"yüzümden" - Traduction Turc en Arabe

    • بسببي
        
    • وجهي
        
    • بسببى
        
    • خطأي
        
    • غلطتي
        
    • بسبي
        
    • لأجلي
        
    • وجهى
        
    • خطئي
        
    • تسببت
        
    • ذنبي
        
    • بسببيّ
        
    • غلطتى
        
    • عاتقي
        
    • بِسَبَبي
        
    Yetenekli olduğunu biliyorsun ve eğer benim yüzümden kendinden kuşkulanırsan... Open Subtitles لديك هذية وأنت تعرفها وإن بدأت تشك في هذا بسببي
    Yetenekli olduğunu biliyorsun ve eğer benim yüzümden kendinden kuşkulanırsan... Open Subtitles لديك هذية وأنت تعرفها وإن بدأت تشك في هذا بسببي
    Bu insanların kurtarılmalarındaki tek umut, benim yüzümden suya düştü. Open Subtitles لقد ضاعت الفرصة الوحيدة لهؤلاء الأشخاص لكي يتم إنقاذهم بسببي
    Yarı çıplaktım, kan revan içindeydim ve yüzümden yaşlar boşanıyordu. TED لقد كنت نصف عارية، ومغطاة بالدماء والدموع تنزل على وجهي.
    Söylemenize gerek yok, yüzbaşı. Hepsinin benim yüzümden olduğunu biliyorum. Open Subtitles ، لست مضطرآ لقول ذلك يا كابتن انا علم ان هذا كله بسببى
    Eğer Sydney'e benim yüzümden birşey olduğunu öğrenirse benden nefret edeceğini biliyordum. Open Subtitles كنت أعلم بأن أمي ستكرهني حقاً لو حدث شيء ما لسيدني بسببي
    Ve karımız benim yüzümden düştüğünden beri durum biraz karışık. Open Subtitles وبما أن أرباحنا انخفضت بشكل كبير بسببي فالأمر معقد قليلاً
    Benim yüzümden onun başına bir şey geldiği için onu kaybetmek. Open Subtitles فقدان هذا الانسان و انه قد يحدث شيئا لهذا الانسان بسببي
    Haklısın tüm bunlardan ben sorumluyum. Pek çok insan, benim yüzümden zarar gördü. Open Subtitles أنت محق، أنا مسؤول عن كل هذا، الكثيرون أصيبوا بسببي وعندما أنظر لك،
    Benim yüzümden daha fazla insan ölmeden bunu durdurmalıyız Nathan. Open Subtitles علينا ايقاف هذا نايثن قبل ان يموتو ناس اكثر بسببي
    Bu kişilere adanmış olmak lazım asla kim benim yüzümden. Open Subtitles اهداء منى ل لأولئك الذين لم يجب أن يكون, بسببي.
    MS: Fakat sizce bu satış, film yüzünden mi, yoksa benim yüzümden mi zor bir satış? TED مايكل : ولكن هل هو بيع صعب بسبب الفيلم أم هو بيع صعب بسببي أنا؟
    Bölmenin, kazmalarla çalışan öğrenci ekibim , çapam ve benim yüzümden... ...değiştiğine inanmıyorum... ...ama bunun yerine su bastığımız zaman... ...bazen koloni daha derine gitmeye mecburdur. TED لا أعتقد أن هذه الحجرة كبرت بسببي و بسبب غباري أو بطاقم الطلاب مع المعاول، ولكن بدلاً من ذلك بسبب الفيضانات، أحياناً المستعمرة تتوسع بالتعمق بالداخل.
    Bu yüzden kalabildiğim kadar kalmak istedim ama benim yüzümden yaralanınca kendimi üzgün hissedip istifa ettim. Open Subtitles . لكنك تأذيت بسببي و شعرت بأحساس سيء فقدمت أستقالتي
    Benim yüzümden mutsuz olmanı istemiyorum. Open Subtitles أنا لا أريدكِ . أن تكوني غير سعيدة بسببي
    Benim yüzümden bazı adamlar öldü. Kendimi mi öldüreyim yani? Open Subtitles مات بعض من الرجال بسببي ما علي أن أفعل، أقتل نفسي؟
    Dostlarım benim yüzümden acı çekiyor. Open Subtitles وعندما تعود ثانيا سأكون بالانتظار هنا أنت والآخرون تعانون بسببي
    Ve hep böyle saçımı yüzümden çekeceğine söz verir misin? Open Subtitles وهل تعدني دائما بأن تبعد الشعر عن وجهي بهذه الطريقة
    Ne kötü düştüm. Bir de bisikleti görsen, yüzümden daha beter durumda. Open Subtitles يا لها من جولة لعينة,لحسن الحظ الدراجة تبدو بأفضل حال من وجهي.
    Güzel bir şarkı, benim yüzümden yarıda kesme... Open Subtitles إنها أغنية جميلة لا تتوقفوا عن العزف بسببى
    Artık bursu kazanamayacak çünkü oraya vaktinde yetişemez ve hepsi benim yüzümden. Open Subtitles لأن مستحيل ان تصل الى هناك في الميعاد, و هذا كله خطأي
    Çok üzgünüm, benim yüzümden bu işlere bulaştın. Open Subtitles أنا حقاً آسفة إنها غلطتي لقد أقحمتك في هذا معي
    Benim yüzümden, oğlumun hayali arkadaşı çöp kamyonunun altında ezildi. Open Subtitles بسبي فإن صديقة ابني الخيالية تم دهسها من سيارة الزبالة
    Benim yüzümden boşanacağını sanmıyorum. Open Subtitles لا أعتقد أبداً أنه يُمكنه أن يُطلّق زوجته لأجلي
    yüzümden ısırıldığım için bu benim için biraz zor olacak. Open Subtitles وهذا شىء صعب جدا لأننى تلقيت العضة فى وجهى
    Birisine bir şey olursa benim yüzümden olacak. Open Subtitles إذا أصيبَ أيً منكم بمكروه سيكون ذلك خطئي
    Ben ne zaman o günü ansam annemle babam benim yüzümden ölmüş gibi hissediyorum. Open Subtitles ..أنا ..كلما أتذكر ذلك اليوم أشعر انني تسببت في وفاة أبي وأمي
    İtiraf ettiğim tek şey benim yüzümden ölüyor olmandı. Open Subtitles الشئ الوحيد الذي صرحت به كان ذنبي للوصول إلى قتلك
    İyi bir adam benim yüzümden öldü. Open Subtitles . فرجل صالح، مات بسببيّ
    Ludmilla ve Anton, bugün benim yüzümden öldüler. Open Subtitles لودميلا و أنطون لقوا حتفهم اليوم وهذه غلطتى
    Tamam, bak, bütün bu karışıklık benim yüzümden, tamam mı? Open Subtitles حسناً ، أنظر كل هذه الفوضى تقع على عاتقي ، حسناً؟
    Benim yüzümden dört kişi öldü. - Dört siyah adam. Open Subtitles بِسَبَبي ماتَ أربَعَة أشخاص، أربعَة أشخاص سود

    Les mots et expressions les plus fréquents

    Arabe-Turc: 10k, 20k, plus | Turc-Arabe: 10k, 20k, plus