"سأحضر" - Traduction Arabe en Turc

• getireyim
• getireceğim
• alayım
• getiririm
• Ben
• geliyorum
• alırım
• getiriyorum
• geleceğim
• bulacağım
• çağırayım
• çağıracağım
• alıp
• gelirim
• bulayım

Üzgünüm, Marie. Dinle, sen de otur. Sana soda getireyim.
آسفة يا ماري ، تفضلي بالجلوس سأحضر لك بعض الصودا

Sana içecek bir şey getireyim. Elma şarabı yada saparna?
سأحضر لك مشروباً أتريدين شراب التفاح الغازي أم نوعاً آخر؟

para getireceğim. saat 9:00'da ormandaki yön tabelasının orada buluşuruz.
سأحضر المال قابلنى عند اللافتة فى الغابة فى التاسعة مساءً

Sen toplanırken Ben arabayı alayım, dışarıda buluşuruz.
سأحضر سيارتي بينما تقبضين النقود، وسأوافيكِ بالخارج.

Gidip siparişlerinizi söyleyeyim, salata tabaklarınızı ve içeceklerinizi hemen getiririm.
حسناً، سآمر بإعداد طلباتكم و سأحضر الآن مشروباتكم و السلطات

Harika, bu harika olacak. Ben gazeteyi alıp neler oynuyormuş bakayım.
عظيم , سيكون ذلك عظيماً سأحضر الصحيفة وأري ما الذي يعرضونه

Pekala, muhbirin sana anlattıklarını tutuklama emri başvurusuna ekle. Hemen geliyorum.
أدرج ما أخبرك بهِ المُحقق الجنائيّ في طلب التصريح، سأحضر فورًا

Haydi, tadı oldukça kötüdür. Sana içecek bir şey getireyim.
هيا، لا بد أن مذاق فمك سئ سأحضر لكِ صودا

Neden siz çocuklar dışarıda beklemiyorsunuz, gideyim de Brandon'ı getireyim?
لما لا تنتظرونَ أيها الأولادُ في الخارج، وأنا سأحضر براندون؟

Şu anda su yasak sana, canım. Limonlu çubuklardan getireyim.
يمكنك أن تشرب ماء , لكني سأحضر لك كأس ليمون

Sen ruju getir, Ben de sütyenle tenis toplarını getireyim.
احضري أحمر الشفاه وانا سأحضر حمالة الصدر و كرات التنس

Biraz antibiyotik krem getireceğim böylece seni rahat ve mikropsuz tutabiliriz.
سأحضر لك بعض الكريم مضاد حيوي حتي تبقين جميلة وغير مصابة.

Bu işi bitirdikten sonra, size yeterli miktarda para getireceğim.
بعد أن أنهي هذه المهمة سأحضر بعض النقود لترتيب أموركم

Bu adamdan D.N.A örneği alman için gereken izni getireceğim.
سأحضر لك مذكرة لجمع عينات الحمض النووي من هذا الرجل

Aksi olsaydı bunu bilirdim. Mantomu alayım.
رأسك قمة حتى فيها منغمس فانت وجدها، اذا معطفى سأحضر

- Şunu alayım. - Bir iki bardak alayım.
ـ دعنى اّخذ هذه سأحضر كوبا أو إثنين , يمكننى أن أفعله

Öyle iyi bir elbise getiririm ki gelin bile çok adi görünür.
سأحضر لها بشده .. لدرجه ان العروس ستكون ككيس ابيض من الهراء

Ben onu alırım, sen onları buradan belirtmek için hazır ol.
سأحضر لها، وتحصل على استعداد لمحجر العين لهم للخروج من هنا.

Pekala, muhbirin sana anlattıklarını tutuklama emri başvurusuna ekle. Hemen geliyorum.
أدرج ما أخبرك بهِ المُحقق الجنائيّ في طلب التصريح، سأحضر فورًا.

Batılı bilim insanlarını, girişimcileri ve öğrencileri, dünyanın en iyi üniversitelerindeki en iyi bilimi, beraberimde Afrika'da yaşamaya ve çalışmaya getiriyorum.
سأحضر معي علماء غربيين، ورجال أعمال وطلاب، أفضل العلوم من أفضل الجامعات في العالم، للعمل والعيش في أفريقيا.

Kahve almak için gideceğim. Kahveyle geleceğim. Küçük bir kaza olacak.
سأحضر القهوة و أعود بها ثم حادث صغير، و تسقط القهوة

Bu saatten sonra bundan bir tane daha nerede bulacağım Ben?
من أين سأحضر واحدة من هذه في هذا الوقت من اليوم؟

Ben sana birkaç boyama kitabı getireyim ve gidip sana bakması için bir doktor çağırayım.
سأحضر لك دفاتر تلوين، وسيأتي لك الطبيب انا لا احب الأطباء.

Resmi bir sorgulama olmayacak. Onu pazar günü çağıracağım.
عزيزتى سيكون ذلك بصفة غير رسمية سأحضر يوم أحد

Eşyalarımı almak ve sana hoşça kal... demek için gelirim.
سأحضر وأخذها وأودعك ولكن قبل أن آتى سوف أتصل بك

Sen otur. Ben Franca'yı bulayım. Hemen dönerim.
استريحى هنا لحظة واحدة سأحضر السيدة فرانكا