesinde, Rus devleti için dışişleri bakanı olarak çalışmış. Open Subtitles وقبل ذلك عمل فى وزارة الشؤون الخارجية للحكومة الفيدرالية الروسية
    Rus konsolosluğuna giden elektrik hattını bir an önce keseceksin. Open Subtitles أريدكِ أن تفصلى الكهرباء من القنصلية الروسية بأسرع ما يمكن
    Rus mafya lideri olduğu sanılan Konstantine Konali'nin dağıtımını yaptığı oyun dünyayı sardı. Open Subtitles وزّعَ مِن قِبل زعيم المافيا الروسي المزعومِ قسطانطين كونالي . فَاجأَ العالم بعاصفة.
    Fakat inanılmaz bir biçimde Rus ordusu cephe hattını tuttu. Open Subtitles لكن ، وبمعجزة، تمكن الجيش الروسي من الحفاظ على خطوطه
    Benim pozisyonuma göre Kuzeyde, 15,000 metrede uçuşa yasak Rus bölgesine doğru gidiyor. Open Subtitles يطير منخفضاً جداً عني على ارتفاع 15000 قدم ويتجه إلى المجال الروسي المحظور
    Bir Fransız adamla bir Rus kızının... vizelerini sormak için Brezilya konsolosluğunu aradım. Open Subtitles لاحقاً , إتصلت .. علىالقنصليةالبرازيلية. لكّي أسأل عن تأشيرة لرجلٌ فرنسي وفتاةٌ روسية
    Füzeler Rus uçağından geldi. Grennel gemiyi kurtarabileceğini düşünüyor, ama uçaklar paramparça. Open Subtitles الصواريخ جاءت من طائرة روسية جرينيل يعتقد بأنّه يمكن أن ينقذ السفينة
    Rambaldi'nin müzik kutusunu çalıştıran şifrenin Rus yazarların listesi olduğundan şüpheliyim. Open Subtitles أشكّ في الرمز الذي أنشّط صندوق موسيقى رامبالدي قائمة المؤلفين الروس.
    Çinli bir ajanın Rus teknolojisi içeren bir parçayla ülkeden çıkmaya çalıştığını ve bir askerî saldırıda halledildiğini gösteren notları yükledik. Open Subtitles قمنا برفع مذكرات تشير أن .. عميلاً صينياً كان يحاول تهريب قطعة من تكنولوجيا الروس خارج البلاد وقُتل في هجوم عسكري
    Rus çarları, saraylarına güvenlik inşa etmeleri için mühendis tutarlarmış. Open Subtitles كان قياصرة روسيا يستأجرون مهندسين لبناء أنظمة الأمان في قصورهم
    Rus Evi'nin rolü biliniyor. Russell bu bağa değer veriyor. Open Subtitles . دور البيت الروسى سوف يحترم روسيل يقدر قيمه الصله
    Ortağı doktoru meşgul ederken genç bir Rus, Blessington'ın odasına girdi. Open Subtitles روسى شاب اقتحم غرفة بليسينجتون بينما حليفه ابقى الطبيب مشغولا لايتدخل.
    Carl Fabergé'in Rus kraliyetine yaptığı bir mücevher paskalya yumurtası. Open Subtitles واحده من مجوهرات كارل فابريجيه كهديه من العائله الملكيه الروسيه
    Çocuklarıma o AIDS'li Rus sütünü içireceğime kendimi keçi gibi sağarım daha iyi. Open Subtitles وسأقومُ بحلب نفسي كالماعز قبل أن أدعهم يشربون الإيدز من حليب تلك الروسيّة
    "Asansörde sadece 40 kadar Rus askerinin ölüsünü bulduk." Open Subtitles لقد وجدنا تقريباً فقط اربعون جندياً روسياً لقوا مصرعهم داخل المخزن
    İskambil kartlarını seven bir Rus mafyası hakkında. Open Subtitles حسناً، إنّه حول عضو بعصابة روسيّة ولديه ولع للأوراف.
    Rus dağıtımcıların bulmak ve hesaplarını silmek üzere bir savunma anlaşması yaptılar. Open Subtitles قدم صفقة كحجة حددَ موقع الموزعيين الروسيين و أختفى الحكم الذي عليه
    Tam da o sıralarda Rus'un teki bolca "kurşun zehirlenmesi" yaşamış. Open Subtitles تماماً في نفس الوقت تعرّض رجل روسيّ للموت بالتسمّم الرصاصيّ الحاد.
    Senin DNA sonuçlarına göre, uçağa binmek Rus ruleti oynamak gibi birşey. Open Subtitles بالاعتماد على تحليل الحمض النووي لك ركوبك للطائرة مثل لعب الروليت الروسي
    Fakat direniş, Rus ilerleyişiyle birlikte tesadüfi bir şekilde gücünü yitiriyordu. Open Subtitles لكن تصاعد أعمال المقاومة تزامن مع تراجع القوة الهجومية للروس على المدينة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more