Mike onu hep içinde büyüdüğü o ayrıcalıklı dünyadan ayrı tutmuştu. | Open Subtitles | هو دائما يحتفظ بها بعيدا عن العالم المتميز الذي نشأ فيه |
Mesela, oğlunuzun, siz ve kocanızla... beraber Meksika'daki küçük bir kasabada büyüdüğü doğru mu? | Open Subtitles | علي سبيل المثال، هناك معلومة أن ابنك قد نشأ معكِ أنتِ وزوجك في مدينة صغيرة في المكسيك |
Sağlık kaytılarını almak için, sözde onun büyüdüğü akıl hastanesine bir faks çektim. | Open Subtitles | لقد بعثت طلباً بالفاكس أطلب ملفه الطبي من المستشفى النفسي الذي قال بأنه ترعرع فيه |
Ama ebeveynleri, büyüdüğü zaman, o bölgedeki bir lokantanın kapılarını açıp bu kişiler üç çeşit akşam yemeğinin tadını çıkarsınlar diye onları davet edeceğini tahmin bile edemezlerdi. | TED | لكن والداه لم يخمنوا أبداً أنه عندما يكبر كان ليفتح أبواب مطعم محلي ويدعو مجتمعه إلى الداخل ليستمتعوا بثلاث وجبات عشاء |
Son arzusu biricik yavrusunun kendi büyüdüğü ördek bahçesine gelmesiydi. Şehir küçük bir bebeğe göre değil derdi. | Open Subtitles | كانت أمنيتها الأخيرة هي أن تكبر ابننا في المكان الذي نشأت فيه |
Sonra içinde patates köklerinin büyüdüğü, tepesinden pancar kökleri çıkan, ve çok güzel pirinçten bir başparmağı olan topraktan bacaklar yaptık. | TED | وبعدها صنعنا هذه الأرجل الملقى بها في التراب مع جذور البطاطا تنمو فيها وبنجر من فوق وأصابع زرع جميلة جدا |
Onun yüzündendi yani. O büyüdüğü için sen dizide fazla oynayamadın. | Open Subtitles | إذن فقلّة ظهوركَ في المسلسل هي ذنبه لأنّه كبر |
Annemin büyüdüğü kilisede evlenmek. | Open Subtitles | أن أتزوج في الكنيسة التي ترعرعت فيها أمي |
Ve her iyi yazar büyüdüğü,yaşadığı yerde... ilişkilerinde çatışmalar yaşamıştır... | Open Subtitles | وكل كاتب جيد لديه علاقه متوتره ـ ـ مع المكان الذى نشأ فيه |
Burada her şey bana onu hatırlatıyor sadece burada büyüdüğü için değil. | Open Subtitles | كل شيء هنا يذكرني به ليس فقط لأنه نشأ وترعرع هنا |
Jeremy İngiltere'de büyüdüğü için sıkı fıkı davranmayı seviyor fakat Go Mi Nam, sen buna alışık değilsin. | Open Subtitles | جيرمـي .. نشأ في أنجلترا .. لذا يستخدم السلوك المتوســط |
büyüdüğü yerden daha iyi nerede saklanabilir? | Open Subtitles | أين مكانه المفضل ليختبئ أكثر من المكان الذي نشأ فيه ؟ |
Kimse büyüdüğü evi gezmek için 25 sent ödemeyecekti. | Open Subtitles | لن يدفع أحد قط 25 سنتاً ليقف في الغرفة التي ترعرع فيها |
Michael Westen'in büyüdüğü ev... burası, ha? | Open Subtitles | إذن هذا المنزل الذي ترعرع فيه مايكل ويستون وفي |
Ve yıllar sonra, büyüdüğü sirkin aynısını yakıyor. | Open Subtitles | وبعد سنواتٍ لاحقة، قام بإحراق نفس السيرك الذي ترعرع فيه. |
O benim ve Rosa'nın büyüdüğü gibi büyümeyecek. | Open Subtitles | إنه لن يكبر بنفس الطريقة التي كبرنا بها أنا و روسا |
büyüdüğü zaman babasını sorduğunda, ona ne cevap vereceksin? | Open Subtitles | وعندما تكبر وتسأل عن أبيها، بماذا ستخبرينها؟ |
Yetişkinler beni, kötü bir ruhun kan içerek büyüdüğü ve en sonunda kılıcın sahibini de kötü yaptığına dair bir hikaye ile korkuturlardı. | Open Subtitles | البالغون كانوا يخيفونني بالقصة تلك الروح شريِرة تنمو بشرب الدم وأخيرا يصبح مالك السيف شرير |
Şimdi de çocuklar büyüdüğü için dünyan dağılıyor. | Open Subtitles | و الآن و قد كبر الأطفال عالمك كله صار ينهار |
Beraber büyüdüğü bir adamla birkaç kez görüştüğünü öğrendim. | Open Subtitles | لقد أكتشفت اليوم بأنها واعدت هذا الرجل والذى ترعرعت معه، مرتين |
Rusya'da büyüdüğü yetimhaneye ulaşmaya çalıştım. | Open Subtitles | لقد حاولتُ الوصول إلى الملجأ الروسي الذي نشأت به |
Yani oyuncular bu canlı, etkileşimli eğlenceye maruz kalarak büyüdüğü için pasif tüketim onları tatmin etmiyor. | TED | لذا فإن اللاعبين يكبرون و هم يتوقعون هذه الحياة، متعة تفاعلية، والاستهلاك السلبي لم يكن مسليًا بنفس القدر. |
Ve aslında beyin, içinde büyüdüğü ses çevresinin eline kalmıştır. | TED | و يكون العقل تحت رحمة البيئة التي تربى فيها. |
Dostum, sanırım burası onun büyüdüğü ev. | Open Subtitles | يارجل, ذلك,أنا اعتقد ان ذلك هو المنزل الذي ترعرت فيه. |
Bu yüzden geçmişiyle ilgili bilgileri istedim, büyüdüğü yer gençliğinde yaşadığı sakatlıklar, tıbbi kayıtlar... | Open Subtitles | لهذا السبب سألت عن ماضيه. و أين نشأ. هل هناك أي اصابات من طفولته شهادات طبية... |
Işığın büyüdüğü yerde onu görüyorum | Open Subtitles | أراها تنطلق و ينمو شيئا في الضوء |