"حياتك" - Traduction Arabe en Turc

    • hayatını
        
    • hayatın
        
    • hayatında
        
    • hayatına
        
    • hayat
        
    • hayatınızı
        
    • hayatından
        
    • hayatındaki
        
    • hayatınızın
        
    • hayatta
        
    • hayatı
        
    • yaşam
        
    • hayatınıza
        
    • yaşamın
        
    • senin
        
    Sen onurlu bir polissin ve hayatını da onurlu polis olmak için harcadın ama sonunda bunu elde ettin! Open Subtitles أنت شرطي شريف وقد قضيت حياتك شرطيا شريفا وقد حصلت على ذلك ، وهذا ما كل ما ستحصل عليه
    O bir kadın gibidir. Eğer ona doğru şekilde davranmazsan hayatını ıstıraba çevirir. Open Subtitles انها مثل المرأه, اذا لم تعرف كيف تتعامل معها صح ستجعل حياتك تعيسه
    Tanrım, tüm geri kalan hayatın boyunca burada kalacağını düşünemezsin. Open Subtitles أنت لا تستطيع الأستمرار بالأعتقاد بأنك ستمضي بقية حياتك هنا
    hayatın boyunca o izbede poker destesi karmak mı istiyorsun? Güzel. Open Subtitles أتريد أن تمضي بقية حياتك بخلط ورق اللعب في المكان الغبي؟
    hayatında, tabancayla atış yapmaktan başka yapmak istediğin bir şey yok mu? Open Subtitles انت لا تريد ان تفعل أي شيء في حياتك سوى اطلاق المسدسات؟
    Artık kız arkadaşını gözetlemeyi bırak ve hayatına devam et. Open Subtitles عليك ان تتوقف عن التجسس عليها وان تستمر بعيش حياتك
    Haklı veya haksız, davranışın yine de kargaşaya yol açtı. hayatını sonsuza dek bir tımarhanede geçirmek seni terbiye edebilir. Open Subtitles سواء كنت محقاً أم خاطئاً ، تصرفك كان مسيئاً ايها الشاب ربما قضاء فترة حياتك في مستشفى المجانين سيعلمك الأخلاق
    Peki. Ama sonra yoluna devam et ve kendi hayatını yaşa. Open Subtitles حسنا , لكن عليك إذن أن تكملى طريقك و تعيشى حياتك
    Sırf senin hayatın mahvoldu diye başkasının da hayatını mahvetme. Open Subtitles اتعلم, لان حياتك مدمَّرة، لا تقم بتدمير حياة شخص اخر
    hayatını kurtardığımızdan dolayı, bize bir iyilik yap... ve bir daha ki sefere nefes almayı bir başka şehirde kes? Open Subtitles حسنا , منذ ان انقذنا حياتك اتستطيع ان تفعل بنا معروفا وتتوقف عن التنفس فى مدينة اخرى المرة القادمة ؟
    hayatını yeni toparladın ve yine karıştırmasına izin mi veriyorsun? Open Subtitles أنت مجرد إسقاط حياتك وركض الحق على أكثر من له؟
    Hiçbir şeyin önem arz etmediği yerde hayatın özüne döndüğün oldu mu hiç? Open Subtitles هل وصلت لمرحلة في حياتك حيث لم يعد هناك شيء له معنى ؟
    Joe, seni uzun zamandır tanıyorum. Özel hayatın seni ilgilendirir. Open Subtitles جو ، أعرفك منذ مدة طويلة عملك هو حياتك الخاصة
    Sen onlara inancını verdin ve onlara hayatın pahasına güvenmelisin. Open Subtitles لقد منحتهم إيمانك ومن المفروض عليك أن تأتمنهم على حياتك.
    hayatında hiç görmediğin bir kadınla ilk adla hitap safhasında mısın? Open Subtitles أمرأة تناديك باسمك الأول ولم يسبق أن رأيتها سابقا في حياتك
    Sen sanki hayatında hiç yanlış çitin altından geçmedin ya! Open Subtitles لاتتصرف وكأنك لم تزحف تحت السور الخطأ مرةً في حياتك
    Bence Rose'u unutmanın ve hayatına devam etmenin zamanı geldi. Open Subtitles و لكن حان الوقت لتنسي روز و تفكري في حياتك
    hayat boyu yoksulluk içinde yaşamana, iyi bir yemek için başkalarından gelecek sadakaya muhtaç kalmana nasıl razı olurum? Open Subtitles هل تعتقدين بأنني سأجعلك تعيشين حياة الضنك طيلة حياتك . وتعتمدين على إحسان الآخرين لتحصلين على وجبات الطعام الجيدة
    Sizde bunu sağlayacaksınız ve... ...herşey felaket gidiyorsa, bedelini ödeyip... ...hayatınızı alırdınız. TED فتحمل شئ كهذا معك وإذا دُمر كل شئ يمكنك الدفع لشراء حياتك
    Sana söz veriyorum, mümkün olduğunca erken hayatından çıkacağız. Tamam mı? Open Subtitles اعدكي ان نخرج من حياتك في اقرب وقت ممكن , حسنا
    Aynen şu ana dek hayatındaki hiçbir şeyi onaylamadığımız gibi. Open Subtitles كما لم نوافق على أي جزء من حياتك حتى الآن
    Yaşlı Adam: Bunun hayatınızın sıradan bir günü olduğunu mu düşünüyorsunuz? TED رجل مسن : تعتقد أنه مجرد يوم آخر في حياتك ؟
    hayatta bir şeyi başarmak için, insan hayatı basit tutmalı. Open Subtitles لتحقق شيئاً في هذه الحياة، يجب أن تجعل حياتك بسيطة.
    Ama, bu kişisel yaşam, yüzüne yeterince hızlı çarptığında, elinde olmadan işini etkiler, ve böylece hastanenin sorunu olur. Open Subtitles لكن حينما حياتك الشخصية تضرب أنفك بقوة كافية لن تقاوم سوى التأثير على عملك ومن ثم تصبح مشكلة المستشفى
    derdiniz ki, bu çok kötü ve hayatınıza devam ederdiniz. TED وأنت ستقول، حسنًا هذا سيء جدًا، وسوف تستمر في حياتك.
    Mutlu sonu beklemeden A Christmas Carol'unki gibi huzurlu bir yaşamın olabilir. Open Subtitles سوف يلاحقك لبقية حياتك كترنيمة عيد الميلاد بدلا من اختيارك النهاية السعيدة
    - Sadece arkadaş olsak bile yalnızca senin problemlerin hakkında konuşmak zorunda değiliz. Open Subtitles ،حتى ولو كنا مجرد أصدقاء .لا أحب أن نتحدث عن صعوبات حياتك الخاصة

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus