Ori Yadin'i Paul Winstone'un katili olarak teşhis etmemiz büyük bir olaydı. | Open Subtitles | إن معرفتنا بأن أوري يادن هو الذي قتل بول وينستون اكتشاف كبير |
Ori'ler yakında Supergate'ten yeni gemiler göndermeyi planlıyormuş. | Open Subtitles | فأن الحملة العسكرية تُخططُ لأرسال أوري موجة جديدة من السفن من خلال بوابة الخارقة في بعض الأحيان قريبآ |
Ori galaksisine bir silah gönderdiğimizi biliyoruz. | Open Subtitles | نحنُ نعلم أننا أرسلنا أسلحة إلى مجرة أوري |
Aşağı yukarı aynı zamanlarda, Uri Fruchtmann adında harika bir adam benimle temas kurdu. | TED | أكثر أو أقل في نفس الوقت تقريبا, تقرب مني رجل عظيم يدعى أوري فوشتمان. |
Adı Profesör Uri Alon, Weizmann Bilim Enstitüsü'nde çalışıyor. | TED | اسمه البروفيسور أوري ألون، ويعمل في معهد وايزمان للعلوم. |
Owari Lordu'nun katlandığı utanç aklıma geliyor. | Open Subtitles | تذكر ل العار وقد تحمل بلدي أوري السيّد. |
Lord Owari en güçlü üç klandan gelir. | Open Subtitles | السيد أوري من كبار إحدى القبائل الثلاث. |
Orry Dawson. Seni gidi seni. Buyur. | Open Subtitles | ـ (أوري داوسن) ، يا زميل السلاح ، تعال ـ أيها الموقّر |
Ori'ler adına düzenlenen bu kutsal sefer tüm insanların katledilmesine neden olabilir. | Open Subtitles | هذهِ حملة العسكرية المُقدسة بأسم ال أوري ويمكن ان تنتهي في فوضى دامية بالنسبة لجميع البشر |
Ori gemilerine varlığımızı haber vermek anlamına geldiğini biliyorsun. | Open Subtitles | سوف يُنبه أي سفينة أوري عابرة على وجودنا |
Ori'leri tehdit olarak gördüler ama bu konuda bir şey yapmadılar. | Open Subtitles | هُم أدركوا أن أوري هو مصدري تهديدهُم وهُم لم يعملوا على حسب ذلك |
Adamımızın kimliğini, Ori Yadin olarak belirledik ve ayrıca, Ahmed Assad, Eyal Uziel ve Josi Dimitriou olarak da biliniyor. | Open Subtitles | تم تحديد هوية رجلنا على إنه أوري يادن و المعروف أيضا بأحمد أسعد، أيال يوزيل، و جوزي ديميتريو |
Kiralamadılar. Ori'nin çok iyi bilinen bir kuralı vardır. | Open Subtitles | لم يفعلوا ذلك لدى أوري قاعدة واحدة معروفة |
Eğer oğlum, kocamı öldüren adamın elindeyse o zaman yolum doğruca tetikçiden, yani Ori Yadin'den geçiyor. | Open Subtitles | إذا كان الرجال الذين قتلوا وزجي لديهم مايكل إذا فطريقي إليه هو عبر القناص أوري يادن |
Hayır, Ori değildi ama onu daha önce Ravello'da gördüm ve bu da, eğer o beni takip ettiyse Michael'a yaklaşıyorum demektir. | Open Subtitles | لا، ليس أوري ولكني قد رأيته من قبل في رافيلو وهذا يعني إنه إن كان قد تبعني إلى هنا فأنا أقترب من مايكل |
Uri Alon: Teşekkürler. Yeniden burada olmak güzel. | TED | أوري ألون: شكراً لك. من الجميل أن أكون هنا معكم مرة أخرى. |
Bu fikri paylaştığın için çok teşekkürler, Uri. | TED | شكراً جزيلاً لك على مشاركتك هذه الفكرة، يا أوري. |
Uri Alon, bu zamanı bizimle geçirdiğin için çok teşekkür ederiz. | TED | حسناً، شكراً جزيلاً لك يا أوري ألون على هذا الوقت الذي أمضيناه سوياً. |
Halk, Owari'nin bize yasaklandığını öğrenirse Naegi'yi ziyaret etmezsek Lordumuz dalga konusu olur. | Open Subtitles | إذا سمع الناس بمنع أوري لنا... وإذا لم نقم بزيارة نايجي، سنكون موضع سخرية سيدي |
Naritsugu, Kiso'da Makino'nun oğlunu öldürerek Owari'yi kızdırdı. | Open Subtitles | قام (ناريتسوجو) بإهانة (أوري)ْ بقتل ابن (ماكينو) في كيزو. |
Dağların ardında Owari toprakları var. | Open Subtitles | فوق الجبال إلى مقاطعة أوري. |
Tıpkı Orry'nin söylediği gibi. Ve hayatımda ilk kez Tanrı'nın benim için bir amacı olduğunu hissediyorum. | Open Subtitles | كما أخبرني (أوري) ، ولأول مرة في حياتي .. شعرت بأن |