"قال أنه" - Traduction Arabe en Turc

    • olduğunu söyledi
        
    • söylemişti
        
    • dedi
        
    • söylüyor
        
    • söylemiş
        
    • demişti
        
    • söyleyen
        
    • dediğine göre
        
    • söylerdi
        
    • diyor
        
    • söylüyordu
        
    Pauli, ilkesinin neden işe yaradığını açıklayamadı. Sadece öyle olduğunu söyledi. Open Subtitles لم يفسر باولي سبب صحة مبدئه لقد قال أنه صحيح فحسب
    Müdür, yeni bir modele ihtiyacımız olduğunu söyledi, bende seni aradım. Open Subtitles المدير قال أنه في حاجة لعارض جديد و لهذا إتصلت بك
    Gazetede patronunun ismine yer vermemem şartıyla bana Oxy kültürünün penceresini açacağını söylemişti. Open Subtitles قال أنه سيعطيني وصولاً إلى جماعات الأوسكي إذا أبعدت إسم مديره عن الصحف
    Genç bir bayanı kulis kapısından çiçek teslimatı için geçirdiğini söylemişti. Open Subtitles قال أنه سمح لمرأة شابة الدخول من معبر الفنانين بطلبية أزهر
    Az kalsin tekrar seks yapiyorduk fakat o "Durmamiz gerekiyor" dedi. Open Subtitles بالكاد مارسنا الجنس مرة أخرى لكنه قال أنه علينا أن نتوقف
    28 yaşındaki hukuk öğrencisi, Jonathan, LGBTQ hastalarından memnun olan ve LGBT hastaları konusunda uzmanlaşmış birini bulmak istediğini söylüyor. TED جوناثن، 28 سنة، طالب قانون، قال أنه يريد أن يجد شخصًا مرتاح لرعاية المرضى المثليين ومتخصص في الرعاية الصحية للمثليين.
    - Sir William'a dansı sevdiğini söylemiş! - Bir sonraki baloya katılacakmış! Open Subtitles ـ قال أنه يحب الرقص ـ قال أنه سيحضر الحفلة الراقصة القادمة
    Telefonun çok iyi çekmediği bir yerde olduğunu söyledi. Kabileler'de olduğunu ima etti. Open Subtitles قال أنه في مكان الإشارة فيه سيئة مما يعني أنه في مناطق القبائل
    Araba hızsızlığı tanıklarından hiçbiri Dewey'nin kanlar içinde olduğunu söyledi mi? Open Subtitles هل من شهد اختطاف السيارة قال أنه كان مضجر بالدم ؟
    Sorumluluk almanın önemli olduğunu söyledi ben de burada bunu yapıyorum. Open Subtitles قال أنه من المهم تحمّل المسؤولية, لذا هذا ما أفعله هنا.
    Daha fazlasını istedim fakat Lucky çok meşgul olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد أردت المزيد .. لكن لاكي قال أنه مشغول للغاية
    Chad arayıp iptal etti. Yapması gereken işler olduğunu söyledi. Open Subtitles تشاد اتصل لالغاء الموعد قال أنه لديه شئ اخر لفعله
    O da olamaz. İlaç kullanmadığını ve alerjisi olmadığını söylemişti. Open Subtitles قال أنه لا يستخدم أي دواء وليس لديه أي حساسية
    Yumurta sarısı yemediğini söylemişti ama iki tane sarı koymuş bulundum. Open Subtitles قال أنه لا يستطيع ،أكل صفار البيض لكنني وضعت صفار بيضتين
    Bana, hapisten çıktıktan sonra daha fazla şey anlatabileceğini söylemişti. Open Subtitles ، لقد قال أنه بمجرد خروجه من السجن سيخبرني بالمزيد
    İstifa etmiş. Dr. Carlson mezarda tekerlek izleri gördüğünü söylemişti. Open Subtitles الدكتور كارلسون قال أنه رآى آثار عجلات مبتعدة عن القبر
    Onu yarı ölü vaziyette, kız arkadaşı için zırıldarken bırakmazdım dedi. Open Subtitles قال أنه لن يتركهم هناك نصف أموات ينتحبون من أجل خليلته
    Büyük Müfti, Suudi Arabistan'daki dini kurumun lideri, kadınların araba kullanması tavsiye edilmez dedi. TED المفتي الأعلى، وهو رئيس الهيئة الدينية في السعودية، قال أنه ليس من المستحب للنساء القيادة.
    Bugün öğleden sonra bir süre sizin yanınızda olduğunu söylüyor. Open Subtitles قال أنه كان معك في الفترة الزمنية لهذه الظهيرة أجل
    Sen Jules olmalısın. Tommy sizin pencerenizin dışında takıldığını söylüyor. Open Subtitles لابدّ من أنك جولز توم قال أنه يتسكع خارج نافذتك
    Kocası bir gün eve gelip kızlarını Malezya'ya klitorislerini kesmeye götüreceğini söylemiş. TED أتى زوجها ذات يوم و قال أنه سيؤخذ بنتيه الى ماليزيا كي يتم ختانهما
    Babam lastik patladı demişti, ama teyzem de akü bitti demişti. Open Subtitles أبي قال أنه إطار فارغ وهي قالت أنها إحتاجت دفعهٌ للبدء
    Kellemi kutuya koyacağını söyleyen adam sendin. - Değil mi? Open Subtitles أنت الشخص الذي قال أنه سيضع رأسي في صندوق، صحيح؟
    Adamın dediğine göre plakası eşleşen beyaz bir minibüs kendi benzinliğinde durmuş 15 dakika önce ayrılmış, 100. yoldan kuzeye gidiyormuş. Open Subtitles رجل قال أنه رأى شاحنة بيضاء تطابق اللوحة المعدنية توقف للتو لتموين السيارة و غارد من خمسة عشر دقيقة متجهاً تجاه الشمال
    Evet, büyükbabam asla izin vermezdi. Çok tehlikeli olduğunu söylerdi. Open Subtitles نعم، جدي ماكان يسمح لنا ابداً قال أنه خطر جدا
    Sebastian Castellio: Calvin emin olduğunu söylüyor ve diğer mezhepler de öyle diyor. TED سيباستيان كاستيلو: كالفين قال أنه متأكد والطوائف الأخرى أيضًا تقول ذلك.
    Onca zaman iş başında olduğunu söylüyordu. Ben de inanıyordum. Open Subtitles لقد صدقته عندما قال أنه كان في العمل طوال الوقت

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus