"الخبر" - Traduction Arabe en Turc

    • haberleri
        
    • haberse
        
    • ekmek
        
    • haber şu
        
    • İyi
        
    • Ahh
        
    • haberin
        
    • haberim
        
    • haberlerim
        
    • haberini
        
    • bunu
        
    • haberi
        
    • haberler
        
    • kötü haber
        
    Çünkü her sabah haberleri dinliyordum ve hiç vaktim yoktu. Open Subtitles لأنني سمعت الخبر الصباح وأنا لم يكن لدي أي وقت.
    Vay canına. Harika haberler. Çoğu insanın bu haberleri bilmemesi beni delirtiyor. TED هو خبر رائع. وما يدفعني للجنون هو أن يبدو أن معظم الناس لا يعرفون هذا الخبر.
    Ama iyi haberse bütün gece birbirimizin gözlerinin içine bakacağız. Open Subtitles لكن الخبر الجيد, اننا نستطيع أن نحدق ببعضنا طوال الليل
    Ve şu garip, ekmek gibi kokan kokulu yastık şeysin. Open Subtitles و وسادة الفاصوليا الغريبة ذات الرائحة الكريهة التي تشبه الخبر
    İyi haber şu ki halihazırda bunun için çalışanlar var. TED الخبر السار هو أن هناك أشخاصًا يعملون لهذا الغرض حاليًا.
    Ahh. Open Subtitles الخبر.
    Bu kadar tepki göstermeni anlayamıyorum. Aldığımız iyi haberin gölgede kalmasına izin veriyorsun. Open Subtitles لا أفهم ردة فعلك هذه أنت تدع الخبر السيء يطغى على الخبر الجيد
    Ama iyi haberim var, sana bir ev arkadaşı buldum. Open Subtitles لكن الخبر الجيد هو انني عثرت لكِ على رفيق سكن
    -Sana iyi haberlerim var. Open Subtitles في الحقيقة، لدينا خبر سار لك، لقد وصلني الخبر للتو
    Polisi arayıp, haberleri olduğundan emin olmanızı istiyorum. Open Subtitles أريدك أن تتصل بالشرطة وأن تتأكد أنهم تلقوا الخبر
    Kız arkadaşının kayboluşuyla ilgili haberleri hatırlıyorum. Open Subtitles أنا أتذكر عندما أختفت صديقتك كان الخبر ينتشر عناختفائها
    haberleri duyunca, yüzünü görmek isterim.. Open Subtitles لا استطيع النتظار لرؤية وجهه عندما يسمع الخبر
    İyi haberse, şu Frederic ile ilgili bir iz buldum. Open Subtitles الخبر الجيد انني وجدت خيطاً بحيال تلك المرأة المدعوة فريدريك
    Kötü haberse röntgen çektik ve vücudunuzda garip bir iskelet adam var. Open Subtitles الخبر السيئ أننا صورناك بالأشعة وجسمك يحوي على هيكل عظمي مخيف لرجُل
    Ama güzel haberse, bu acının uydurulduğudur, yani, bunu değiştirebiliriz. TED لكن الخبر الجيد, في حين أن هذا النوع من المعاناة مُختلق حسناً, بإستطاعتنا تغييره
    Sezar salatası, ekstra sos ekstra kıtır ekmek, ve ekstra ançüez. Open Subtitles سلطة مع بعض الدجاج مع بعض الخبر المحمص و بعض السمك
    Maya canlanıyor ve şekeri yemeye başlıyor, alkol ve karbon dioksit oluşturuyor -- aslında maya geğiriyor ve terliyor, ekmek de bu zaten. TED حيث تبدا الخمائر بوظيفتها . وتبدأ بالتغذي على السكر الموجود لكي تصنع اكسيد الكربون والكحول تحديدا هي تتجشأ وتتعرق .. وهذا هو الخبر
    Ama iyi haber şu ki, buzlanmadan önce muhtemelen 10 ile 100 yıl kadar zamanımız var -- o yüzden, şimdiden eldiven stoklamaya başlamayın. TED لكن الخبر الجيد أننا نحتاج ما يقارب من 10 أس 100 سنة قبل أن يبدأ التجمد الكبير لذا لا داعي لتجهيز قفازاتك من الآن.
    Ahh. Open Subtitles الخبر.
    Efendim haberin doğru olma ihtimaline karşılık orada olmam gerekiyor. Open Subtitles سيدي، يجب أن أتواجد على الأرض في حالة، تأكيد الخبر
    İyi haberim şu ki, boş bir yatağımız mevcut. Buna ikna olursa tabii. Open Subtitles الخبر الجيد هوَ أننا لدينا سريرٌ متاحٌ إذا كانت ستقبل
    İyi haberlerim var. Karanlık günleri arkamızda bırakmak üzereyiz. Open Subtitles الخبر الجيد هو أن تلك الأيام السوداء قد ولّت.
    Ancak bu son dakika haberini bildirmek için ben buradayım. Open Subtitles على أي حال أنا هنا لكي أنهي هذا الخبر العاجل
    Kaynağı belli olmayan sağ kanatlı web siteleri yaymış bunu. Open Subtitles نصف مواقع حزب المحافظة أعلنت الخبر في صفحاتها بدون مصدر
    Aslına bakarsan daha haberi yok. haberi o gittikten sonra aldım. Open Subtitles بالواقع , هو لا يعلم فقد حصلت على الخبر بعدما خرج
    Arabayla birlikte 10 dakikam kalmış olabilir. haberler böyle işte. Open Subtitles والان لدى 10 دقائق ليتم سحب سيارتى هذا هو الخبر
    Yani, bu kötü haber. Soru şu: hiç iyi haber var mı? TED إذن هذا هو الخبر السيء. السؤال هو: هل يوجد أي خبر جيد؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus