"لا تفعل" - Traduction Arabe en Turc

• Yapma
• yapmayın
• Hayır
• yapmıyorsun
• yapmayan
• yapmıyor
• yapmamaya

Şimdi ne olursa olsun hiçbir şey söyleme ve Yapma.
مهما يكن ما يحدث الآن لا تفعل أو تقول شىء

Sana yalvarıyorum, lütfen bunu Yapma. Bunu ben yapmıyorum, biz yapıyoruz.
ـ أتوسل إليك لا تفعل هذا ـ أنا لا أفعل هذا

Anakin bana ya da konseye danışmadan bir şey Yapma.
آنيكين لا تفعل شيئاً دون استشارتي أنا أو المجلس أولاً

Kırmızı, beyaz, mavi bayrak için yapmayın. Kendiniz için yapın.
لا تفعل هذا لأبيض ، أحمر وأزرق أفعل هذا لنفسك

- Hayır. Sus. Düşünmem gereken bir şeyler var sanırım.
لا تفعل ، أظن أن لديّ بعض التفكير لأقوم به

Hiç alamadığın o ünvanı gerçekten istedin. Bunu sadece para için yapmıyorsun.
لقد أردت حقاً هذا المنصب أنت لا تفعل هذا من أجل المال

Onları korkutmak istemedim, o yüzden senden hiç bahsetmedim, lütfen Yapma.
لم أرد إخافتهم، لذا لم أخبرهم عنك. لذا رجاءاً لا تفعل

Seni görmeye geliyorum. Ben gelene kadar hiçbir şey Yapma.
أنا في طريقي إليك الآن لا تفعل شيئا حتى أصل

Ona da öyle demişler hiçbir şey Yapma, rektör olacaksın.
هذا ما قالوه له لا تفعل شيئا ً وستصبح الرئيس

Hepsini unut. Benim yaptığımı Yapma. Acının her aşamasını yaşa.
فلتنس كل ذلك لا تفعل مثلما فعلت تجوب مراحل الأسى

Bunu Yapma. Onunla fikir birliği vardığımız anlara düşürme beni.
لا تفعل هذا بي لا تضعني بموقف اتوافق معه فيه

Bir sonraki sefer, bizi bir arkadaşınla tanıştırıyor olduğunu sezersen Yapma.
في المرة القادمة تشعر أنك تريد تعريفنا بأحد أصدقائك لا تفعل

- Hayır, baba, Yapma! - Bebek, bu tek yoldur.
ـ كلا، أبي، لا تفعل ـ عزيزتي، إنها الطريقة الوحيدة

Seni kayıktan o itti! Ona Yapma demiştim üstelik! Ben hayalet değilim.
تير أنت الذي دفعته من على القارب أخبرتك أن لا تفعل ذلك

Tanrım, bu hiç adil değil. Lütfen bana bunu Yapma.
.يا إلهي, هذا ليس عادلاً .رجاءاً, لا تفعل هذا بي

Lütfen bunu Yapma. Güvenli geçiş izni için senden yardım istedim.
أرجوك، أرجوك لا تفعل هذا لقد طلبت منك باحترام عبورا آمنا

- Lütfen, lütfen lütfen, Yapma! - Lütfen. Sorun yok, güven bana.
أرجوك، أرجوك، أرجوك، لا تفعل أرجوك – لا بأس، ثقي بي –.

Burada da yok. Bunu sakın bir daha bana Yapma
ولا هنا , ايضا لا تفعل ذلك بي ابدا مجددا

Hayır. Hayır. Hayır, yapmayın.
. لا، لا ، لا تفعل قف مكانك لكي تراك أمك

Benim yapmayacağım bir şey yapmayın. Ki bu da her şey serbest anlamına geliyor.
لا تفعل أي شيء ما كنت أفعله وهذايمنحكفسحةمنالوقت.

- İsteğini yerine getirmeye çalışıyorum. - Hayır, hiç de bile!
ـ أحاول إعطائك ما أردت ـ لا، أنت لا تفعل ذلك

Neden bir şey yapmıyorsun? Yalanınızı örtbas etmek için insanları öldürmeyin.
لم لا تفعل شيئاً.ألغ العملية لا تقتل هؤلاء الناس لتخفي كذبتك

Dinle, bunu yapmayan adamlarla da çıktım...
أستمعي ، لقد واعدتُ رجال لا تفعل ذلك، ثقي بي

Onu sıkıştırdığınızda, plazma, sıkıştırma hızından daha hızlı bir şekilde soğuyor. Yani, sıkıştırmaya çalışıyorsunuz, fakat plazma soğuyor da soğuyor, ve kesinlikle hiç bir şey yapmıyor.
إذا حينما تضغط على هذا، تبرد البلازما أسرع من سرعة الضغط، لذا فأنت تحاول ضغطه، لكن البلازما تبرد وتبرد وتبرد وبعدها لا تفعل شيئا على الإطلاق.

Bu menajer, isimsiz oluşturup bir daha yapmamaya karar verdiğim Kara Liste'yi kullanarak bana müşterisini satmaya çalışıyordu.
كان هناك عميل يستخدم القائمة السوداء هذا الشيء الذي صنعته بشكل مجهول وقررت أن لا تفعل مرة أخرى ليبيع عميله لي