Yapmamız gereken şey, daha azla daha fazla şey yapmayı öğrenmek. | TED | ما يجب ان نفعله هو ان نتعلم ان نفعل الكثير بالقليل |
Tek yapmamız gereken şey özel yaşamı daha ulaşılır yapmak için çalışmak. | TED | ما يجب علينا فعله حقا هو العمل على جعل الخصوصية سهلة التحقيق. |
Bir yol biliyorum ama yapman gereken şeyi yaptın mı onu öğrenmem gerek. | Open Subtitles | لدي وسيلة، أريد أن أعرف أنك فعلت ما يجب أن تفعله غير هذا |
Bak, bu bokun içine saplandık tamam mı. Anlaman gerekiyor. | Open Subtitles | انظري ، نحن في خضم أمر ما يجب أن تتفهميني |
Çabucak onu yakalıyoruz. Bunun için Ne gerekiyorsa onu yapın. | Open Subtitles | أمسك به بأسرع وقت ممكن أفعل ما يجب عليك فعله |
Bir şeyler yapmış olmalısın! Bunu yapması için bir nedeni olmalı. | Open Subtitles | لقد قمت بشيء ما يجب أن يكون لديها أسباب لما فعلته |
Herkes sonuç istiyor ama kimse bunun için gerekeni yapmak istemiyor. | Open Subtitles | لكن لا أحد يريد فعل ما يجب علية فعلة للحصول عليها |
Bilge doktorlar ve gelişmiş tıptı ve cerrahlardı, elleriyle ne yapması gerektiğini bilen. | TED | كان حكمة الأطباء والطب المتقدم والجراحين الذين يعرفون ما يجب القيام به بأيديهم. |
Ve inanman gereken şey küp, dükkân ya da ben değilim. | Open Subtitles | ما يجب ان تؤمني به ليس المكعّب او المتجر او انا |
Pekâlâ, ilk yapmamız gereken şey veriyi yeniden analiz etmek. | Open Subtitles | حسنًا، أول ما يجب علينا فعله هو إعادة تحليل البيانات.. |
ve bu cahilliğe itaat etme olayının, öğrenmemiz gereken şey olduğunu düşünüyorum. | TED | وأعتقد أن هذا التقبل للجهل هو ما يجب علينا تعلمه. |
Belki siz yapılması gereken şeyi yapacak kadar ona yakınlaşabilirsiniz. Hala şehirde olduğum için çok şanslısınız. | Open Subtitles | ربما تستطيع الاقتراب كفاية لتقم بعمل ما يجب فعله |
söylemem gereken şeyi dile getirmek için bu fırsatı değerlendirmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أخذ هذا الفرصة لأقول ما يجب علي أن أقوله منذ بعض الوقت |
Silahı bulamıyoruz ve senin gidip başka bir şeyimi halletmen gerekiyor? | Open Subtitles | ،ولا نستطيع العثور على المسدس وهناك مسأله ما يجب ان تعالجها؟ |
Albay, sadece şunu söyleyin özgürlüğümüzü kazanmak için ne yapmamız gerekiyor? | Open Subtitles | أخبرنى فقط يا كولونيل ما يجب أن نفعله لتمنحنا حريتنا ؟ |
Onun ringe çıkması için Ne gerekiyorsa yap. Yapman gereken bu. | Open Subtitles | أفعل كل ما يلزم لتدخلة إلى الحلبة هذا هو ما يجب عليك فعلة |
ve işte o zaman Izmer imparatorluğunun birliği... için Ne gerekiyorsa onu yapacağız. | Open Subtitles | وبعد ذلك سنجبَر لنفعل ما يجب أن نفعله لحماية قوة ووحدة إزمير |
Rivayet. Bu avukat lafı. Yapman gereken türden şeyler işte bunlar. | Open Subtitles | هذا ما يقوله المحامون هذا هو ما يجب عليك ان تفعله |
Şimdi, yapmamız gerekeni yapalım da bu iş bitsin. Anlaşıldı mı? | Open Subtitles | دعونا نفعل ما يجب أن نفعله و ننتهي من هذا فهمتم؟ |
Şimdi neden acı duyduğumu ve ne yapman gerektiğini söyleyeceğim. | Open Subtitles | الآن سأخبرك عن سبب حزنى و ما يجب عليك فعله |
Artık ne yapmam gerektiğini biliyorum. Çok basitmiş. | Open Subtitles | الآن عرفت ما يجب أن أفعله، الأمر بغاية البساطة |
- Birisinin gidip bakması lazım - Ben kalmaya gönüllüyüm | Open Subtitles | شخص ما يجب ان يذهب و يتاكد اتطوع باللانتظار هنا |
Paraya ihtiyacımız olduğunu biliyorum, ama günün sonunda, hastaları olması gerektiği gibi tedavi edemezsek, bunun yapmamızın anlamı ne? | Open Subtitles | ادري اننا محتاجين فلوس، بس في النهاية اذا ما نقدر نعامل المرضى مثل ما يجب اجل ايش الفايدة؟ |
Şimdi cephedeki askerler duymaları gereken şeyleri duyacak. | Open Subtitles | من الان وصاعدا , الرجال المقاتلين فى فيتنام سوف يسمعون ما يجب ان يسمعوه تحديدا |
Tek yapman gereken istemen. Ben olması için bir yol bulurum. | Open Subtitles | كلّ ما يجب هو أن تسأل أنا سأجد طريق لجعله يحدث |
Bize en iyi ayrılır, Dr Dodd. biz ne yapacağımızı biliriz. | Open Subtitles | من الأفضل ان تتركنا نمضى دكتور دود نعلم ما يجب فعله |