"اخبرتك ان" - Traduction Arabe en Turc

    • söylemiştim
        
    • demiştim
        
    • söyledim
        
    Sana söylemiştim, en parlak zamanı UFA'yla birlikte savaş yılları sırasındaydı. Open Subtitles لقد اخبرتك ان افضل اوقاتها كانت اثناء الحرب ضد الإتحاد السوفيتي
    Sana planlarım olduğunu söylemiştim. Bana, seni dahil eder miyim diye sordun. Open Subtitles لقد اخبرتك ان لدى ارتياطاتى وسألتنى ان كانت من الممكن ان تتضمنك
    Langırt masasının striptizcilerden daha iyi bir yatırım olduğunu söylemiştim sana. Open Subtitles لقد اخبرتك ان منضدة كره القدم كان استثمار افضل من المتعريات
    Tüm bunlar yansa da olur. Ama sana saati unutma demiştim. Open Subtitles اشياء كثيرة اخبرتك ان تحضريها ولكني نبهتك بالاخص ألا تنسي الساعة
    Sana her şey bitti demiştim. Open Subtitles لا مجال ,لا مجال لقد اخبرتك ان كل شيء انتهى
    Ona göz kulak olmanı söyledim, tehlikeye atmanı değil. Open Subtitles لقد اخبرتك ان تعتنى بها لا ان ترميها فى الخطر
    - Sana arabada kalmanı söylemiştim. - Elimde değildi. Birden polis çıktı. Open Subtitles اخبرتك ان تبقى بالسيارة لم تكن بيدي حيلة.الشرطي جاء
    Bildiğimiz... Teleskopla, bir heves... Sana elbiselerini çıkarmamanı söylemiştim. Open Subtitles ماذا يمكننا ان نعرف.. لقد اخبرتك ان تبقى ملابسك عليك
    Allah'ın belası, Joey! Anahtarlara göz kulak olmanı söylemiştim! Open Subtitles اللعنة عليك جوى لقد اخبرتك ان تحمى المفاتيح
    Benim ihtiyacım yok. söylemiştim. Dostumun ihtiyacı var. Open Subtitles انا لا احتاج علاجا نفسيا اخبرتك ان هذا من اجل صديق
    Bu ikisinin mükemmel yemler olduklarını size söylemiştim. Open Subtitles لقد اخبرتك ان هذين الاثنين هم افضل غطاء لنا
    Onu hiç kullanmamalıydın. Hata olduğunu söylemiştim. Open Subtitles ما كان يجب ان تستأجره لقد اخبرتك ان هذا خطأ فادح
    Bak sana zaten öyle biri olduğunu söylemiştim. Open Subtitles لم يكن هناك احد ولكنها تركتك حالما ظهر تود سبق ان اخبرتك ان هذه هي طبيعتها
    İnsan burnunun aradaki farkı anlayamayacağını söylemiştim. Open Subtitles لقد اخبرتك ان الانسان لايمكن ان يعرف الفرق
    Evime girmiş. Bu işi bizim halledeceğimizi söylemiştim. Open Subtitles لقد اقتحم منزلى اعتقد اننى اخبرتك ان تتركنا نتولى الامر
    söylemiştim, kadınların üzerinde komik bir etki bırakırım. Open Subtitles اخبرتك, ان لدي ذلك التأثير المضحك على النساء
    Gördün mü? Olacağını söylemiştim. Harikaydı. Open Subtitles رأيتي ,اخبرتك ان هذا سيفلح كان هذا عظيما
    Dinletim var. Kitap imzalayacağım. Saat 4'te gel demiştim. Open Subtitles لدى قراءات , لدى كتب اوقع عليها اخبرتك ان تكون هنا فى ال 4 , وانها الان 4:
    Sana ne zaman ihtiyacın olursa bana gel demiştim. Open Subtitles لو حدثت لك مشكله، انا اخبرتك .ان تعتبرنى كأختك الكبيره
    Anne, sana beni spor salonundayken arama demiştim. Open Subtitles أمي, اخبرتك ان لا تتصلي عليّ عندما اكون في النادي.
    Size söyledim.. küçük adamlar ciddiye alınmamaktan hoşlanmaz Open Subtitles اخبرتك ان الأرواح الشريرة لا يحبون أن يضايقوا

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus