| Hatta bazıları üniversiteye bir yanlışlık sonucu kabul edildiklerini düşünüyordu. | TED | بل إن بعضهم اعتقد أن قبوله في الجامعة كان نتيجة خطأ. |
| Hiç bir şey bilmiyorum müfettiş bir yanlışlık olmalı. | Open Subtitles | أنا لا أعرف شيء حول ذلك . لابد أن يكون هناك خطأ ما |
| Bir yanlışlık olmalı. Listeye tekrar bakar mısın? | Open Subtitles | لا بد أن هناك خطأ ما هل لنا أن نرجع للقائمة مرة أخرى |
| Ve doğru algoritmayla bile, ilk deneylerimizde çok dikkâtli olmak zorundaydık, çünkü bu etmenlerden herhangi birinde yanlışlık olursa, sorunun ne olduğunu anlamanın hiçbir yolu yoktu. | TED | وحتى مع الخوارزمية الصحيحة يجب أن نعتني جدا بتجاربنا الأولية إذ لو إخترنا أي من هذه العوامل بشكل خاطئ لن نتمكن من معرفة ماذا كانت المشكلة |
| Mutlaka bir yanlışlık olmalı. - Sarah'yı en son ne zaman gördünüz? | Open Subtitles | لهذا يوجد غلطة فى الأمر متى كانت آخر مرة رأيت فيها "ساره" |
| - Banka hesabında bir yanlışlık olmuş. | Open Subtitles | إنه في البنك . لقد ارتكبوا ثمة خطأ في حسابه |
| Tasarladığı kurban muhtemelen erkekti, ama bir yanlışlık yaptı. | Open Subtitles | محتمل أن تكون ضحيته المقصوده .كان رجل و قد إرتكب خطأ |
| Özür dilerim efendim. Sanırım ortada bir yanlışlık var. | Open Subtitles | اعذرنى يا سيدى ,ولكن يبدو انه ثمة خطأ ما |
| Eski yerine gelmek zorundasın. Bir yanlışlık oldu. | Open Subtitles | يجب أن تعودي للمكان الأول ثانية يوجد خطأ |
| Eski yerine gelmek zorundasın. Bir yanlışlık oldu. | Open Subtitles | يجب أن تعودي للمكان الأول ثانية يوجد خطأ |
| Arkadaş, bir yanlışlık olmalı, Bu adamı tanırım. | Open Subtitles | ايها الرفيق .. إن هذا يجب أن يكون خطأ انا أعرف هذا الرجل |
| Affedersiniz, Albayım, bir yanlışlık olmalı, karım kelepçeye vurulmuş. | Open Subtitles | اعذرني ، يا عقيد ، لابد من وجود خطأ زوجتي مكبّلة |
| - Sanırım bir yanlışlık yaptım. | Open Subtitles | أم أتيت لرؤية الطفل أعتقد أنني ربما إرتكبت خطأ |
| Komutanım, bu bey bir yanlışlık yapıldığını düşünüyor. | Open Subtitles | المجد للفوهلر,هذا السيد يظن أن هناك خطأ ما |
| yanlışlık varsa, yetkililere bildirmeliyiz. | Open Subtitles | لأنه لو وجد أى خطأ نريد أن نكشفه للسلطات |
| İçeri girdiğimize inanamıyorum. Bir yanlışlık olmadığından emin misin? | Open Subtitles | لا أستطيع التصديق لقد دخلنا أنا متأكد أن هناك خطأ |
| Kitaplar. Senin verdiğin tepkide bir yanlışlık yok. | Open Subtitles | كتب لا يوجد خطأ بالطريقة التي تتصرفين بها |
| - Rahatlama sırası artık sizde. - Ama ama bir yanlışlık var! | Open Subtitles | دورك لأخذ الامور ببساطه لكن هناك شيئ خاطئ |
| Bir yanlışlık var. yanlışlık yok. "Biz" kim? | Open Subtitles | لذا فهذه غلطة إنها ليست بغلطة ماذا تعنى بنحن ؟ |
| Eger bir PayPal kullanıcısıysam ve Paypal beni yanlışlık eseri dolandırıcılık ile suçlarsa, buraya kadar. | TED | إذا كنت عميل في باي بال وقام الباي بال خطأً باتهامي بالتزوير، فهذا يكفي. |
| Hemen etmelisin. yanlışlık olmuş olabilir. | Open Subtitles | أوه، يجب أن تتخطي ذلك قد يكون مرسل بالخطأ |
| Herhangi bir tarafında yanlışlık olursa tadı mahvolur. | Open Subtitles | مع الاخذ بالاعتبار,ان اصغر خطا سيعرض الطبق كله للتلف |
| Aslında uyumaya devam etsen daha iyi olurdu. Çünkü bir yanlışlık olmuş. | Open Subtitles | في الحقيقة ، كان يمكنك أن تكمل نومك لأنه حصل سوء فهم |
| Tabii bu işte bir yanlışlık ya da küçümseme görmüyorum. | Open Subtitles | ليس لأنني أعتقد أن هناك شيئاً خطئاً حياله أو تصرّفاً |
| Mademki diğerlerini gördün... yanlışlık olmayacak. | Open Subtitles | الأن وقد رأيتما بعضكما البعض يتوجب ألا تكون هناك أخطاء |
| Oh, bir yanlışlık olmalı. Bizimkiler bahçedeler. Değil mi, tatlım? | Open Subtitles | يمكن ان يكون هناك خطأٌ ما ، إنهم في الساحة الخلفية صحيح عزيزتي ؟ |
| Notumu gördüm, ve bence bir yanlışlık olmuş. | Open Subtitles | لقد رأيت درجتي .. واعتقد ان هنالك خطاء مااا |
| Hayır. Bildiklerimizde bir yanlışlık var. | Open Subtitles | كلا, أنتِ تعنين شيء خاطيء فيما نعرفه |
| Büyük bir yanlışlık var. | Open Subtitles | من الواضح أن هناك خطئ كبير؟ |
| Bu kadar insan nasıl yanlışlık yapar ki ? | Open Subtitles | كيف يمكن أن يخطئ كل هذا العدد من الناس؟ |
| Bu sefer ne yanlışlık yaptık? | Open Subtitles | مالخطأ الذي قمنا به هذه المرة؟ وما الخطأ الذي قمتم من قبل؟ |