ويكيبيديا

    "أسود" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • zenci
        
    • karanlık
        
    • koyu
        
    • siyah
        
    • siyahi
        
    • siyahtı
        
    • siyahım
        
    • aslan
        
    • karadelik
        
    • Black
        
    • Aslanlar
        
    • karadeliğin
        
    • kara
        
    • aslanları
        
    Az önce küçük bir zenci gördüm.. Irkçı bir şarkı. Open Subtitles لقد رأيت رجلاً أسوداً حقيقياً كان وجهه أسود من الروث
    Atlantik'in üstünden tek başına uçan ilk zenci adam Alan Lemon mı? Open Subtitles ألين ليمون ، وهو أول رجل أسود يحلق فوق المحيط الأطلسي وحده؟
    zenci bir adam ve beyaz bir adam prangalı olarak hapishaneden kaçar. Open Subtitles هؤلاء الرجلين, حسناً؟ رجل أسود و رجل أبيض يهربون من عصابة جنوبية
    Ben uzun, karanlık ve boğazına kadar hukuk fakültesi borcuna batmışları tercih ediyorum. Open Subtitles انا أريده طويل القامه ، و أسود و غارق حتى رأسه بقروض الدراسة
    Bu aynı kirlilikten elde edilmiş çok koyu bir siyah. TED إنه حبرٌ أسود حاد جدًا تم إنتاجه من نفس التلوث.
    Ancak zemin seviyesinde plaza adeta siyah bir cam kafes gibi. TED ولكن على المستوى الأرضي، تعطي الساحة شعور أنها سجن زجاجي أسود.
    Bir siyahi profesör ve bir siyahi dekan yardımcısı vardı. TED كان هناك بروفيسور أسود ومساعد عميد من العرق الأسود أيضًا.
    Bir siyah sizi "zenci" derken yakalarsa polis raporu özgürlük evrakınız görevi görür. Open Subtitles في حال أمسك بك أسود تقول زنجي سيكون تقرير الشرطة ورقة إطلاق سراحك
    zenci bir kutup ayısı bulmak zenci bir kız bulmaktan kolaydır. Open Subtitles سوف تعثر على دب أسود قبل أن تعثر على زميلة سوداء
    Dediğim o ki, eğer ben zenci olsaydım, bana zenci demelerini isterdim. Open Subtitles أنا قلت ذلك فقط لو كنت أسود أريد أن أخاطب بالأسود فحسب
    Sadece her zaman zenci olmak istediğimden ya da kendimden kaçmak istediğimden değil, ki bunun da artık eskidiğinden eminim. Open Subtitles وهذا ليس لأني أردت دائما أن أكون أسود البشرة أو لأنه مهرب جيد من كوني نفسي والتي تشيخ بسرعة الآن
    Tam burada küçük adamın zenci kayak şakası yapması gerekiyor. Open Subtitles لو كنت رجلا دنيئا لسخرت من رجل أسود ذاهب للتزلج
    Ama ayrıca 40 yaşın altındaki iyi görünümlü diğer her zenci için. Open Subtitles ولكن مجددًا، هكذا يبدو كل رجل أسود حسن المظهر يقل عن الـ40
    Buna zenci ateşleyicisi denilmeli o orospu çocuğunun bu işi halletmesinden sonra. Open Subtitles عليهم أن يطلقوا عليه لقب المحب للسود لكون تعاملهُ وكأنهُ شخص أسود.
    Evet, eğer zenci birinin mal gibi boş boş konuşmasını isteseydim... Open Subtitles نعم, اذا كنت أريد سماع عن رجل أسود يتنزه مثل المجنون,
    Çünkü kimsen osun. Pahalı bir takımın içinde karanlık, akan boksun. Open Subtitles لأنكِ من تكونين، كيس من رشح ماء أسود يرتدي بدلة باهظة
    31 yaşında, 1,75 boyunda ve kısa, koyu renk saçlı. Open Subtitles عمره 31 سنة وطوله 175 سم ولديه شعر أسود قصير
    Dorie Miller kahramanlık madalyası alan ilk siyahi Amerikalı oldu. Open Subtitles دوري ميلر , كان أول أمريكي أسود يتقلد ميدالية البحرية
    Benim için herşey siyahtı ama öğretmenim bana siyahın yeni anlamını öğretti. Open Subtitles بالنسبة لي كُلّ شيء كَانَ أسود لكن معلّمَي علّمَني المعنى الجديد للأسود
    Ben siyahım ve bildiğimiz votkadan istiyorum. Open Subtitles أنا أسود. الآن ، هذا مضحك هذا ليس مضحك , افضل الفودكا
    aslan saldırılarını duymuyorsanız, etrafta pek aslan yoktur. Bu gazetelerin icadına kadar işe yarıyordu. TED لا تسمعون عن هجوم الأسود، لا توجد أسود كثيرة هنا. هذا يعمل حتى اخترعت الجرائد.
    ve bu süpernova kalıntısının içinde küçük bir karadelik olacaktır, kütlesi kabaca Güneş'in kütlesinin 3 katı kadar olur. TED و داخل بقايا تلك المستعرات النجمية سيكون هناك ثقبا أسود صغير بكتلة أكبر بقليل من ثلاث أضعاف كتلة الشمس
    Black Sabbath şeytandan korkulması gereken bir şey olarak bahsediyordu. Open Subtitles وبينما تحدث ساباث أغنية أسود من الشيطان كما يشكل أمرا تخشى عواقبه،
    Aslanlar ve başka bir şey gördüm. Gerçek aslanlardan söz ediyorum. Open Subtitles ترى بعض الأسود وما شابه أنا أتحدث عن أسود حقيقية.
    Bir karadeliğin varlığını göstermek üzere incelememiz gereken bölge oldukça küçüktü. Open Subtitles المنطقة التي علينا دراستها لإثبات وجود ثقب أسود صغيرة بشكل مذهل
    Bu yüzden bir kara deliğin arkasına hiçbir şey saklayamazsınız. TED و بذالك لا يمكن إخفاء أي شيء وراء ثقب أسود.
    Deniz aslanları, en sevdikleri yemeği bulmak için yarı suda yaşayan çoğu akranından daha derinde avlanır. TED للعثور على طعامها المفضل، تصطاد أسود البحر على أعماق أكبر كثيرًا من نظائرها من البرمائيات.

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد