Sadece başladığımız işi sakince bitirmek istiyorum... ve 1 saatimi burada harcamak istemiyorum. | Open Subtitles | أنا فقط أريد إنهاء الذي بدأناه بشكل هادئ وأنا لا أريد إهدار الوقت لأنه ضيّق جدا على الجدول |
Asıl suç, başladığımız şeyi bitirmemek. | Open Subtitles | الجريمة الحقيقية سوف تكون عدم إنهاء ما بدأناه |
Gardiyanların yemek molası bizim başladığımız şeyi bitirmemiz demek. | Open Subtitles | وقت الغدار بالنسبة لي هو . أن ننهي ما بدأناه أنا و أنت |
Bu bir biyo-taklit örneği, bizim gerçekten daha çok aramaya başladığımız bir şey. | TED | هذا هو مثال للتقليد الحيوي، الذي هو شئ بدأنا حقاً بالنظر إليه أكثر. |
Çok konuştuk ve hala başladığımız yerdeyiz. Bizimle kafa mı buluyorsun? | Open Subtitles | دُرنَا في دوائر و رجعنا ثانيةً حيث بَدأنَا. |
başladığımız şeyi bitireceksek Dumian'ın yardımına ihtiyacımız var. | Open Subtitles | كريستي : سنحتاج مساعدة ديمون إذا كنا نريد إنهاء ما بدأناه |
İkimiz de balodan önce birini bulamazsak arabada başladığımız şeyi tamamlarız. | Open Subtitles | اذا احدنا تعرف على شخص أخر قبل الحفلة, سننهي ما قد بدأناه في السيارة. |
Ama bence bu çok önemli başladığımız bu işe devam etmeliyiz. | Open Subtitles | لكني أظن أنه من المهم جداً علينا أن نتابع العمل الذي بدأناه هنا |
Çünkü diğer adaya gidip başladığımız işi bitirmeliyiz. | Open Subtitles | لأنّنا بحاجةٍ للذهاب إلى الجزيرة الأخرى و إنهاء ما بدأناه |
Tek çıkış yolu başladığımız işi bitirmek. | Open Subtitles | الوسيلة الوحيدة للخروج هي بإنهاء ما بدأناه |
Halkımızın kurtuluşundan daha önemli bir şey yok ve başladığımız işi bitirecek en iyi kişi de sensin. | Open Subtitles | لا أهمّ من نجاةِ قومنا و أنتِ أفضلُ فرصةٍ لنا لتُنهي ما بدأناه عمّ تتحدّث؟ |
Bir dahaki törene gel. başladığımız şeyi bitiririz. | Open Subtitles | احضري لم الشمل القادم سوف نكمل ما بدأناه |
Selam eski dostum. başladığımız işi bitirmeye geldik. | Open Subtitles | مرحبا يا صديقى القديم، لقد جئنا إنهاء ما بدأناه آنفا. |
Daha yeni başladığımız iyi işi bitirmek için. | Open Subtitles | أن يشاركني في شق طريقنا لننهي العمل العظيم الذي بدأناه منذ مدة. |
Ama geçen gece başladığımız şeyi bitirmek istiyorum. | Open Subtitles | و لكنني حقّاً أُريد أنْ أنهي الحديث الذي بدأناه ليلة امس |
başladığımız şeyi durdurmaya çalışmalarını bekliyorum. | Open Subtitles | أتوقع تمامًا أنّهم سيُحاولون إيقاف ما قد بدأناه. |
"Tam başladığımız yerdeyiz" deme. Asla geri dönmek istemeyiz. Ama neden? | Open Subtitles | أننا عدنا من حيث بدأنا إننا لا نريد أن نعود مطلقاً |
Böylece hemen başladığımız yere geri dönebiliriz. | Open Subtitles | ونحن سَنَكُونُ ظهراً صحيحاً إلى حيث بَدأنَا. |
Bir kaç gün önce bizim başladığımız gibi, sizde başlayabilirdiniz, ki bu korku idi. | TED | يمكنك أن تبدأ بتلك التي بدأناها قبل عدة أيام، التي كانت الخوف. |
"O yüzden onu, seninle başladığımız yere götürüyorum." | Open Subtitles | لم ترى أيرلندا أبداً, لذلك سوف أخذها إلى حيث بدئنا انا وأنت. |
Gitmeden önce Parsa'yı bulmak için 48 saatimiz var yoksa başladığımız yere geri döneriz. | Open Subtitles | لدينا 48 ساعه للعثور على بارسا قبل أن يختفى. و إلا سنعود لنقطه البدايه. ثق بى فى هذا. |
Bu tur o kadar büyük ki, başladığımız yerle karşılaştırırsak. | Open Subtitles | انها ضخمة... ستيف جيسون مدير مقارنة بدايتنا. |
Bana yaptıkları, şu an olanlar... başladığımız yerden çok uzaktayız. | Open Subtitles | مافعلوه لي الاحداث التي قادتنا الى هنا بعيده عن المكان الذي بدانا منه |
Sadece başladığımız bir konuşmayı bitirmek istedim. | Open Subtitles | أن فقط أردت إنهاء حديث هو وانا قد بداناه |
Ve bunu unutmaya başladığımız an bu işi yapması için başka birine sırtımızı dayamaya başladığımız an, kötü yola girmişiz demektir ve bu konuda fikrimi asla değiştiremeyeceksin. | Open Subtitles | وفي الوقت الذي سننسى فيه ذلك في الوقت الذي نبدأ فيه بالإعتماد على الآخرين ليؤدوا عملنا بدلاً عنّا فنحن على طريق سيئة |
Ve burası, sizin yardımlarınızla, işleri yoluna koymaya başladığımız yer. | Open Subtitles | وهنا , بمساعدتكم حيث نبدأ في وضع الامور بنصابها |