Aroması ile ilgili bir problem olduğunu biliyordum ama bunu üstlerime belirtmedim çünkü, | Open Subtitles | علمتُ أن هناك مشكلة في صلصة المكرونة لكني لم أُبلغ رؤسائي لأني في الحقيقة |
Orada tuhaf şeylerin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لقد علمتُ أن هناك شيئاً غريباً حول هذا المكان، |
Sana söylememin sadece zaman meselesi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | لقد علمتُ أن الآمر مجرد مسألة وقت قبل أن أخبركِ |
Sana bunu henüz veremedim çünkü, olmaya başladığım adamın gerçekten evlenmek istediğin adam olmadığını biliyordum. | Open Subtitles | لم أعطيك إياه بعد لأنني علمتُ أن الرجل الذي أصبحته ليس الرجل الذي يفترض بكِ الزواج منه |
Şapkandan bir tavşan çıkaracağını biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن في جعبتكِ خدعة ملائمة. |
Burada bir şeylerin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن لديك بعض الأغذية هنا فى مكان ما |
Ailem ölmeden önce bile, iyi bir üniversitenin tek yolunun burs almak olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | ،وحتى قبل أن يموت أبواي علمتُ أن المنحة هي طريقي الوحيد لجامعة محترمة |
Bir şeylerin yanlış olduğunu biliyordum, ama ne olduğunu bilmiyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن شيئًا خاطئًا ! ولكنني لم أدرك ما هُو |
Bunun gerçek olamayacak kadar iyi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن هذا جيد للغاية كي يصبح واقعياً. |
Karma'nın da sana karşı hisleri olduğunu biliyordum ama bu kadar ileri gideceğini düşünmemiştim. | Open Subtitles | يارجل، لقد علمتُ أن كارما معجبة بك ولكني لم أعتقد أن الأمر وصل لهذه الدرجة. |
Gerçek olamayacak kadar güzel olduğunu biliyordum. İçeri gir hadi. | Open Subtitles | علمتُ أن هذا مرُيباً عودي إلى الداخل،هيا |
Bunu gerçek olamayacak kadar güzel olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن هذا أعظم من أن يكون حقيقياً |
Tedavi potansiyeli olduğunu biliyordum ama aldığım sonuçlar... | Open Subtitles | علمتُ أن لها تأثيراً كامناً، لكنالنتائجالتيألتقيها... |
Tedavi potansiyeli olduğunu biliyordum ama aldığım sonuçlar... | Open Subtitles | علمتُ أن لها تأثيراً كامناً، لكنالنتائجالتيألتقيها... |
Biliyordum. Hayatında birisi olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كنتُ أعلم ذلك، علمتُ أن هناك شخصاً |
Kenneth'in öfkeli bir aşağılık olduğunu biliyordum ama bu sefer çizgiyi aştı. | Open Subtitles | علمتُ أن (كينيث) كان أحمق غاضب ولكن هذه كانت خطوة غير متوقعة |
Bunun kötü bir fikir olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن هذهِ كانت فكرة سيئة |
Hastaneye götürdüler ama ben gerek olmadığını biliyordum. | Open Subtitles | لقد حملوه للمستشفى ولكنني علمتُ أن لا فائدةَ ترجى من ذلك |
Söylentilerin doğru olmadığını biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن الاشاعات ليست حقيقية |
Şapkandan bir tavşan çıkaracağını biliyordum. | Open Subtitles | علمتُ أن في جعبتكِ خدعة ملائمة. |