"لَكنِّي" - Traduction Arabe en Turc

• Fakat
• ama ben
• ancak
• Ama yine

Fakat bir takımın parçası olmak hakkında pek deneyimim yok.
لَكنِّي لا أملك تجربةً كبيرةً لكي أكُونَ جزء من الفريقِ.

Fakat sana söyleyebilirim, bu görev, oh bu görev bir medcezire dönüşecek.
لَكنِّي يُمْكِنُ أَنْ أُخبرَك هذا، هذه المهمّةِ، أوه هذه المهمّةِ سَيَدُورُ المَدَّ.

Fakat bot bana zimmetli. Bayan Brody, lütfen ya
لَكنِّي وقّعتُ للقارب سّيده برودي ، من فضلك

İnanmıyor olabilirsiniz bayım, ama ben çok ünlü bir aktristtim.
قَدْ لا تصدق هذا،أيها سيد، لَكنِّي كُنْتُ فنانه مشهوره جداً.

Belki. ancak Dubrovnik veya Pescara Mayorka'da kalabilirim.
ربما لَكنِّي قَدْ أَبْقى في دوبروفنيك أَو بيسكارا

David çok canlı görünmediğimin farkındayım Fakat beni gördüğüne memnun olduğunu düşünüyorum.
أُدركُ بأنّني لا أَبْدو وسيماً جداً يا ديفيد لَكنِّي إعتقدتُ بأنّك سَتَكُونُ مسروراً لرُؤيتي

Fakat kendimi çok çaresiz hissediyorum, burada hiçbir şey yapmadan bekliyorum.
لَكنِّي أَشْعرُ باني عاجزة جداً فقط اجلس في البيت ولا اعَمَل شيءِ

Duygularını anlıyorum, M, Fakat 00'ları tekrar aktive etmende ısrar ediyorum.
أَعْرفُ مشاعرَكَ، إم، لَكنِّي أَصرُّ بأنّك تُنشّطُ الصفر المضاعف

Sizi durdurmak için yerleştirilen SAS komandoları alarm halindeler Fakat beni hayal kırıklığına uğratmayacağınızı biliyorum.
إس أي إس وُضِعَ في حالة إنذار قصوى لإعتِراضك، لَكنِّي أَعْرفُ بأنّك لَنْ تَخْذلَني.

Bu kokmuş denizaltılardan nefret ediyorum, Fakat bunlardan birinde ölmeyeceğime eminim.
أَكْرهُ هذه الغوّاصاتِ السيئةِ لَكنِّي متأكّد انى لَنْ امُوتَ فيها

Kalmak isterdim, Fakat yarın erken vakitte toplantım var.
أَحبُّ البَقاء، لَكنِّي عِنْدي إجتماع مبكّر غداً.

Bunun için kesinlikle kovulabilirim, Fakat yardıma ihtiyacın olduğunu düşündüm.
أنا سَأُطرود من المحتمل سَأُطرود لهذا، لَكنِّي إعتقدتُ بأنّك قَدْ تَحتاجُ إلى مساعدةَ.

Fakat ben hala sizinle başa çıkabilirim.
لَكنِّي يُمْكِنُ أَنْ ما زِلتُ أَقْتلُك.

Bunu takdir ediyorum, gerçekten ediyorum, Fakat şimdi istifa ettim.
أُقدّرُ ذلك , أنا فعلا اقدر، لَكنِّي استقلت فقط .

Sonraki gün tırnak makasımı ve tentürdiyot getirmedim Fakat tekrar yazım hatası yaptım.
اليوم التالي لَمْ أَجْلبْ حتى ..مقصّ الجلدالميتوَاليود خاصتي . لَكنِّي عملت خطأً آخر في الطباعة.

Tamam, Fakat size edindiğim deneyimlerden şunu söyleyebilirim.
الموافقة، لَكنِّي أُخبرُك هذه مِنْ التجربةِ.

Fakat ben Allah'a güveniyorum ki, bizden 10 kişiyi, daha güneş batmadan şişteki koyun gibi kızartacak.
لَكنِّي أَثِقُ باللهِ بأنّه سيشوي عشرة منّا كالخروف على النار قَبْلَ أَنْ تغيب شمسَ اليوم.

Biliyorum, bu biraz acı verici... Fakat şimdiden sonuçları görebiliyorum.
أَعْرفُ، انه مؤلم إلى حدٍّ ما، لَكنِّي يُمْكِنُ أَنْ أَرى النَتائِجَ.

Aslında şerif olmak, isteyeceğim son şeydir, ama ben bir yemin ettim.
تَعْرفُ، شخصياً، أنْ اكُونَ مُديرَ شرطة الشيءُ الأخيرُ أُريدُ، لَكنِّي أقسمتُ قَسَماً،

Babam Yunanlıydı, ama ben İngiltere'de doğdum.
أبي كَانَ يونانيَ، لَكنِّي ولدَت في إنجلترا.

Hayır, efendim, asla. ancak iki kilo verdim ve Allah bilir ne kadar çok serbest radikalden kurtuldum.
لا يا سيدي، لا على الإطلاق.لَكنِّي فَقدتُ أربعة باونداتَ واللَّهُ أعلَمُ كم من الايونات الحرّةَ.

Ama yine de, onların köyde kalmasını istiyorum.
لَكنِّي ما زِلتُ أُريدُ كلاهما للبَقاء على هذه القريةِ.