"sakıncası" - Traduction Turc en Arabe

    • تمانع
        
    • مانع
        
    • أمانع
        
    • تمانعي
        
    • تُمانع
        
    • سمحت
        
    • أتمانع
        
    • امانع
        
    • تسمحين
        
    • لا تمانعين
        
    • ضرر
        
    • تَتدبّرُ
        
    • تمانعى
        
    • تمانعوا
        
    • تمانعون
        
    Altı aylık maaşıma mal oldu. Dışarda beklemenin sakıncası var mı? Open Subtitles كلفني ذلك راتب ستة أشهر هل تمانع لو انتظرت بالخارج ؟
    Servis sende. Ama sakıncası yoksa servisi yine ben atacağım. Open Subtitles لنغير الأرسال, سأقوم بالأرسال مرة أخرى أن كنت لا تمانع
    İyi günler, Bayan Fletcher. Davis, sakıncası yoksa, beni merkeze bırakır mısın? Open Subtitles صباح الخير سيدة فليتشر, ديفيز ,هل تمانع لو اوصلتنى الى المقر ؟
    Sadece seni rahatlatmak istiyorum, Charlie. Sana Charlie dememin bir sakıncası var mı? Open Subtitles لذلك أنا فقط أريدك أن تريحي عقلك ياتشارلي ألديك مانع إذا دعوتك تشارلي؟
    İşten sonra uğrayıp nasıl olduğuna bakmamın sakıncası var mı? Open Subtitles هل لديك مانع لاتفحصك بعد العمل, لاتاكد من انك بخير?
    Çuval dikmek harika bir gelenek. Bence hiç sakıncası yok. Open Subtitles ربطى فى حقيب هو تقليد رائع لا أمانع أبداً به.
    Yalnız olduğunuzu görüyorum. Size katılmamın bir sakıncası var mı? Open Subtitles اذا كنت وحيدة ايضا هل تمانعي لو انضممت اليك ؟
    Efendim. Sormamın sakıncası yoksa... Afedersiniz, tüm bunlar biraz yeni de. Open Subtitles سيدي، لو لم تمانع سؤالي، آسفة، لكن كل هذا جديد عليّ
    Birkaç kişi davet ettik. Umarım sakıncası yoktur. Kaç kişi? Open Subtitles ــ دعونا بعض الناس، لعلك لا تمانع ــ كم عددهم؟
    Seninle bir resim çektirmemizin bir sakıncası var mı Vurucu? Open Subtitles مرحبا , بومر هل تمانع إذا ما أخذنا صورة برفقتك
    Aslında senin için sakıncası yoksa, biraz özel bir konuşma yapıyorduk. Open Subtitles في الحقيقة، أننا نقيم حفلة خاصة هنا إذا كنت لا تمانع
    Senin için bir sakıncası yoksa, gücümü böyle kullanmak istiyorum. Open Subtitles لذلك أريد أن أستخدم السلطة من أجل هذا،إذا لم تمانع.
    Bu arada, Zissou Ekibi ambleminde değişiklikler yapmamın sakıncası var mı? Open Subtitles بالمناسبة هل تمانع إذا أجريت بعض التعديلات على علامة فريق زيسو؟
    Benim için bir sakıncası yok. Eski işlerimle uğraşıyorum zaten. Open Subtitles لا مانع لدي فاليوم أعمل في شؤوني على أية حال
    Kalan cesetleri de kontrol etmek isterim sizin için sakıncası yoksa bayan. Open Subtitles يجب أن أفحص بقية الجثث، إن لم يكن لديك مانع يا آنسة.
    Senin için de bir sakıncası yoksa biraz yalnız kalmak istiyorum. Open Subtitles أتعرفين، أعتقد أنّي أودّ البقاء لوحدي إذا لمْ يكن لديكِ مانع.
    Benim için sakıncası ama gerçekten hüsrana uğramış gibi mi görünüyordum? Open Subtitles أنا لا أمانع ذلك لكن أَحقًا تبدو على وجهي نظرة اليأس؟
    Doğru. Bu arada sakıncası yoksa, su anda bacağına çakabilir miyim? Open Subtitles ،صحيح، بمناسبة الكلام حيال هذا .لن أمانع إذا ضاجعت ساقك الآن
    Sormamın bir sakıncası yoksa bu ne tür bir okul projesidir? Open Subtitles .. اذا لم تمانعي سؤالي ما هو هذا المشروع الدراسي ؟
    Tatlım, o telefona cevap vermemin bir sakıncası var mı? Open Subtitles عزيزي ، هل تُمانع لو قُمت بالرد على الهاتف ؟
    Palyaço adım var ve sakıncası yoksa onu kullanmak isterim. Open Subtitles لدي اسم تهريج آخر وأفضل أن أدعى به إن سمحت
    Kaptan, tatlım, sakıncası yoksa kardeşim ve benimle bir resim çektirir misin? Open Subtitles كابتن ، عزيزي ، أتمانع لو أخذت صورة مع أختى ومعى ؟
    sakıncası yoksa kalırım, bir şeyler içsem iyi olacak... Open Subtitles لا امانع ان بقيت. بالطبع في حالتي هذه احتاج الي شيء ما.
    -Etrafa bakmamın sakıncası var mı? Open Subtitles هل تسمحين لو نظرت في المكان ؟ في الواقع أنا
    Cinayet şüphelisi olarak görülmenin sizin için bir sakıncası yok gibi. Open Subtitles واضح أنّكِ لا تمانعين بأن تُعتبري مُشتبه بها في جريمة قتل.
    Her neyse, vakit de epey geç oldu. Bir gece daha beklemenin sakıncası yok. Open Subtitles لقد تأخر الوقت , بأية حال لا ضرر من الأنتظار لليلة واحدة
    Onunla birkaç dakika yalnız kalmak istiyorum, senin için bir sakıncası yoksa. Open Subtitles أنا أوَدُّ أَنْ لوحده مَعها لمدّة بِضْع دقائقِ، إذا أنت لا تَتدبّرُ.
    Şimdi, sakıncası yoksa, yapmamız gereken temizlik çok şey var. Open Subtitles و الآن إذا لم تمانعى لدينا الكثير من التنظيف لنفعله
    Umarım eve erken gitmemin sizce bir sakıncası yoktur. Open Subtitles اتمنى يا شباب ان لا تمانعوا علي ان اصل الى البيت مبكرا
    Acaba bu tekne denize açılıncaya kadar burada saklanmamızın bir sakıncası var mı? Open Subtitles هل تمانعون إذا أختبئنا هنا حتى يكون هذا المركب فى عرض البحر ؟

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus