"أعلم أنك" - ترجمة من عربي إلى تركي

• biliyordum
• olduğunuzu biliyorum
• farkındayım
• ettiğini biliyorum
• olduğunu bilmiyordum
• biliyorum ama
• olmadığını biliyorum
• eminim
• biliyorsun
• anlıyorum
• olduğunu biliyorum

Ne kadar ileri gidebileceğini biliyordum. Her şeyi önceden tasarladın!
وأني أعلم أنك سافرت لتجئ بالسم, ولقد أعددت كل شيء

Uzun süre önce onunla tanışmanı istedim, ama biliyordum ki bunu kaldıramazsın.
حاولت أن أعرفك بها منذ فترة، ولكني كنت أعلم أنك لن توافق

Bu konularda çok kuşkucu olduğunuzu biliyorum, ama eminim ki bunda ben haklıyım.
أعلم أنك متشكك بهذا الخصوص لكننى واثقة أنى على حق فى هذا الأمر

Onu korumak istediğinin farkındayım ama bazı şeyleri tecrübe ederek öğrenmemiz gerekir.
أعلم أنك تريدين حماينه و لكن بعض الدروس يجب أن نتعلمها بأنفسنا.

Dinle benden nefret ettiğini biliyorum ama şu an ikimiz aynı taraftayız.
أصغِ، أعلم أنك تكرهني الآن لكننا على نفس الجانب في هذه اللحظة

O adamla evli olduğunu bilmiyordum. Hemen söyleseydin ya.
لم أكن أعلم أنك متزوجة من هذا الرجل كان عليك أن تخبرينى

Yeni icerden cıktıgını biliyorum, ama sana kimse zarar vermeyecek.
أعلم أنك خرجت للتو .. لكن لن يقوم احد بأذيتك

Onlar gibi olmadığını biliyorum, kurban ne görüyorsa sende onu görüyorsun.
أنا أعلم أنك لا تعمل مثلهم، أن ترى ما تراه الضحية.

universitenin sacmalıgını gorecegini biliyordum. Artık yine de guzel kalabileceksin.
كنت أعلم أنك ستتعقلين بخصوص أمر الجامعة، ستظلين جميلة هكذا

Bu işin arkasında senin olduğunu biliyordum, Gaddar Doktor Wu.
كان يجب أن أعلم أنك وراء ذلك فينديش دكتور وو

Eğer sen de uzun süre yanında kalsaydın, başına bunun geleceğini biliyordum.
وكنت أعلم أنك ستتلقى نفس المعاملة إذا بقيت في الجوار للوقت الكافي

- Bana ihtiyacın olduğunu biliyordum, kardeşim. - Sana ihtiyacım yoktu.
أعلم أنك تحتاجنى , صديقى لا لست أحتاجك , حسنا ؟

Alaycı kişiliğini biliyordum ama cidden aşk ve evlilik hakkında düşündüğün bu mu?
أقصد، أعلم أنك كنت ساخرة لكن هل هذا حقاً شعورك نحو الحب والزواج

Ama binalardan birine ismini verecek adamın sen olduğunu biliyordum.
أعلم أنك كنت دائماً الرجل الذي كان سيَبني مبنى باسمه

Ama onları tanıyorum. Sizin cesur bir vatandaş olduğunuzu biliyorum.
لكني أعرف هذه الطرق، لأني أعلم أنك مواطن شجاع

Hasta olduğunuzu biliyorum dostum. Doktorların en iyisini getirteceğim.
إني أعلم أنك مريض يا صديقي يمكنني أن أحضر لك أفضل الأطباء

Bak, amatör olmadığının farkındayım, seni oyuna getirmeye falan çalışmıyorum.
أنا أعلم أنك لست مبتديء هنا لذلك لن أتلاعب بك

Miranda, benimle neden kavga ettiğini biliyorum.
ميراندا، وأنا أعلم أنك. وأنا أعرف لماذا اختار معركة مع لي.

Uzun zaman izini kaybettim. Hizmette olduğunu bilmiyordum.
واجهت صعوبة لأجدك لم أعلم أنك مازلت في الخدمة

Fazla paran olmadığını biliyorum ve bu işin ödemesini sigortadan da alamazsın.
أعلم أنك لا تملكين الكثير من النقود، وهذه مسألة لا يغطيها التأمين.

Beni bir adli tıp antropoloji seminerinden çıkardığını biliyorsun, değil mi?
كنت أعلم أنك سحبني بعيدا من ندوة الطب الشرعي، أليس كذلك؟

Bak olay yerinde yüzünün halini gördüm. Sana bir şeyler olduğunu anlıyorum.
لقد رأيت تعابير وجهك في مسرح الجريمة أنا أعلم أنك تعلم شيئأً

Cevap verme çünkü öyle olduğunu biliyorum. - Karşılığında ne aldın?
لا تجاوبني حتى لأني أعلم أنك فعلت ذلك، ماذا حصلت مقابله؟