Biliyorsun saklanırken ben bir hırsızdım, ordu da bu işte iyi olacağımı düşündü. | Open Subtitles | تعرفين، بينما نكون مختبئين كنت لصاً لذلك إعتقد الجيش بأنني سأكون مناسباً لذلك |
Kararı etkileyen üye umut vaat ettiğini düşünüyordu. Yanıldığı apaçık ortada. | Open Subtitles | ذلك العضو المقرر إعتقد أنك بدوت واعدا ، الأمر واضح الآن |
İş ararken zararı olur diye düşündüm. | Open Subtitles | أنا .. إعتقد بأنه قد يساعد في إيجاد العمل |
Hayatım, davetli listesini yaptık sanıyordum. | Open Subtitles | عزيزي، إعتقد إنّنا إتفقنا على أن قائمةَ الضيوف قد أكتملت |
Kendisini bir tür kral sandı ve bir veliahdının olmasını garantiye aldı. | Open Subtitles | هو إعتقد نفسه نوعا من الملوك وتأكد يقينًا أن لديه وريث للعرش. |
Ve yangının bütün kanıtları yok edeceğini düşünmüş ama etmedi. | Open Subtitles | و إعتقد أنّ الحريق سيدمر كل الأدلة، لكن لم تفعل. |
Ayrıca ona yanlış numara verdiğini de düşünüyor. | Open Subtitles | لقد إعتقد كذلك أنّكِ ربما أعطيته رقم هاتف غير صحيح |
Sizi burada görmek ne güzel. Sizin sürücü olduğunuzu düşünmüştüm. | Open Subtitles | لم أظن أنني سألقاكم هنا إعتقد أن لديكم سائق يارفاق. |
Bir hırsızdım, ordu da bu işte iyi olacağımı düşündü. | Open Subtitles | كنت لصاً لذلك إعتقد الجيش بأنني سأكون بارعاً في ذلك |
Avukatım, vasiyet okunurken burada olmamın iyi bir fikir olacağını düşündü. | Open Subtitles | إعتقد مُحاميّ أنها ستعود بالمنفعة علي بلبقاء مِن أجل تِلاوة الوصية |
Fakat Einstein daima kara deliklerin matematiksel bir gariplik olduğunu düşündü. | TED | لكن أينشتاين إعتقد دائما أن الثقب السوداء هي غرائب رياضية. |
Aristo etiğin matematiğe pek benzemediğini düşünüyordu. | TED | إعتقد أرسطو أن الأخلاق من غير الممكن أن تكون مثل الرياضيات. |
Etiğin, anlık bir karar verirken doğru yolu bulmak üzere, en iyi şekilde hüküm verme yetimizi kullanma meselesi olduğunu düşünüyordu. | TED | إعتقد أن الأخلاق عبارة عن مجموعة من القرارات نتخذها بين فترة وأخرى باستخدام حكمتنا للعثور على المسار الصحيح. |
düşündüm de Tony, Marco ve onun arkadaşını hakladığım için,... ..sen, Karl ve Franco yalnızlık çekebilirsiniz... ..bu yüzden bir arayayım dedim. | Open Subtitles | إعتقد منذ أن قتلت توني وماركو وصديقه هنا ظننتك وكارل وفرانكُو قَدْ تكُونُا وحيدَين لذا أردتُ مُخَابَرَتك |
Anlaması için görmesi gerek diye düşündüm! Cheryl! | Open Subtitles | لقد كان في الرابعة، إعتقد أنه يريد اي دليل بصري |
Ben, hep senin tek kızın olduğum ve beni çok sevdiğin için böyle hissettiğini sanıyordum. | Open Subtitles | لقد إعتقد السبب بهذا بأنكي تحبيني كثيراً |
Xixo çocuklarının ayak izlerini gördüğünü sandı ama bu sadece geçen bir maymunundu. | Open Subtitles | إعتقد كيكو أنه رأى آثار أقدام ولديه لكنها كانت آثار قرد رباح مر من هنا |
Meğerse Nuh bile sırtlanları gemiye almamış çünkü kediyle köpeğin kırması oldukları için kötü olduklarını düşünmüş. | Open Subtitles | لأنه إعتقد أنهم أشرار خليط ملوّث من الكلاب والقطط |
Ajan Mulder, geçen yıl kız kardeşini gördüğünü düşünüyor. | Open Subtitles | الوكيل مولدر أخبرني إعتقد رأى أخته... السنةالماضية. |
Siktir, dinlemiyordum ki. Deli olduğunu düşünmüştüm. | Open Subtitles | يمارس الجنس مع، أنا ما كنت أستمع، أنا إعتقد بأنّها كانت مجنونة. |
Arkadaşım karısına herşeyi söyler. Sır tutabileceğini sanmıştım. | Open Subtitles | اخبر صديقي الأفضل زوجته بكل إعتقد بأنه يمكن أن تكتم السر. |
Hayalet hikayesini beni tuzağa düşürmek için uydurduğunu sandım. Sonra buna inandığını fark ettim. | Open Subtitles | إعتقد بأنّك إختلقت كل شيء عن الشبح لإيقاعي في فخ متقن |
Benim bir başkası olduğumu düşündüğü sürece artık bu olamaz. | Open Subtitles | ليست هناك بعد الأن إلا إذا إعتقد أنني شخصاً أخر |
Kullandığı uyuşturucunun, tanıdığı herkesin zihnine girmesini sağladığına inanıyordu. | Open Subtitles | وه، إعتقد الذي المخدّرات أخذه داخل العقول اللاشعورية |
Eğer Goa'uld bizim onu savunabildiğimizi düşünürse Dünya güvende demektir. | Open Subtitles | الأرض بأمان إذا إعتقد الجوائولد أننا نستطيع الدفاع عنها ولكن هذا مجرد خدعة أيضا |
Bir doktor menenjit olabileceğini düşünmüştü | Open Subtitles | يامساعد الطبيب إعتقد بأنه قد يكون إلتهاب السحايا |
Karısının kendisini aldattığını sanmış ve kadını 38 defa bıçaklamış. | Open Subtitles | إعتقد أن زوجته كانت تخونه طعنها 38 مرة بسكينة مقوسة |