taşımamanız gerektiğini anlatacağım. Bu da genç neslin ne dediği. | TED | وهذا ما يقوله الشباب من الأجيال الحديثة. |
Bu herkesi uçuracak o adamın ne dediği önemli değil. | Open Subtitles | وكذلك سيفعل بالجميع بغض النظر عن ما قاله ذلك الشاب |
Kimin ne dediği umurumda değil, her genç kızın güzel bir yanı vardır. | Open Subtitles | لا أهتم بما يقوله أى أحد لكن هناك شئ جميل فى كل فتاة |
Mektubun ne dediği umurumda değil. Bu adam beni tek başına büyüttü. | Open Subtitles | لا أبالي بما تقوله الرسالة، هذا الرجل رباني بمفرده |
C.A.T. tarayıcısının ne dediği umrumda değil yarın çıkıyorum ben. | Open Subtitles | ،لا يهمني ما تقوله الأشعة السينيه سأغادر هذا المكان غداً |
Hayır, yarın sabah 8'di ve o lanet şeyin ne dediği umrumda değil. | Open Subtitles | لقد كان غداً في الثامنه صباحاً وأنا لا اكترث لما يقوله هذا الشيء |
Herifin ne dediği umrumda değil, ben yokum. Şimdi paranın benim olan hissesini ver. | Open Subtitles | لا آبه لما قاله الرجل، لن أشارك، والآن أعطوني نصيبي من المال |
Kabalık etmek istemem ama bir eleştirmenin ne dediği umurumda değil. | Open Subtitles | لا تعتقد أني وقح ، لكن لا يهمني ما يقوله آي ناقد فني |
ne dediği umurumda değil. Günler geçtikçe yürüyemez hale geliyorum. | Open Subtitles | . لا يهمني ما يقوله لا أستطيع المضيّ قدماً يوماً بعد يوم |
Takvimin ne dediği önemli değil. | Open Subtitles | انه لا يهم ما يقوله التقويم انك تشيخ وتحس بتقدم العمر بأحساسك |
ne dediği veya demediği o kadar önemli değil, daha çok... tavrı, davranışları. | Open Subtitles | ليس فقط ما قاله أو لم يقوله ... لكن أكثر على موقفه, سلوكه |
Doktorun ne dediği umurumda değil. Şimdi söylemeliyiz. | Open Subtitles | لا يهمك ما قاله الدكتور يجب أن نخبره الآن |
ne dediği önemli değil. Çok tehlikeli ve çok fazla açı var. Sana göz kulak olamayabilirim. | Open Subtitles | لا يهم ما قاله, هذا خطر جداً هناك العديد من الزوايا لن اتمكن من مراقبتك |
Doktorların ne dediği umurumda değil. Ben de oradaydım, onu gördüm. | Open Subtitles | أنا لا أهتم بما يقوله الأطباء أنا كنت هناك و رأيته |
Yani bu genç kızların ne dediği umrumda değil. | TED | لا أهتم بما يقوله هؤلاء الفتيات الشابات. |
Testlerin ne dediği umurumda değil. Onlar benim için birer yabancı. | Open Subtitles | أنا لا أهتم بما تقوله الإختبارات إنهم غرباء بالنسبة لي |
Bu arada, Endüstrinin ne dediği umurumda değil, Henry | Open Subtitles | على اى حال, انا لا اهتم بما تقوله الصناعه , ياهنرى |
Ve programının ne dediği hiç umurumda değil. | Open Subtitles | أنا أعرفك منذ فترة طويلة ولا أهتم ما تقوله برمجتك |
ne dediği umurumda değil. Hâlâ Z yapmış olabilir. | Open Subtitles | لا اهتم لما يقوله اعتقد ان ذلك هو للزودياك |
Butch Patrick'in ne dediği umurumda değil. Bu doğru değil. | Open Subtitles | لا آبه لما قاله (بوتش باتريك)، هذا ليس بالفعل الصواب |
Herkesin ne dediği umrumda değil, o film ilkinden çok daha iyiydi. Öyle miydi? | Open Subtitles | لا يهمني ما يقول الجميع إنه أفضل من الجزء الأول |
Hahamların ne dediği umrumda değil. Sen benim seçtiğim kişisin. | Open Subtitles | لا اهتم بأي شيء يقوله أي راب أنتِ المنشوده لي |
Dr. Heiden-bilmem ne'nin ne dediği umurumda bile değil. | Open Subtitles | وأنا لأا أبالي بما قالته هذه الدكتورة المزعومة |
O yaşlı serserinin ne dediği kimin umurunda ki. | Open Subtitles | الذي يعطي الخراء ما قال إن الأبله القديمة. |
Makinenin ne dediği umurumda değil. Kafasından uyduruyor. | Open Subtitles | لا أكترث لما تقوله الآلة إنها تلفق الأمر |
Koçun ne dediği umurumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم بم قاله المدرب |
- Barnett beni öldüreceğini söyledi. Sen de oradaydın. - ne dediği umurumda değil. | Open Subtitles | لقد قال " بارنيت " أنه سيحصل على ، لقد كنت هناك أنا لا أهتم بما قال ، إنه ميت |
ne dediği umrumda değil. | Open Subtitles | لا أهتم بما قالت |